Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Mevlana Celaleddin Rumi Hz.
Edep, nefsini tanıyıp haddini bilmektir
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="vaveyla" data-source="post: 35126" data-attributes="member: 12"><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep bir tac imiş Nur-u Hüda’dan</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Giy ol tacı, emin ol her beladan...</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Mevlâna Celaleddin Rumî k.s. Hazretleri, Mesnevî’sinde şöyle diyor:</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">“Allâh ’tan edebe muvaffak olmayı dileyelim. Edebi olmayan kimse Allâh ’ın lütfundan mahrumdur.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edebi olmayan yalnız kendine kötülük etmiş olmaz. Belki bütün dünyayı ateşe vermiş olur.?” </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Bir melek olan Azazil de, yine küstahlık yüzünden kapıdan sürülmüştür.”</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep, nefsini tanıyıp haddini bilmektir. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep, kul olduğunu anlayıp Yüce Mevlâ’ya yönelmektir. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep, kibri kırıp tavazuya sarılmaktır. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep, fani dünyayı tanıyıp boş davaları bırakmaktır. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep, Cenab-ı Hakk’ın ve varlıkların haklarını güzel korumaktır. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep, hayalı ve vefalı olmaktır. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep, pişman olunacak şeyleri yapmamaktır. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Kısaca edep, güzel ahlâktır. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Güzel ahlâk ise, içiyle dışıyla doğru olmak ve bu doğruluk üzere yaşamaktır. Buna denge ve istikamet denir. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Dengeli olmak, devamlı aynı güzel hâli korumaktır. Acı tatlı bütün hallerde istikametini bozmayan, dost ve düşmana karşı dürüstlükten ayrılmayan kimse dengeli insandır. Denge, insandaki akıl seviyesini gösterir. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Velilerden Seriy es-Sakatî k.s. der ki: “Edep, aklın tercümanıdır.” Bunun manası şudur: Herkes aklı kadar edepli olur. Edebi kıt, ahlâkı bozuk olana hakiki manada akıllı denmez.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">KALPTE NE VARSA, YANSIYAN ODUR</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Ahlâk, kalbin içindeki şeylerin dışa yansımasıdır. Herkes, davranışları ile fıtratında gizlenen sıfat ve kabiliyetleri ortaya koyar. İnsanın davranışlarını yönlendiren merkez kalptir. İnsanın dili, eli, gözü, kulağı, ayağı ve diğer azaları kendi başına bir iş yapmaz. Bu organlar nasıl hareket edeceğini bilmez ve belirlemez. Hepsi memurdur, amirleri kalptir. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">İnsanın iradesiyle yaptığı bütün işler kalbin emrine ve yönlendirmesine göre yapılır. Yapılan her iş kalbin meylini, muhabbetini, irade gücünü, tercihini ve aklın seviyesini gösterir. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Rasulullah s.a.v. Efendimiz, kalbin konumunu şöyle belirtmiştir:</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">“İnsanın vücudunda bir yer var ki, orası güzel olursa bütün beden güzel olur, bozuk olursa bütün beden kötü olur. Dikkat edin o kalptir.” (Buharî, Müslim, İbnu Mace)</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">EDEP, SAFİ GÜZELLİKTİR </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Gerçek mümin, kalbini bir olan Allâh ’a bağlamıştır. Biricik hedefi O’nun rızasıdır. Müminin hedefi gibi hayatında da birlik vardır; iki