Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Allah (c.c)
Allah-u Teàlâ’nın Hakkına Riâyet
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ceylannur" data-source="post: 19494" data-attributes="member: 1208"><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: darkred"><strong>2. Şirk Küfürdür</strong></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: darkred"><strong></strong>Nefs-i emmâre hep benlik dâvâsındadır. Kimseyi beğenmez; varsa, yoksa benim der. işte bu hal hem kendinin hem de bunların arkasına takılan zavallıların mahv u perişan olmalarına sebep olur. Binâenaleyh insanın nefsinin her istediğini yapması da nefs-i emmâre alâmetidir.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: darkred">(<em>Teıse abdü-derâhimi ved-denânîri vel-kamîs</em>)</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: darkred">İşte paralara ve envâ-i çeşit süslü kumaşlara, elbiselere ve hatta süs ve saltanatlı evlere düşkünlük de nefs-i emmârenin işidir. Allah Teàlâ’nın kullarına bahşettiği sayısız nimetleri unutup şükrünü yapmaktan kaçar bedbaht insan kendini bir şey zanneder de Hakka yarar bir iş yapamaz ve nihayet bu hal üzere imân ve İslâm’dan da nasibini almadan gider ve cehennem’-deki yerin bulur. Ebû Cehil gibi inadkârlann da canlan cehenneme gitmedi mi? işte nefs-i emmâresine esir olanların akıbetleri hep böyle neticelenmiştir. Artık pişmanlığın zamanı geçtiği için kurtulma imkânı da yoktur.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: darkred">Bu âyetteki ilk önce haram kılınan Allah Teàlâ’ya şirk koşmaktır. Yani ortak tutmak, Allah’ın oğlu, kızı, babası, hanımı gibi isnatlarla birlikte yaptığı ibâdetleri Allah’tan gayrisi için yapmak. Meselâ putlar gibi ki, yalnız Kâbe-i Muazzama’da 300 den fazla put vardı. Bunların altın, gümüş, yakut gibi kıymetli eşyalardan yapılanları da vardı ki, isimleri de şöyledir: Lât, Uzzâ, Menât, Hübel vs. gibi</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: darkred">İslâm’dan evvelki devirlerde cahiliyet Arapları içinde ehl-i tevhîd de var idiyse de ekserisi putlara taparlar idi ve bunu da ibâdet sanırlardı. Bununla beraber şeytana ve cinlere tapanlarla birlikte ağaçlardan ve taşlardan kendi elleriyle yaptıkları putlara da tapmaktan lezzet alırlardı. Hatta Ebû Cehil’in bir putu vardı ki, bunun içine şeytan girer ve peygamberimizi zem ederdi. Sonra Cenâb-ı Hak bir cinni yollayıp onu helak ettirmişti. Ebû Cehil’in bundan haberi de olmadığından memleketin büyüklerini davet etmiş ve bu putu konuşturmak istemişse de puttan cevap gelmeyince hiddetinden kalkıp putunu parçalamıştır <em>Tefsîr-i Rûhü’l-Beyân</em>’da ve İbrahim Aleyhisselâm’ın yukarıdaki duâsındaki (esnam) kelimesinde izah edilmiştir. </span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: darkred">İnsanların gerek canlı ve gerek cansız, Allah-u Teàlâ’dan gayriye ibâdetleri sûret-i katiyyede yasak edilmiştir. Lât, Sakîf kabilesinin putudur. Onu ilâh gibi ma’bûd edinmişlerdir. Kendisinde saklılık ve yükseklik manâları vardır. Uzzâ da, Gatafan kabilesinin putu idi. Bu da ilâh ve mabûd manasım taşımaktadır. Menât ise, Huzeyl ve Huzâa kabilelerinin taptıkları puttur. Taştan yapılmıştır, insanların, kendi