Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İslam ve Osmanlı Tarihi
Muhtelif Konular
Cevabı zor sorular
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="VOYAGER" data-source="post: 111164" data-attributes="member: 15285"><p><span style="font-family: 'georgia'">1-Sözlüklerde "Çanak tutmak" deyimi için, <em>"Söz ve davranışlar ile bir kavgaya ya da kargaşaya yol açmak şeklinde ifade edilmektedir. Örneğin iki taraf kavga ediyorsa bu kavgayı daha fazla ateşlemek ve kavganın büyümesine sebep olmak anlamında kullanılır."</em> denilmektedir. Neye çanak tuttuğum iddianızı gayret göstermeme rağmen inanın ne anlayabildim ne de hangi ihtilaflı-husumetli iki taraf için bilerek veya bilmeyerek böyle bir amel işlediğimi bilmekteyim. Ehl-i iman için rahatsız edici olan bir alıntıyı üyelerin dikkatine sunmak istememin sebebi, her vakit karşılaşılabilecek bunun gibi İslam aleyhine itirazlara sağlam cevaplar bulmaya çalışarak hem itiraz sahiplerininin hatalı fikirleri terketmelerine vesile olabilmeleri için hem de bundan olumsuz etkilenebilecek yeni nesli ikaz etmeye vesile olabilmeleri için üyeleri düşünmeye teşvik etmekti.</span></p><p><span style="font-family: 'georgia'"></span></p><p><span style="font-family: 'georgia'">2-Soruların sahibi maalesef iman noktasında sıfır seviyesinde olduğu için çok rahatsız edici ifadeler kullanmıştır. (Tahminimce öncesinde taklidî bir imanı vardı ama bazı şüphelerle ve karşı fikirlerle onu kaybetti, ama bu kişinin bu büyük hatadan dönmesine vesile olmak insanî olarak çok değerli bir amel olmalıdır.) Kendisi "Yaratan ve özellikleri" hakkında bizler gibi bir tahkikî imana sahip olmadığı için cahil kabul edilebilir. Tahkikî iman sahiplerine göre içinde bulunduğumuz Kâinatta, Yaratıcı olan Allah'ın izni ve bilgisi dışında bir tane bile iş veya oluş meydana gelemez, Allah'ın yaratma fiili ise olmuş ve bitmiş değil, devamlılık arz eden bir ilahî fiildir. Yaratanın noksan sıfatlar taşıması veya bazı iş ve oluşları noksan yaratması mümkün değildir, ama bu anlayış ve iman seviyesinde olmayanlar -<em>hâşâ</em>- kendi zanlarınca Kâinatta meydana gelen bazı iş ve oluşlarda <em>kendilerince</em> bazı noksanlar olduğunu zannederek böyle bir Yaratıcının olamayacağı sonucu gibi çok sakat bazı akıl ve mantık hatalarına düşebilirler. (Allah hepimizi bundan muhafaza etsin, âmin.)</span></p><p></p><p></p><p></p><p><span style="font-family: 'georgia'">Biraz önce belirttiğim gibi bu kişi ne çok büyük bir hataya düştüğünün ne de hatanın akıl ve mantık bakımından çok sakat olduğunun farkındadır. Kendince başkalarını ikaz etmek için, ulaştığı sakat sonucu empoze etmeye çalışıyor ve maalesef akıl ve mantık bakımından Yaratanın olması gereken özelliklerini tahkikî olarak idrak edemediği için -<em>hâşâ</em>- Onu küçümsemek anlamına gelen ve bu yüzden ehl-i iman kimselerin hayret edeceği ve kızacağı çok rahatsız edici ifadeleri fütursuzca kullanabiliyor. Fakat bu zararlı kişiyi zararsız hale dönüştürmek vereceği tahribatı azaltıp önler. Elbette onu tekrar iman dairesine dahil etmek çok zor ve sabır gerektiren bir iş olsa da Allah'tan böyleleri için ümidi tamamen kesmek doğru olmaz. Böyle itici bir üslup taşıyan fütursuz bazı kişilerin Yüce Allah'ın izni ve hidayeti ile sonradan <em>akılları başlarına gelebilir. </em>Böyle kişiler için önce "Allah ıslah etsin" demek doğru bir hareket değil midir?<em> </em></span></p><p></p><p></p><p></p><p><span style="font-family: 'georgia'">Daha önce bunun sebebini kısmen açıklamıştım. Alıntı yazıyı (tesadüfen) fark ettiğimde zaten konu kilitliydi. Yani zaten bir cevap da verilemezdi, üstelik üye de değilim. Zaten ben hepsine o an cevap bulamadığım için ve sadece birisine kısmî bir cevap bulabildiğim için, belki bu forumda daha sağlam cevaplar verilebilir düşüncesiyle buradaki üyelerin dikkatine arz ettim. (Aynı konunun yerli veya yabancı sosyal medyalarda farklı forumlarda tartışılması hiç görülmemiş olağandışı bir durum sayılmamalıdır.)</span></p><p></p><p></p><p></p><p></p><p><span style="font-family: 'georgia'">Tahkikî iman sahipleri için belki başka cevap aramaya gerek olmayabilir ama en azından taklidî iman sahipleri için daha açıklayıcı, sağlam ve anlaşılır, neden-sonuç ilgisi doğru ve yeterli kurulmuş cevaplar bulmak ve vermek gerekir. Aksi halde o cevap faydalı olmayabilir.</span></p><p><span style="font-family: 'georgia'"></span></p><p><span style="font-family: 'georgia'">Son söz: Ameller niyetlere göre değerlendirilir. Başkalarının niyetlerini doğru tahmin etmek her zaman mümkün olmayabilir, kişilerin hüsnüniyet mi suiniyet mi taşıdığını her zaman için sadece Hz. Allah bilebilir.