yüzlülük yoktur. Mümin iki farklı halde bulunmaz, bir doğru bir eğri konuşmaz; sabah iyi akşam kötü olmaz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep ve güzel ahlâk bir bütündür. Edepli insanın bütün işleri, ibadetleri, hal ve hareketleri güzeldir. Onun her şeyi temizdir. Sevgisi her şeyi sarar ve o şeyi sevimli yapar. Edepli müminin Yüce Allâh ’tan aldığı terbiye, hayatının her safhasında kendisini gösterir. Bu terbiye içinde onun sevgisi ve dostluğu kadar, kızması ve kavgası da güzeldir. Çünkü kızması Allâh içindir. Kavgası da edep içinde olur.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Bir insanın gerçek yönü ve olgunluğu dar ve zor anlarda belli olur. İnsanın kavgasını ve haksızlığa karşı davranış biçimini görmeden hakkında iyi veya kötü dememelidir. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edepli insan, hakkını ararken hak yemez. Kendisini savunurken, düşmanına haksızlık etmez. Haksız ise, nefsine yan çıkmaz, hakka boyun eğer, karşı tarafı tasdik eder. Haklı ve güçlü iken yapacağı iki şey vardır. Ya af, ya adalet. Ötesi, edebe sığmaz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edepsiz insan ise haksız iken kendisini haklı göstermeye çalışır. Zalim iken kendisini mazlum gösterir. Alacağı bir ise bin ister. Susacağı yerde cazgırlık eder. Edepsiz insana dost olmak da düşman olmak da zordur. Onunla hiçbir şeyin tadı tuzu yoktur.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Bazı insanların dışı hoştur, ama içi boştur. Bu kimseler, insanların gördüğü işlere çok önem verirler, fakat işin asıl kısmını ihmal ederler. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Dengeli mümin ahiret işleri gibi dünya işlerini de güzel yapar. İbadeti güzel, işi bozuk olan kimse örnek insan değildir. Onda noksanlık ve hastalık vardır. Kılık kıyafetine ve dünya işlerine son derece dikkat edip de, kalbini ihmal eden, ahiretini unutan ve ibadeti önemsemeyen kimse de dengesizdir, noksandır. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">GÖRÜNTÜ GÜZEL AMA.... </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Bazıları namaz kılarken boynunu büker, tam bir huşu görüntüsü verir. Görenler kendisine hayran olur. Fakat kıldığı namaz, Allâh katında azap sebebi olur. Çünkü o anda kalbi namazda değil, insanların bakışındadır. Niyeti Allâh ’ın rızası değil, halkın övgüsüdür. Bu da bir dengesizliktir. Bir çeşit münafıklıktır. İçi başka dışı başka olmaktır. İbadeti nefsin keyfine kullanmaktır. Şeklen gözel gözüküp, aslen bozuk olmaktır. Rasulullah s.a.v. Efendimiz, ümmetini bu halden şiddetle sakındırmıştır. Bir gün, “nifak olan huşudan Allâh ’a sığınınız” buyurdu. Sahabe, “nifak olan huşu nasıl olur?” diye sordular. Efendimiz s.a.v. buyurdular: </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">“Bedenin huşu içinde gözüküp kalbin nifakla dolu olmasıdır.” (Ebu Nuaym, Hilyetü’l-Evliya; Suyutî, Camiu’s-Sagir)</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Bu hal kâmil müminin sıfatı değildir. Allâh dostları en fazla bu tiplerden rahatsız olurlar. Güzel kulluğun ve ahlâkın temelinde Allâh rızası vardır. Niyet hak olmazsa, ibadet ihanete dönüşür. Büyük velilerden Hace Ubeydullah Ahrar k.s. şu olayı anlatır:</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">“Mevlâna Nizamettin Hz.lerinin halkasında bulunanlardan birisi, bir gün mürşidinin huzurunda sahte bir tavırla başını önüne eğmiş, çenesini göğsüne dayamış murakabeye dalmış gibi bir vaziyet almıştı. Onu bu halde gören Hazret:</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">“Hey! Başını yukarı kaldır. Senin üzerinden duman tüttüğünü görüyorum. Murakabeyle ne alakan var senin!” diye uyardı. (Safi, Raşahat)</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">GERÇEK EDEPLİ KİM? </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edepli ve dengeli insanın ibadeti gibi ticareti de düzgündür. Kalbi gibi dili de doğrudur. Niyeti gibi işi de sağlamdır. Gönlü gibi elbisesi de temizdir. Dostluğu gibi düşmanlığı da mertçedir. Edep onun için bir meleke haline gelmiştir. Edep, meleke haline gelirse güzel ahlâk olur. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Meleke, insanın nefes alıp vermesi gibi vücudunun parçası olmuş, ondan hiç ayrılmayan sıfat demektir. Ekseriyetle yalan konuşan bir kimsenin arada bir doğru konuşmasına bakıp, bu güzel ahlâklıdır denmez. Hüküm insanın hayatına hakim olan duruma göre verilir.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Yakınları ile bir gün iyi geçinip, diğer gün yaka paça olan insan dengeli değildir. Bir komşusu ile iyi geçinip diğerine zahmet veren kimseye iyi müslüman denmez. Fakirlik günlerinde herkese merhaba ederken, zengin olunca eski dostlarına selam vermeyen kimse mertlikten mahrumdur. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edepli insan, iyi-kötü diye insan seçmez, herkese karşı edepli davranır. O, karşısındaki insanın davranış seviyesine göre değil, kendi terbiyesine göre muamele eder. İnsanlar bir yana hayvanlara bile zulüm etmez. Edepli insan başkasından zarar görebilir, fakat başkasına zarar vermez. Birileri onu aldatabilir, fakat o kimseyi aldatamaz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">İNSANOĞLUNUN EN BÜYÜK KAYBI </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Bugün erkek-kadın, alim-cahil, köylü-şehirli, hepimizin en fazla muhtaç olduğumuz şey edeptir. Edep, insanı hayvanlardan ayıran en önemli özelliktir.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep hiç kimseyi küçültmez. Kimsenin kıymetini düşürmez. Edep fakiri kıymetlendirir, zengini şereflendirir, genci süsler, ihtiyarı sevimli hale getirir. Edep, bir kadınının en kıymetli cevheridir, hiç solmayan süsüdür. Bir kadın, edepten daha güzel bir elbise giymemiştir. Bir erkek, edepten daha güzel bir servet edinmemiştir. Bir baba çocuklarına edep ve güzel ahlâktan daha kıymetli bir miras bırakmamıştır. İnsanla kabre girecek tek servet edeptir. Edebin hediyesi cennettir. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Büyük veli Hucvirî k.s. der ki: </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">“İnsanın bütün kaybı, her işin esası olan edebi kaybetmesinden kaynaklanmaktadır. Bu, hep böyledir, değişmez. Din ve dünya işlerinin hepsi edeple güzel olur. Edep olmadan hiçbir güzel iş ortaya çıkmaz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep, yerine göre farklı şekillerde olur. Halkın içinde gereken edep, güzel insanlığı ve mertliği muhafaza etmektir. Dindeki edep, Sünnet’e uymaktır. Muhabbetteki edep, saygıyı gözetmektir. Bu üçü birbirine bağlıdır. Akıllı ve mert olmayan kimse, sünnete uyamaz. Sünnete uymayan kimse hürmeti koruyamaz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Allâh ’ın zatına ve birliğine şahit olan ariflere hürmet, kalpteki takvadan ileri gelir. Onlara karşı edebi koruyamayan kimsenin terbiye yolunda hiçbir nasibi olmaz.” (Keşfu’l-Mahcûb) </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">EDEBİN ARTMASI Allâh ’A YAKINLIĞI GÖSTERİR</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Allâh ’ın sana yakınlığını, O’nun sana yakın olduğunu bilmekle anlarsın. Senin O’na yakınlığın, O’nun sana yakın olduğunu bilmekle olur. Bunların hepsi, Allâh ’a karşı ubudiyette ve edep yolunda gitmekten başka birşey değildir. Allâh ’a her nefeste yol vardır. Fakat unutmamak lazımdır ki, her yolun başı edeptir. Şımarmamak lazımdır. Buna göre, senin edebinin artması, Allâh ’a olan vuslatını gösterir.