- Katılım
- 6 Nisan 2014
- Mesajlar
- 47
- Tepkime puanı
- 0
Günahkar olmanın on kısa yolu
1. Allahtan başkalarını, ilah seviyesine çıkarır, ondan medet umar, rızkı ondan bekler, o ne derse yapar, onun helal ve haramlarına uyarsınız, onu küfür olsun diye veya çok sevdiğinizden o kadar yüceltirsiniz ki söz ve hareketlerini Kuranın üstüne çıkarırsınız. Şeytan veya dostlarına kul olup, Allahı inkar etmeden ama Allahın yanına birilerini koyarak cenneti kendinize haram edersiniz. Kısaca şirk dinine tabi olur, tevhid dininden aile boyu çıkarsınız. Mazeretlerinizde; şefaatçi arıyorduk, Allaha yaklaşmak için vesile arıyorduk, biz atalarımızdan böyle gördük veya şeyhimiz böyle buyurdu olur. Bu en garanti ve kısa yoldur.
2. Kuranın emrettiği, Peygamberin getirdiği şeylere inanmaz, şüphe eder, sorgular, iman etmez, akıl ile ispat etmeye çalışırsınız. Aklınıza uymayanları, modern zaman için size demode gelenleri bir kenara atarsınız. Ahlaklı olmakla yetinir, hac, kurban, namaz, zekât gibi ana ibadetleri faydasız, geri, vahşet olarak görürsünüz. Anne babaya, aileye, akrabalara yardım etmekle sorumlu olduğunuzu unutur, hayırlar yerine gününüzü şer işlere ayırır, çalışmaz meşgul olursunuz. Kuran üstü kitap, Peygamber üstü kişiler edinir, onların sözünü değişmez kabul eder, onların haram ve helallerine aynen riayet edersiniz.
3. Diğer peygamber, kitap, dinlerin Allahtan olduğuna inanmayıp, tahrif edildiklerinden dolayı hepten yok sayar ve Peygamberimizden önce hiç din yokmuş gibi davranırsınız. Tevhidi yok sayıp, İslamdan öncekileri gâvur ilan edersiniz. Haşa bu kitap ve peygamberlere kötü söz bile söylersiniz. Tevhidin Allaha teslimiyet demek olduğunu ve ilk insandan itibaren değişmediğini anlamaz, din son 14 yüzyılda varmış gibi davranırsınız. Ama kendi Peygamberinizin bile sizi görünce lanetleyeceği, sizden utanacağı, kahrolacağı davranışları sergilemekten geri kalmaz, Peygamberin iman, ahlak ve ibadeti yerine saçını sakalını taklit ederek sahtecilik yaparsınız.
4. Meleklere, ahirete, gayba görmediğiniz için inanmaz, birisi size göstersin veya melekler yere insin istersiniz. Bunlar olmadığı için de inanmaz ve inananlara da güler geçersiniz. Çok sıkışınca inanıyor görünüp münafıklık edersiniz. Korku ve tehlike anında Allaha el açıp, selamete ulaşınca Allahı unutursunuz. Yeminlerinizi dile dolar, yerine getirmez, yalan yere yemin edersiniz. Abdetsiz dolaşıp, birileri kılıyor görsün diye abdetsiz namaz bile kılarsınız.
5. Ahirette sorgu ve sual yokmuş gibi davranır, vur patlasın çal oynasın zihniyetiyle bu dünyada fütursuzca yaşar, haram yer, zulmeder, haksızlık ve adaletsizlik edersiniz. Bu dünyada ana gayenin Allah rızasına mazhar olmak olduğunu unutup, Allah dostları ile düşmanlarını ayırt edemez, Allah düşmanlarına dost olursunuz. Şeytanın dünya malı ile kandırdığını, dört yandan yanaştığını, en kötü arkadaş olduğunu unutur, ahireti üç kuruş para ve çıkar uğruna heber edersiniz. Kamunun ve başkasının hakkını yediğinizi bile bile size sağlanan haksız ayrıcalıklara ses etmez, liyakatsiz ve ehliyetsiz olduğunuz halde size peşkeş çekilen ihaleleri kabul eder, rüşvetler alır, rüşvetler verirsiniz. İnsanları karalar, kirletir, haksız yere zulmeder, hapislere atarsınız.
6. Kıyamete daha çok var ve nasıl olsa daha ölmem diye düşünüp, ibadeti, tövbeyi, iyilikleri erteler, yaşlanana kadar ve özellikle gençken her şey mübah diye düşünürsünüz. Geceleriniz karanlık odalarda, şehvet kokularıyla, günleriniz uyuşturucu, kavga, rüşvet, faiz, israf ve cimrilikle geçer. İleride namaz kılarım, yaşlanınca tevbe ederim, hacca sonra giderim diye avunurken bir bakarsınız bir sabah selanız okunuverir.
7. Geliri, işi, sosyal statüsü sizden aşağı olanlarla konuşmaz, aşağılar, onlardan iğrenir, onlara pislik muamelesi yaparsınız. Çöp toplayıcıları, dilenciler, amele ve hamallar sizin için değersizdir. Öte yandan kendinizi güçlü, zengin, makam sahibi, değiştirilemez, alternatifi olmayan sayar, kibirlenir, büyüklenir, bu zenginlik ve gücü kendi bileğinizin hakkıyla kazandınız sanırsınız. Cumalara gittiğinizde (!) cemaatle aranıza kırmızı kurdeleler koyar pisliğin bulaşmasını engellersiniz.
