Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Genel islami paylaşımlar
(Dayanaksız) Görüşleri Kabul Etmenin Mekruhluğu...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 39715" data-attributes="member: 3"><p style="text-align: center"><strong>ALLAH(cc)'I ZİKRETMEK</strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p><p></p><p>-Allahı zikretmenin sünnete uygun veya sünnet dışı olduğu konusunda bazı tereddütlerim var.</p><p>Hz. Abdullah İbni Mes'ud (r.a.)dan nakledilen bir habere göre, o bir gün öğrencilerinin zikr için belirlenmiş bir yere toplandıklarını görmüş,</p><p>öfkelenerek "Siz Allah'ın Rasülünün ashabından daha fazla mı hidayete ermiş kişilersiniz?" demiştir.</p><p></p><p>Başka rivayette ise Hz. İbni Mesud (r.a.) şöyle buyurmuştur: "Hz. Peygamber (s.a.v.) zamanında ben böyle zikir görmedim,</p><p>öyle ise sizler neden bu yeni şeyi ortaya çıkarıyorsunuz?"</p><p></p><p>Diğer taraftan öyle bir takım hadisler var ki onlara bakınca toplu zikir yapmanın faziletli olduğu anlaşılıyor.</p><p>Mesela, Hz. Enes (r.a.) şöyle rivayet ediyor: "Hz. Peygamber (s.a.v.) zikir halkalarını cennet bahçelerine benzetmiştir."</p><p></p><p>Hz. Ebu Sa'd (r.a.)da şöyle rivayet etmektedir:</p><p>"Hz. Peygamber (s.a.v.) buyurmuştur ki: "Hiçbir topluluk yoktur ki Allahı zikr için oturduklarında</p><p>Hz. Allah'ın melekleri onları çevrelemiş ve rahmeti de onları kuşatmış olmasın.</p><p>" Aynı şekilde Buhari ve Müslim'in hadis kitaplarında da şu hadisi şerif nakledilmiştir: "Melekler Hz. Allah'ı zikreden meclisleri ararlar ve onların arasına otururlar."</p><p></p><p>Bu hadislerin ışığında, zikr halkaları oluşturmanın "bid'at" oluşunu anlıyamıyorum.</p><p>Hz. Peygamber (s.a.v.)in buyrukları karşısında Hz. İbni Mes'ud (r.a.)'un sözünü neye göre anlamanız gerektiğini açıklayınız.</p><p></p><p>269</p><p></p><p>- Zikir kelimesi pek çok şey için kullanılmaktadır, pek çok manalara gelmektedir.</p><p></p><p>Sizin izah ettiğiniz birinci manasından başka ikinci bir manası da gönülden Allah'ı zikretmek veya Allah'ı düşünmek tefekkür etmektir.</p><p></p><p>Diğer bir manası da, otururken kalkarken, yerde, ayakta, değişik durumlarda Allah'ı zikretmek demektir.</p><p>Mesela yer yer elhamdülillah, maşallah, inşallah sübhanellah v.s. demek, söz aralarında her nasıl olursa olsun Allah'ın adını anmak,</p><p></p><p>gece gündüz çeşitli durumlarda Allah'a dua etmek, konuşmalarında Allah'ın nimetlerini, hikmetlerim onun sıfatlarını, hüküm ve emirlerini anmaktır.</p><p></p><p>Üçüncü manası ise, Kur'an-ı Kerim ve Allah'ın emirlerini açıklamaktır. İster ders verme, isterse birlikte inceleme araştırma yapma,</p><p></p><p>yahut ta va'z ve hitabetle anlatma şeklinde olsua Dördüncü manası da, teşbih, tehlil, tekbir getirmek demektir.</p><p>Hz. Peygamberin zikir halkalarım, zikir meclislerini övdüğü hadislerindeki buyruklarında anlatılanlar üçüncüde anlatılan manadaki zikir halkalarıdır.</p><p></p><p>Hz. Abdullah İbni Mesud (r.a.)'un kızdığı şey ise dördüncüde anlatılan türdekilerdir.</p><p></p><p>Çünkü Hz.Peygamber efendimiz zamanında halka yaparak teşbih ve tehlil getirip yüksek sesle zikir yapmak diye bir adet yoktu.</p><p></p><p>Ne Hz. Peygamber böyle bir şey tavsiye etti, ne de Sahabe-i Kiram böyle bir şey ortaya çıkardı.