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">El Hikemu’l-Ataiyye</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">EDEP DİYE BİR HAL </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Sözlükler edep kelimesi için şu karşılıkları veriyorlar:</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Terbiye, güzel ahlâk, iyi davranış; incelik, kibarlık, naziklik.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Utanma, çekinme, hicap, haya.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Kelimeler nasıl da aşina! Keşke bu kelimelerin anlattığı haller de o kadar aşina olsaydı... </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Ve deyimlerimiz var edep üzerine:</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep etmek: Utanmak.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edebini takınmak: Terbiyeli olmak.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edeplenmek: Uslanmak, nazik ve terbiyeli olmak.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edep-erkân bilmek: Uyulması gereken yolu-yordamı bilmek, usül bilmek, terbiyeli hareket etmek.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Deyimler, toplumların insan ve hayat telakkilerinden asırlar boyunca süzülmüş billur damlalardır. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Ve aslında edep ve edepli olmak üzerine her bir deyimimiz, Allâh Kelâmı’na ve Rasul yoluna aralanan bir kapıdır.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Kaygusuz Abdal ne güzel söylemiş:</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Edepli ol can isen</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Hakk’ı bil insan isen</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Müştak-ı sultan isen</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: green">Var edep öğren, edep...</span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="vaveyla, post: 35126, member: 12"] [FONT=Trebuchet MS][SIZE=3][COLOR=green]Edep bir tac imiş Nur-u Hüda’dan Giy ol tacı, emin ol her beladan... Mevlâna Celaleddin Rumî k.s. Hazretleri, Mesnevî’sinde şöyle diyor: “Allâh ’tan edebe muvaffak olmayı dileyelim. Edebi olmayan kimse Allâh ’ın lütfundan mahrumdur. Edebi olmayan yalnız kendine kötülük etmiş olmaz. Belki bütün dünyayı ateşe vermiş olur.?” Bir melek olan Azazil de, yine küstahlık yüzünden kapıdan sürülmüştür.” Edep, nefsini tanıyıp haddini bilmektir. Edep, kul olduğunu anlayıp Yüce Mevlâ’ya yönelmektir. Edep, kibri kırıp tavazuya sarılmaktır. Edep, fani dünyayı tanıyıp boş davaları bırakmaktır. Edep, Cenab-ı Hakk’ın ve varlıkların haklarını güzel korumaktır. Edep, hayalı ve vefalı olmaktır. Edep, pişman olunacak şeyleri yapmamaktır. Kısaca edep, güzel ahlâktır. Güzel ahlâk ise, içiyle dışıyla doğru olmak ve bu doğruluk üzere yaşamaktır. Buna denge ve istikamet denir. Dengeli olmak, devamlı aynı güzel hâli korumaktır. Acı tatlı bütün hallerde istikametini bozmayan, dost ve düşmana karşı dürüstlükten ayrılmayan kimse dengeli insandır. Denge, insandaki akıl seviyesini gösterir. Velilerden Seriy es-Sakatî k.s. der ki: “Edep, aklın tercümanıdır.” Bunun manası şudur: Herkes aklı kadar edepli olur. Edebi kıt, ahlâkı bozuk olana hakiki manada akıllı denmez. KALPTE NE VARSA, YANSIYAN ODUR Ahlâk, kalbin içindeki şeylerin dışa yansımasıdır. Herkes, davranışları ile fıtratında gizlenen sıfat ve kabiliyetleri ortaya koyar. İnsanın davranışlarını yönlendiren merkez kalptir. İnsanın dili, eli, gözü, kulağı, ayağı ve diğer azaları kendi başına bir iş yapmaz. Bu organlar nasıl hareket edeceğini bilmez ve belirlemez. Hepsi memurdur, amirleri kalptir. İnsanın iradesiyle yaptığı bütün işler kalbin emrine ve yönlendirmesine göre yapılır. Yapılan her iş kalbin meylini, muhabbetini, irade gücünü, tercihini