akıllarına göre hareket ettikleri takdirde ne kadar gülünç şeyleri ilâh edinebilecekleri görülmektedir bu ilâhlara kurbanlar kesmeler ve bunlardan fayda veya zarar beklemelerine bilmem ne dersiniz? Onun için insanın mutlaka Hak tarafından gönderilmiş, zamanındaki bir peygambere uyması ve Onun dediklerini dinleyip tutması şarttır. Lâkin ne hikmet bilemeyiz ki, bu mümtaz insan kabul etmemiş ve bir çok peygamberleri öldürmek cür’etinde bile bulunmuştur. Bahusus, Yahudilerin bu husustaki cinayetleri pek meşhurdur.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: darkred">Peygamberler hep insanları tevhid dinine, Allah Teàlâ’nın birliğine imâna davet etmişlerse de bu putperest kavim, bu daveti kabul etmeyip peygamberlerine karşı çeşitli zulüm ve cefâdan da hâli kalmamışlardır. Peygamberimize karşı yaptıkları çirkinlikleri de bilmeyen yoktur. Hakk’a ve İslâm dinine davet olundukları zaman arslandan kaçar gibi kaçarlar ve Lâilâheillâllah, denildiği zaman kibir ve gururlarından “Biz bu mecnûn şâirin sözlerine bakıp da âba u ecdadımızdan miras kalan putlarımızı mı terk edeceğiz”, diye itiraz ederlerdi. Çok tuhaf ve gülünç ve şâyân-ı ibrettir ki, o günün câhil putperestleri bile dede ve babalarından miras olarak ellerinde bulunan taştan, topraktan ve kendi elleriyle de yaptıkları putları bırakmak istememişler de bugünün münevverleri nurun âlâ nur olan İslâm dinini sırt üstü bırakıp nefsinin putuna tapmak ve hiçbir mesuliyet tanımayan dinsizlik yollarına sapmaktadırlar. Hele o plajlarda çırılçıplak vücutları âleme teşhir edercesine soyunmak ve bunu da bir medeniyet saymak kadar budalalık olur mu dersiniz?</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: darkred">åİşte İslâm’dan ayrılan imandan ârî bu insandan ne beklersiniz? Binâenaleyh şirk küfürdür. Bunlar tevbesiz ölürse cehennemde ebedî kalacaklar ve aflardan katiyyen istifâde edemeyeceklerdir. alıntı </span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ceylannur, post: 19494, member: 1208"] [SIZE=4][COLOR=darkred][B]2. Şirk Küfürdür [/B]Nefs-i emmâre hep benlik dâvâsındadır. Kimseyi beğenmez; varsa, yoksa benim der. işte bu hal hem kendinin hem de bunların arkasına takılan zavallıların mahv u perişan olmalarına sebep olur. Binâenaleyh insanın nefsinin her istediğini yapması da nefs-i emmâre alâmetidir. ([I]Teıse abdü-derâhimi ved-denânîri vel-kamîs[/I]) İşte paralara ve envâ-i çeşit süslü kumaşlara, elbiselere ve hatta süs ve saltanatlı evlere düşkünlük de nefs-i emmârenin işidir. Allah Teàlâ’nın kullarına bahşettiği sayısız nimetleri unutup şükrünü yapmaktan kaçar bedbaht insan kendini bir şey zanneder de Hakka yarar bir iş yapamaz ve nihayet bu hal üzere imân ve İslâm’dan da nasibini almadan gider ve cehennem’-deki yerin bulur. Ebû Cehil gibi inadkârlann da canlan cehenneme gitmedi mi? işte nefs-i emmâresine esir olanların akıbetleri hep böyle neticelenmiştir. Artık pişmanlığın zamanı geçtiği için kurtulma imkânı da yoktur. Bu âyetteki ilk önce haram kılınan Allah Teàlâ’ya şirk koşmaktır. Yani ortak tutmak, Allah’ın oğlu, kızı, babası, hanımı gibi isnatlarla birlikte yaptığı ibâdetleri Allah’tan gayrisi için yapmak. Meselâ putlar gibi ki, yalnız Kâbe-i Muazzama’da 