</p><p>İlk iki maddedeki zikre gelince bunların ikisinde de halkalar yaparak zikir yapılmadığı, asla o manaya gelmediği ortadadır.</p><p>Ancak o, tek başına, yalnız yapılan zikr olabilir.</p><p></p><p>270</p><p></p><p>(Alıntı: Kaynak.Nurcenneti)</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 39715, member: 3"] [CENTER][B]ALLAH(cc)'I ZİKRETMEK [/B][/CENTER] -Allahı zikretmenin sünnete uygun veya sünnet dışı olduğu konusunda bazı tereddütlerim var. Hz. Abdullah İbni Mes'ud (r.a.)dan nakledilen bir habere göre, o bir gün öğrencilerinin zikr için belirlenmiş bir yere toplandıklarını görmüş, öfkelenerek "Siz Allah'ın Rasülünün ashabından daha fazla mı hidayete ermiş kişilersiniz?" demiştir. Başka rivayette ise Hz. İbni Mesud (r.a.) şöyle buyurmuştur: "Hz. Peygamber (s.a.v.) zamanında ben böyle zikir görmedim, öyle ise sizler neden bu yeni şeyi ortaya çıkarıyorsunuz?" Diğer taraftan öyle bir takım hadisler var ki onlara bakınca toplu zikir yapmanın faziletli olduğu anlaşılıyor. Mesela, Hz. Enes (r.a.) şöyle rivayet ediyor: "Hz. Peygamber (s.a.v.) zikir halkalarını cennet bahçelerine benzetmiştir." Hz. Ebu Sa'd (r.a.)da şöyle rivayet etmektedir: "Hz. Peygamber (s.a.v.) buyurmuştur ki: "Hiçbir topluluk yoktur ki Allahı zikr için oturduklarında Hz. Allah'ın melekleri onları çevrelemiş ve rahmeti de onları kuşatmış olmasın. " Aynı şekilde Buhari ve Müslim'in hadis kitaplarında da şu hadisi şerif nakledilmiştir: "Melekler Hz. Allah'ı zikreden meclisleri ararlar ve onların arasına otururlar." Bu hadislerin ışığında, zikr halkaları oluşturmanın "bid'at" oluşunu anlıyamıyorum. Hz. Peygamber (s.a.v.)in buyrukları karşısında Hz. İbni Mes'ud (r.a.)'un sözünü neye göre anlamanız gerektiğini açıklayınız. 269 - Zikir kelimesi pek çok şey için kullanılmaktadır, pek çok manalara gelmektedir. Sizin izah ettiğiniz birinci manasından başka ikinci bir manası da gönülden Allah'ı zikretmek veya Allah'ı düşünmek tefekkür etmektir. Diğer bir manası da, otururken kalkarken, yerde, ayakta, değişik durumlarda Allah'ı zikretmek demektir. Mesela yer yer elhamdülillah, maşallah, inşallah sübhanellah v.s. demek, söz aralarında her nasıl olursa olsun Allah'ın adını anmak, gece gündüz çeşitli durumlarda Allah'a dua etmek, konuşmalarında Allah'ın nimetlerini, hikmetlerim onun sıfatlarını, hüküm ve emirlerini anmaktır. Üçüncü manası ise, Kur'an-ı Kerim ve Allah'ın emirlerini açıklamaktır. İster ders verme, isterse birlikte inceleme araştırma yapma, yahut ta va'z ve hitabetle anlatma şeklinde olsua Dördüncü manası da, teşbih, tehlil, tekbir getirmek demektir. Hz. Peygamberin zikir halkalarım, zikir meclislerini övdüğü hadislerindeki buyruklarında anlatılanlar üçüncüde anlatılan manadaki zikir halkalarıdır. Hz. Abdullah İbni Mesud (r.a.)'un kızdığı şey ise dördüncüde anlatılan türdekilerdir. Çünkü Hz.Peygamber efendimiz zamanında halka yaparak teşbih ve tehlil getirip yüksek sesle zikir yapmak diye bir adet yoktu. Ne Hz. Peygamber böyle bir şey tavsiye etti, ne de Sahabe-i Kiram böyle bir şey ortaya çıkardı. İlk iki maddedeki zikre gelince bunların ikisinde de halkalar yaparak zikir yapılmadığı, asla o manaya gelmediği ortadadır. Ancak o, tek başına, yalnız yapılan zikr olabilir. 270 (Alıntı: Kaynak.Nurcenneti) [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Genel islami paylaşımlar
(Dayanaksız) Görüşleri Kabul Etmenin Mekruhluğu...
Üst
Alt