ve aklın seviyesini gösterir. Rasulullah s.a.v. Efendimiz, kalbin konumunu şöyle belirtmiştir: “İnsanın vücudunda bir yer var ki, orası güzel olursa bütün beden güzel olur, bozuk olursa bütün beden kötü olur. Dikkat edin o kalptir.” (Buharî, Müslim, İbnu Mace) EDEP, SAFİ GÜZELLİKTİR Gerçek mümin, kalbini bir olan Allâh ’a bağlamıştır. Biricik hedefi O’nun rızasıdır. Müminin hedefi gibi hayatında da birlik vardır; iki yüzlülük yoktur. Mümin iki farklı halde bulunmaz, bir doğru bir eğri konuşmaz; sabah iyi akşam kötü olmaz. Edep ve güzel ahlâk bir bütündür. Edepli insanın bütün işleri, ibadetleri, hal ve hareketleri güzeldir. Onun her şeyi temizdir. Sevgisi her şeyi sarar ve o şeyi sevimli yapar. Edepli müminin Yüce Allâh ’tan aldığı terbiye, hayatının her safhasında kendisini gösterir. Bu terbiye içinde onun sevgisi ve dostluğu kadar, kızması ve kavgası da güzeldir. Çünkü kızması Allâh içindir. Kavgası da edep içinde olur. Bir insanın gerçek yönü ve olgunluğu dar ve zor anlarda belli olur. İnsanın kavgasını ve haksızlığa karşı davranış biçimini görmeden hakkında iyi veya kötü dememelidir. Edepli insan, hakkını ararken hak yemez. Kendisini savunurken, düşmanına haksızlık etmez. Haksız ise, nefsine yan çıkmaz, hakka boyun eğer, karşı tarafı tasdik eder. Haklı ve güçlü iken yapacağı iki şey vardır. Ya af, ya adalet. Ötesi, edebe sığmaz. Edepsiz insan ise haksız iken kendisini haklı göstermeye çalışır. Zalim iken kendisini mazlum gösterir. Alacağı bir ise bin ister. Susacağı yerde cazgırlık eder. Edepsiz insana dost olmak da düşman olmak da zordur. Onunla hiçbir şeyin tadı tuzu yoktur. Bazı insanların dışı hoştur, ama içi boştur. Bu kimseler, insanların gördüğü işlere çok önem verirler, fakat işin asıl kısmını ihmal ederler. Dengeli mümin ahiret işleri gibi dünya işlerini de güzel yapar. İbadeti güzel, işi bozuk olan kimse örnek insan değildir. Onda noksanlık ve hastalık vardır. Kılık kıyafetine ve dünya işlerine son derece dikkat edip de, kalbini ihmal eden, ahiretini unutan ve ibadeti önemsemeyen kimse de dengesizdir, noksandır. GÖRÜNTÜ GÜZEL AMA.... Bazıları namaz kılarken boynunu büker, tam bir huşu görüntüsü verir. Görenler kendisine hayran olur. Fakat kıldığı namaz, Allâh katında azap sebebi olur. Çünkü o anda kalbi namazda değil, insanların bakışındadır. Niyeti Allâh ’ın rızası değil, halkın övgüsüdür. Bu da bir dengesizliktir. Bir çeşit münafıklıktır. İçi başka dışı başka olmaktır. İbadeti nefsin keyfine kullanmaktır. Şeklen gözel gözüküp, aslen bozuk olmaktır. Rasulullah s.a.v. Efendimiz, ümmetini bu halden şiddetle sakındırmıştır. Bir gün, “nifak olan huşudan Allâh ’a sığınınız” buyurdu. Sahabe, “nifak olan huşu nasıl olur?” diye sordular. Efendimiz s.a.v. buyurdular: “Bedenin huşu içinde gözüküp kalbin nifakla dolu olmasıdır.” (Ebu Nuaym, Hilyetü’l-Evliya; Suyutî, Camiu’s-Sagir) Bu hal kâmil müminin sıfatı değildir. Allâh dostları en fazla bu tiplerden rahatsız olurlar. Güzel kulluğun ve ahlâkın temelinde Allâh rızası vardır. Niyet hak olmazsa, ibadet ihanete dönüşür. Büyük velilerden Hace Ubeydullah Ahrar k.s. şu olayı anlatır: “Mevlâna Nizamettin Hz.lerinin halkasında bulunanlardan birisi, bir gün mürşidinin huzurunda sahte bir tavırla başını önüne eğmiş, çenesini göğsüne dayamış murakabeye dalmış gibi bir vaziyet almıştı. Onu bu halde gören Hazret: “Hey! Başını yukarı kaldır. Senin üzerinden duman tüttüğünü görüyorum. Murakabeyle ne alakan var senin!” diye uyardı. (Safi, Raşahat) GERÇEK EDEPLİ KİM? Edepli ve dengeli insanın ibadeti gibi ticareti de düzgündür. Kalbi gibi dili de doğrudur. Niyeti gibi işi de sağlamdır. Gönlü gibi elbisesi de temizdir. Dostluğu gibi düşmanlığı da mertçedir. Edep onun için bir meleke haline gelmiştir. Edep, meleke