300 den fazla put vardı. Bunların altın, gümüş, yakut gibi kıymetli eşyalardan yapılanları da vardı ki, isimleri de şöyledir: Lât, Uzzâ, Menât, Hübel vs. gibi İslâm’dan evvelki devirlerde cahiliyet Arapları içinde ehl-i tevhîd de var idiyse de ekserisi putlara taparlar idi ve bunu da ibâdet sanırlardı. Bununla beraber şeytana ve cinlere tapanlarla birlikte ağaçlardan ve taşlardan kendi elleriyle yaptıkları putlara da tapmaktan lezzet alırlardı. Hatta Ebû Cehil’in bir putu vardı ki, bunun içine şeytan girer ve peygamberimizi zem ederdi. Sonra Cenâb-ı Hak bir cinni yollayıp onu helak ettirmişti. Ebû Cehil’in bundan haberi de olmadığından memleketin büyüklerini davet etmiş ve bu putu konuşturmak istemişse de puttan cevap gelmeyince hiddetinden kalkıp putunu parçalamıştır [I]Tefsîr-i Rûhü’l-Beyân[/I]’da ve İbrahim Aleyhisselâm’ın yukarıdaki duâsındaki (esnam) kelimesinde izah edilmiştir. İnsanların gerek canlı ve gerek cansız, Allah-u Teàlâ’dan gayriye ibâdetleri sûret-i katiyyede yasak edilmiştir. Lât, Sakîf kabilesinin putudur. Onu ilâh gibi ma’bûd edinmişlerdir. Kendisinde saklılık ve yükseklik manâları vardır. Uzzâ da, Gatafan kabilesinin putu idi. Bu da ilâh ve mabûd manasım taşımaktadır. Menât ise, Huzeyl ve Huzâa kabilelerinin taptıkları puttur. Taştan yapılmıştır, insanların, kendi akıllarına göre hareket ettikleri takdirde ne kadar gülünç şeyleri ilâh edinebilecekleri görülmektedir bu ilâhlara kurbanlar kesmeler ve bunlardan fayda veya zarar beklemelerine bilmem ne dersiniz? Onun için insanın mutlaka Hak tarafından gönderilmiş, zamanındaki bir peygambere uyması ve Onun dediklerini dinleyip tutması şarttır. Lâkin ne hikmet bilemeyiz ki, bu mümtaz insan kabul etmemiş ve bir çok peygamberleri öldürmek cür’etinde bile bulunmuştur. Bahusus, Yahudilerin bu husustaki cinayetleri pek meşhurdur. Peygamberler hep insanları tevhid dinine, Allah Teàlâ’nın birliğine imâna davet etmişlerse de bu putperest kavim, bu daveti kabul etmeyip peygamberlerine karşı çeşitli zulüm ve cefâdan da hâli kalmamışlardır. Peygamberimize karşı yaptıkları çirkinlikleri de bilmeyen yoktur. Hakk’a ve İslâm dinine davet olundukları zaman arslandan kaçar gibi kaçarlar ve Lâilâheillâllah, denildiği zaman kibir ve gururlarından “Biz bu mecnûn şâirin sözlerine bakıp da âba u ecdadımızdan miras kalan putlarımızı mı terk edeceğiz”, diye itiraz ederlerdi. Çok tuhaf ve gülünç ve şâyân-ı ibrettir ki, o günün câhil putperestleri bile dede ve babalarından miras olarak ellerinde bulunan taştan, topraktan ve kendi elleriyle de yaptıkları putları bırakmak istememişler de bugünün münevverleri nurun âlâ nur olan İslâm dinini sırt üstü bırakıp nefsinin putuna tapmak ve hiçbir mesuliyet tanımayan dinsizlik yollarına sapmaktadırlar. Hele o plajlarda çırılçıplak vücutları âleme teşhir edercesine soyunmak ve bunu da bir medeniyet saymak kadar budalalık olur mu dersiniz? åİşte İslâm’dan ayrılan imandan ârî bu insandan ne beklersiniz? Binâenaleyh şirk küfürdür. Bunlar tevbesiz ölürse cehennemde ebedî kalacaklar ve aflardan katiyyen istifâde edemeyeceklerdir. alıntı [/COLOR][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Allah (c.c)
Allah-u Teàlâ’nın Hakkına Riâyet
Üst
Alt