Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAM VE AİLE
İslamda aile hayatı
Beyaz güll...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Elifgül" data-source="post: 44309" data-attributes="member: 1043"><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: Plum"><img src="https://img167.imageshack.us/img167/4169/glmzf0.png" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: Plum"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: Plum"></span></span> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Neden sanki, neden öyle sert çıkmıştı sesi? Neden daha bir tatlılıkla, yumuşacık:</strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><em><strong><span style="font-size: 15px">-Kırmızı gömleğin kirli şekerciğim. Yıkayamadım. Maviyi giyiver. Hem çok yakışıyor sana, dememişti de: </span></strong></em></span></span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>-Üff!... Şart mı bugün kırmızıyı giymen? Al şu maviyi giyiver işte!, demişti öyle aksi, nalet bir edayla. </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>O da fırlatıp atmıştı mavi gömleği. Bütün gün içi içini yemişti. Sözde çalışmıştı ama… İşte öylesine… </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Bu ara çok yoğundu. Akşama kadar soluk almadan çalışıyordu. Üstelik sorumluluğu ağırdı. Bu yüzden de aksiydi, sinirli ve tahammülsüz… Ama gene de bunca ters,aksi davranmasını mazur gösterecek bir neden değildi.. </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Akşamı zor etti. Koşar gibi bürodan çıktı ve çiçekçi dükkânında aldı soluğu. Çiçekçi: </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>“Bu da neyin nesi acep? Haydi kırmızı gül olsa neyse ne de…” diye düşünüp, tek bir beyaz gül goncasını itinayla sarıp sarmalarken, genç kadın dudaklarını ısırıyor tavana bakıp “Ya sabır!” çekiyordu. </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Erken gitmek istiyordu bugün eve. Kocası gelmeden evde olmalıydı. Ama sanki her şey, herkes onu geciktirmek için elbirliği etmişti… Kâh şişman mı şişman bir adam rastlıyordu önüne, “Hasan evde mi, Hüseyin köyde mi?” hesabı aheste beste yürüyen; kâh annesiyle yürüyen minicik bir çocuğun adımlarına uydurmak zorunda kalıyordu ayaklarını. </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Önündekileri durmadan sağlıyor, soluyor, karşıdan gelenlerle çarpışmasına ramak kalıyordu. Vapur daha iyice yanaşmadan, palamarlar doğru düzgün bağlanmadan atladı iskeleye. Acelesi vardı, acelesi! </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Nihayet evdeydi işte! Aynı telâşla yatak odasına daldı. Üstündekileri çıkarmadan hemen gül paketini açmaya koyuldu. Aman Allah! Çiçekçi de ne çok iğne doldurmuştu öyle!.. İğne yastığı gibiydi mübarek. Ay!... İğnenin biri parmağına batmıştı işte aceleden. Canı yandı, parmağı kanadı ama aldıran kim? </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Gülü jelatininden çıkardı ve karyolanın ayak ucundaki alçak masanın üzerindeki vazoya koymak istedi. Ama… O da ne? Vazoda tıpkı elindeki gül gibi bir gül vardı,bembeyaz. </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Gergin yüzü gevşedi. Bir sıcacık, bir tatlı gülümseme kesiliverdi. Ne güzel, ne hoştu!... </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>O vazo…. Evet evet o vazo, bağışlanma yeri, özür dileme bölgesiydi onlar için. Taa baştan kararlaştırmışlardı bunu. Zira ikisi de aşırı alıngan, hassas, duygulu ve çekingendi…Ve ikisi de pire için yorgan yakacak türünden “Ya hep, ya hiç!” makulesinden…Böyle tatsız, incitici bir şey geçince aralarında, özür dilemek, bağışlanmak isteyen oraya bir beyaz gül koyuyordu. O gül: </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>-Bütün suç bende, demekti. Özür dilerim, bağışla beni! </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>şte böylece hiç burukluk, ukde kalmıyordu içlerinde. “Lâfa nasıl başlasam?” diye düşünmeye, uygun sözcükleri bulmak için kıvranıp durmaya ve de kem küm etmeye lüzum kalmadan, söylenmek istenen bütün sözler için zemin hazırlıyor, bir gül kokulu girizgâh yapıyordu minik gonca. Sonrası öyle kolay, kendiliğinden geliveriyordu ki… </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Elinde gül, öylece dalmışken bir el uzandı ve tuttu elini. Sıçradı birden, boş bulunup. Kocasıydı. Sabahleyin fırlatıp attığı mavi gömleği giymişti. Çekingen, mahçup gülümserken: </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>-Parmağın kanıyor. Gel kolonya koyalım, dedi. </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>-Bütün suç benimdi, dedi genç kadın. Öyle ters, aksi konuşmamalıydım. </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>-Benimdi, dedi adam sakin. Sen çok çalışıyor, çok yoruluyorsun bu ara. Fırlatmamalıydım gömleği öyle… Zaten gülün de bana hak veriyor, bak! Sadece beyaz gül özür diler. Oysa seninki… </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong></strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>-Ama, diye itiraz edecek oldu genç kadın. </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Sonra… Güle bakınca susmak zorunda kaldı. Parmağından damlayan kan, kırmızı izler bırakmıştı gülün bembeyaz yanaklarında. </strong></em></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"></span></span> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="color: DarkOrchid"><span style="font-size: 15px"><em><strong>Belma Aksun</strong></em></span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Elifgül, post: 44309, member: 1043"] [CENTER][FONT=Trebuchet MS][COLOR=Plum][IMG]https://img167.imageshack.us/img167/4169/glmzf0.png[/IMG][/COLOR][/FONT][/CENTER] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=Plum] [/COLOR][/FONT] [CENTER][FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]Neden sanki, neden öyle sert çıkmıştı sesi? Neden daha bir tatlılıkla, yumuşacık:[/B][/I][/SIZE] [I][B][SIZE=4]-Kırmızı gömleğin kirli şekerciğim. Yıkayamadım. Maviyi giyiver. Hem çok yakışıyor sana, dememişti de: [/SIZE][/B][/I][/COLOR][/FONT][FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] -Üff!... Şart mı bugün kırmızıyı giymen? Al şu maviyi giyiver işte!, demişti öyle aksi, nalet bir edayla. [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] O da fırlatıp atmıştı mavi gömleği. Bütün gün içi içini yemişti. Sözde çalışmıştı ama… İşte öylesine… [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] Bu ara çok yoğundu. Akşama kadar soluk almadan çalışıyordu. Üstelik sorumluluğu ağırdı. Bu yüzden de aksiydi, sinirli ve tahammülsüz… Ama gene de bunca ters,aksi davranmasını mazur gösterecek bir neden değildi.. [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]Akşamı zor etti. Koşar gibi bürodan çıktı ve çiçekçi dükkânında aldı soluğu. Çiçekçi: [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]“Bu da neyin nesi acep? Haydi kırmızı gül olsa neyse ne de…” diye düşünüp, tek bir beyaz gül goncasını itinayla sarıp sarmalarken, genç kadın dudaklarını ısırıyor tavana bakıp “Ya sabır!” çekiyordu. [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] Erken gitmek istiyordu bugün eve. Kocası gelmeden evde olmalıydı. Ama sanki her şey, herkes onu geciktirmek için elbirliği etmişti… Kâh şişman mı şişman bir adam rastlıyordu önüne, “Hasan evde mi, Hüseyin köyde mi?” hesabı aheste beste yürüyen; kâh annesiyle yürüyen minicik bir çocuğun adımlarına uydurmak zorunda kalıyordu ayaklarını. [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]Önündekileri durmadan sağlıyor, soluyor, karşıdan gelenlerle çarpışmasına ramak kalıyordu. Vapur daha iyice yanaşmadan, palamarlar doğru düzgün bağlanmadan atladı iskeleye. Acelesi vardı, acelesi! [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] Nihayet evdeydi işte! Aynı telâşla yatak odasına daldı. Üstündekileri çıkarmadan hemen gül paketini açmaya koyuldu. Aman Allah! Çiçekçi de ne çok iğne doldurmuştu öyle!.. İğne yastığı gibiydi mübarek. Ay!... İğnenin biri parmağına batmıştı işte aceleden. Canı yandı, parmağı kanadı ama aldıran kim? [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] Gülü jelatininden çıkardı ve karyolanın ayak ucundaki alçak masanın üzerindeki vazoya koymak istedi. Ama… O da ne? Vazoda tıpkı elindeki gül gibi bir gül vardı,bembeyaz. [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]Gergin yüzü gevşedi. Bir sıcacık, bir tatlı gülümseme kesiliverdi. Ne güzel, ne hoştu!... [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] O vazo…. Evet evet o vazo, bağışlanma yeri, özür dileme bölgesiydi onlar için. Taa baştan kararlaştırmışlardı bunu. Zira ikisi de aşırı alıngan, hassas, duygulu ve çekingendi…Ve ikisi de pire için yorgan yakacak türünden “Ya hep, ya hiç!” makulesinden…Böyle tatsız, incitici bir şey geçince aralarında, özür dilemek, bağışlanmak isteyen oraya bir beyaz gül koyuyordu. O gül: [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]-Bütün suç bende, demekti. Özür dilerim, bağışla beni! [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] şte böylece hiç burukluk, ukde kalmıyordu içlerinde. “Lâfa nasıl başlasam?” diye düşünmeye, uygun sözcükleri bulmak için kıvranıp durmaya ve de kem küm etmeye lüzum kalmadan, söylenmek istenen bütün sözler için zemin hazırlıyor, bir gül kokulu girizgâh yapıyordu minik gonca. Sonrası öyle kolay, kendiliğinden geliveriyordu ki… [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] Elinde gül, öylece dalmışken bir el uzandı ve tuttu elini. Sıçradı birden, boş bulunup. Kocasıydı. Sabahleyin fırlatıp attığı mavi gömleği giymişti. Çekingen, mahçup gülümserken: [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]-Parmağın kanıyor. Gel kolonya koyalım, dedi. [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]-Bütün suç benimdi, dedi genç kadın. Öyle ters, aksi konuşmamalıydım. [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] -Benimdi, dedi adam sakin. Sen çok çalışıyor, çok yoruluyorsun bu ara. Fırlatmamalıydım gömleği öyle… Zaten gülün de bana hak veriyor, bak! Sadece beyaz gül özür diler. Oysa seninki… [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B] -Ama, diye itiraz edecek oldu genç kadın. [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]Sonra… Güle bakınca susmak zorunda kaldı. Parmağından damlayan kan, kırmızı izler bırakmıştı gülün bembeyaz yanaklarında. [/B][/I][/SIZE] [/COLOR][/FONT] [FONT=Trebuchet MS][COLOR=DarkOrchid][SIZE=4][I][B]Belma Aksun[/B][/I][/SIZE][/COLOR][/FONT][/CENTER] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAM VE AİLE
İslamda aile hayatı
Beyaz güll...
Üst
Alt