haline gelirse güzel ahlâk olur. Meleke, insanın nefes alıp vermesi gibi vücudunun parçası olmuş, ondan hiç ayrılmayan sıfat demektir. Ekseriyetle yalan konuşan bir kimsenin arada bir doğru konuşmasına bakıp, bu güzel ahlâklıdır denmez. Hüküm insanın hayatına hakim olan duruma göre verilir. Yakınları ile bir gün iyi geçinip, diğer gün yaka paça olan insan dengeli değildir. Bir komşusu ile iyi geçinip diğerine zahmet veren kimseye iyi müslüman denmez. Fakirlik günlerinde herkese merhaba ederken, zengin olunca eski dostlarına selam vermeyen kimse mertlikten mahrumdur. Edepli insan, iyi-kötü diye insan seçmez, herkese karşı edepli davranır. O, karşısındaki insanın davranış seviyesine göre değil, kendi terbiyesine göre muamele eder. İnsanlar bir yana hayvanlara bile zulüm etmez. Edepli insan başkasından zarar görebilir, fakat başkasına zarar vermez. Birileri onu aldatabilir, fakat o kimseyi aldatamaz. İNSANOĞLUNUN EN BÜYÜK KAYBI Bugün erkek-kadın, alim-cahil, köylü-şehirli, hepimizin en fazla muhtaç olduğumuz şey edeptir. Edep, insanı hayvanlardan ayıran en önemli özelliktir. Edep hiç kimseyi küçültmez. Kimsenin kıymetini düşürmez. Edep fakiri kıymetlendirir, zengini şereflendirir, genci süsler, ihtiyarı sevimli hale getirir. Edep, bir kadınının en kıymetli cevheridir, hiç solmayan süsüdür. Bir kadın, edepten daha güzel bir elbise giymemiştir. Bir erkek, edepten daha güzel bir servet edinmemiştir. Bir baba çocuklarına edep ve güzel ahlâktan daha kıymetli bir miras bırakmamıştır. İnsanla kabre girecek tek servet edeptir. Edebin hediyesi cennettir. Büyük veli Hucvirî k.s. der ki: “İnsanın bütün kaybı, her işin esası olan edebi kaybetmesinden kaynaklanmaktadır. Bu, hep böyledir, değişmez. Din ve dünya işlerinin hepsi edeple güzel olur. Edep olmadan hiçbir güzel iş ortaya çıkmaz. Edep, yerine göre farklı şekillerde olur. Halkın içinde gereken edep, güzel insanlığı ve mertliği muhafaza etmektir. Dindeki edep, Sünnet’e uymaktır. Muhabbetteki edep, saygıyı gözetmektir. Bu üçü birbirine bağlıdır. Akıllı ve mert olmayan kimse, sünnete uyamaz. Sünnete uymayan kimse hürmeti koruyamaz. Allâh ’ın zatına ve birliğine şahit olan ariflere hürmet, kalpteki takvadan ileri gelir. Onlara karşı edebi koruyamayan kimsenin terbiye yolunda hiçbir nasibi olmaz.” (Keşfu’l-Mahcûb) EDEBİN ARTMASI Allâh ’A YAKINLIĞI GÖSTERİR Allâh ’ın sana yakınlığını, O’nun sana yakın olduğunu bilmekle anlarsın. Senin O’na yakınlığın, O’nun sana yakın olduğunu bilmekle olur. Bunların hepsi, Allâh ’a karşı ubudiyette ve edep yolunda gitmekten başka birşey değildir. Allâh ’a her nefeste yol vardır. Fakat unutmamak lazımdır ki, her yolun başı edeptir. Şımarmamak lazımdır. Buna göre, senin edebinin artması, Allâh ’a olan vuslatını gösterir. El Hikemu’l-Ataiyye EDEP DİYE BİR HAL Sözlükler edep kelimesi için şu karşılıkları veriyorlar: Terbiye, güzel ahlâk, iyi davranış; incelik, kibarlık, naziklik. Utanma, çekinme, hicap, haya. Kelimeler nasıl da aşina! Keşke bu kelimelerin anlattığı haller de o kadar aşina olsaydı... Ve deyimlerimiz var edep üzerine: Edep etmek: Utanmak. Edebini takınmak: Terbiyeli olmak. Edeplenmek: Uslanmak, nazik ve terbiyeli olmak. Edep-erkân bilmek: Uyulması gereken yolu-yordamı bilmek, usül bilmek, terbiyeli hareket etmek. Deyimler, toplumların insan ve hayat telakkilerinden asırlar boyunca süzülmüş billur damlalardır. Ve aslında edep ve edepli olmak üzerine her bir deyimimiz, Allâh Kelâmı’na ve Rasul yoluna aralanan bir kapıdır. Kaygusuz Abdal ne güzel söylemiş: Edepli ol can isen Hakk’ı bil insan isen Müştak-ı sultan isen Var edep öğren, edep...[/COLOR][/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Mevlana Celaleddin Rumi Hz.
Edep, nefsini tanıyıp haddini bilmektir
Üst
Alt