</span></p><p> <span style="font-family: 'georgia'"> </span></p><p><span style="font-family: 'georgia'"> </span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="VOYAGER, post: 111164, member: 15285"] [FONT=georgia]1-Sözlüklerde "Çanak tutmak" deyimi için, [I]"Söz ve davranışlar ile bir kavgaya ya da kargaşaya yol açmak şeklinde ifade edilmektedir. Örneğin iki taraf kavga ediyorsa bu kavgayı daha fazla ateşlemek ve kavganın büyümesine sebep olmak anlamında kullanılır."[/I] denilmektedir. Neye çanak tuttuğum iddianızı gayret göstermeme rağmen inanın ne anlayabildim ne de hangi ihtilaflı-husumetli iki taraf için bilerek veya bilmeyerek böyle bir amel işlediğimi bilmekteyim. Ehl-i iman için rahatsız edici olan bir alıntıyı üyelerin dikkatine sunmak istememin sebebi, her vakit karşılaşılabilecek bunun gibi İslam aleyhine itirazlara sağlam cevaplar bulmaya çalışarak hem itiraz sahiplerininin hatalı fikirleri terketmelerine vesile olabilmeleri için hem de bundan olumsuz etkilenebilecek yeni nesli ikaz etmeye vesile olabilmeleri için üyeleri düşünmeye teşvik etmekti. 2-Soruların sahibi maalesef iman noktasında sıfır seviyesinde olduğu için çok rahatsız edici ifadeler kullanmıştır. (Tahminimce öncesinde taklidî bir imanı vardı ama bazı şüphelerle ve karşı fikirlerle onu kaybetti, ama bu kişinin bu büyük hatadan dönmesine vesile olmak insanî olarak çok değerli bir amel olmalıdır.) Kendisi "Yaratan ve özellikleri" hakkında bizler gibi bir tahkikî imana sahip olmadığı için cahil kabul edilebilir. Tahkikî iman sahiplerine göre içinde bulunduğumuz Kâinatta, Yaratıcı olan Allah'ın izni ve bilgisi dışında bir tane bile iş veya oluş meydana gelemez, Allah'ın yaratma fiili ise olmuş ve bitmiş değil, devamlılık arz eden bir ilahî fiildir. Yaratanın noksan sıfatlar taşıması veya bazı iş ve oluşları noksan yaratması mümkün değildir, ama bu anlayış ve iman seviyesinde olmayanlar -[I]hâşâ[/I]- kendi zanlarınca Kâinatta meydana gelen bazı iş ve oluşlarda [I]kendilerince[/I] bazı noksanlar olduğunu zannederek böyle bir Yaratıcının olamayacağı sonucu gibi çok sakat bazı akıl ve mantık hatalarına düşebilirler. (Allah hepimizi bundan muhafaza etsin, âmin.)[/FONT] [FONT=georgia]Biraz önce belirttiğim gibi bu kişi ne çok büyük bir hataya düştüğünün ne de hatanın akıl ve mantık bakımından çok sakat olduğunun farkındadır. Kendince başkalarını ikaz etmek için, ulaştığı sakat sonucu empoze etmeye çalışıyor ve maalesef akıl ve mantık bakımından Yaratanın olması gereken özelliklerini tahkikî olarak idrak edemediği için -[I]hâşâ[/I]- Onu küçümsemek anlamına gelen ve bu yüzden ehl-i iman kimselerin hayret edeceği ve kızacağı çok rahatsız edici ifadeleri fütursuzca kullanabiliyor. Fakat bu zararlı kişiyi zararsız hale dönüştürmek vereceği tahribatı azaltıp önler. Elbette onu tekrar iman dairesine dahil etmek çok zor ve sabır gerektiren bir iş olsa da Allah'tan böyleleri için ümidi tamamen kesmek doğru olmaz. Böyle itici bir üslup taşıyan fütursuz bazı kişilerin Yüce Allah'ın izni ve hidayeti ile sonradan [I]akılları başlarına gelebilir. [/I]Böyle kişiler için önce "Allah ıslah etsin" demek doğru bir hareket değil midir?[I] [/I][/FONT] [FONT=georgia]Daha önce bunun sebebini kısmen açıklamıştım. Alıntı yazıyı (tesadüfen) fark ettiğimde zaten konu kilitliydi. Yani zaten bir cevap da verilemezdi, üstelik üye de değilim. Zaten ben hepsine o an cevap bulamadığım için ve sadece birisine kısmî bir cevap bulabildiğim için, belki bu forumda daha sağlam cevaplar verilebilir düşüncesiyle buradaki üyelerin dikkatine arz ettim. (Aynı konunun yerli veya yabancı sosyal medyalarda farklı forumlarda tartışılması hiç görülmemiş olağandışı bir durum sayılmamalıdır.)[/FONT] [FONT=georgia]Tahkikî iman sahipleri için belki başka cevap aramaya gerek olmayabilir ama en azından taklidî iman sahipleri için daha açıklayıcı, sağlam ve anlaşılır, neden-sonuç ilgisi doğru ve yeterli kurulmuş cevaplar bulmak ve vermek gerekir. Aksi halde o cevap faydalı olmayabilir. Son söz: Ameller niyetlere göre değerlendirilir. Başkalarının niyetlerini doğru tahmin etmek her zaman mümkün olmayabilir, kişilerin hüsnüniyet mi suiniyet mi taşıdığını her zaman için sadece Hz. Allah bilebilir. [I] [/I] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İslam ve Osmanlı Tarihi
Muhtelif Konular
Cevabı zor sorular
Üst
Alt