8. Ahireti yok sayıp bu dünyanın nimetlerine dalar, dedikodu, fal, büyü, gıybet, iftira, haset, yalancı şahitlik yapar, yetim hakkına göz koyar, mirası çarçur eder, kadınlara eziyet eder, mahlûkata acı verirsiniz. Fuhuş, zina, taciz, cinayet, şarap gibi illetlere yelken açar, garibanın hakkını vermez onu dilenci durumuna düşürür, kamu malını, kul hakkını zimmete geçirir, Kuranı bile kullanarak pislik üretmeye çalışırsınız. Haksızlık, yalan, zulüm, usulsüzlük gördüğünüzde Allah adına şahitlik edeceğinize, kullardan çekinir ve susarsınız. Parayı o kadar seversiniz ki kaybetmemek için herşeyi yaparsınız. Allahın yarattığı şeyi beğenmeyip estetik ameliyatlara servetler harcar, yetimler yerine kedi köpeğe milyonlar savurursunuz.
9. İbadet, ahlak ve imanınıza riya ve gösteriş bulaştırır, camiye görsünler diye gider, kâfir ve münafıklarla dostluk eder, has niyet ve huşudan uzaklaşıp, birilerine yaranmak veya hava atmak veya görsünler diye ibadet ve kulluk edersiniz. Dindar değil dinci olur, Allah ile aldatanlardan olursunuz. Tövbe etmez, dua etmez, Allahtan başkasına yalvarır, ümidi başkalarına bağlarsınız. Kardeşleriniz de müminler değil soytarı kafirler olur. İman kardeşliği yerine, parti, para, şirket, menfaat kardeşliklerine üye olursunuz. Haram olsun olmasın size para kazandıran kişi, kurum, topluluk için her türlü soytarılığı yaparsınız.
10. Kuranı anlamadan okur, Arapçayı kutsal sayar, Kuranı hayata yansıtamaz, Kurandan nasiplenemezsiniz. Böylece hem Kuran şefaatinden mahrum olur hem okumadığınız için dinlediklerinize mahkûm olursunuz. Bu durumda dininizde dinlediklerinizden ve size anlatılanlardan ibaret olur. Kuranı ölüler kitabı veya dua kitabı haline çevirir, duvara asar, bezlere sarar, yukarıda yazılı tüm ikazları anlama ve cehennemden kurtulma şansını hepten kaybedersiniz.
Ne diyelim? Allah kurtarsın!
1. Allahtan başkalarını, ilah seviyesine çıkarır, ondan medet umar, rızkı ondan bekler, o ne derse yapar, onun helal ve haramlarına uyarsınız, onu küfür olsun diye veya çok sevdiğinizden o kadar yüceltirsiniz ki söz ve hareketlerini Kuranın üstüne çıkarırsınız. Şeytan veya dostlarına kul olup, Allahı inkar etmeden ama Allahın yanına birilerini koyarak cenneti kendinize haram edersiniz. Kısaca şirk dinine tabi olur, tevhid dininden aile boyu çıkarsınız. Mazeretlerinizde; şefaatçi arıyorduk, Allaha yaklaşmak için vesile arıyorduk, biz atalarımızdan böyle gördük veya şeyhimiz böyle buyurdu olur. Bu en garanti ve kısa yoldur.
2. Kuranın emrettiği, Peygamberin getirdiği şeylere inanmaz, şüphe eder, sorgular, iman etmez, akıl ile ispat etmeye çalışırsınız. Aklınıza uymayanları, modern zaman için size demode gelenleri bir kenara atarsınız. Ahlaklı olmakla yetinir, hac, kurban, namaz, zekât gibi ana ibadetleri faydasız, geri, vahşet olarak görürsünüz. Anne babaya, aileye, akrabalara yardım etmekle sorumlu olduğunuzu unutur, hayırlar yerine gününüzü şer işlere ayırır, çalışmaz meşgul olursunuz. Kuran üstü kitap, Peygamber üstü kişiler edinir, onların sözünü değişmez kabul eder, onların haram ve helallerine aynen riayet edersiniz.
3. Diğer peygamber, kitap, dinlerin Allahtan olduğuna inanmayıp, tahrif edildiklerinden dolayı hepten yok sayar ve Peygamberimizden önce hiç din yokmuş gibi davranırsınız. Tevhidi yok sayıp, İslamdan öncekileri gâvur ilan edersiniz. Haşa bu kitap ve peygamberlere kötü söz bile söylersiniz. Tevhidin Allaha teslimiyet demek olduğunu ve ilk insandan itibaren değişmediğini anlamaz, din son 14 yüzyılda varmış gibi davranırsınız. Ama kendi Peygamberinizin bile sizi görünce lanetleyeceği, sizden utanacağı, kahrolacağı davranışları sergilemekten geri kalmaz, Peygamberin iman, ahlak ve ibadeti yerine saçını sakalını taklit ederek sahtecilik yaparsınız.
4. Meleklere, ahirete, gayba görmediğiniz için inanmaz, birisi size göstersin veya melekler yere insin istersiniz. Bunlar olmadığı için de inanmaz ve inananlara da güler geçersiniz. Çok sıkışınca inanıyor görünüp münafıklık edersiniz. Korku ve tehlike anında Allaha el açıp, selamete ulaşınca Allahı unutursunuz. Yeminlerinizi dile dolar, yerine getirmez, yalan yere yemin edersiniz. Abdetsiz dolaşıp, birileri kılıyor görsün diye abdetsiz namaz bile kılarsınız.
5. Ahirette sorgu ve sual yokmuş gibi davranır, vur patlasın çal oynasın zihniyetiyle bu dünyada fütursuzca yaşar, haram yer, zulmeder, haksızlık ve adaletsizlik edersiniz. Bu dünyada ana gayenin Allah rızasına mazhar olmak olduğunu unutup, Allah dostları ile düşmanlarını ayırt edemez, Allah düşmanlarına dost olursunuz. Şeytanın dünya malı ile kandırdığını, dört yandan yanaştığını, en kötü arkadaş olduğunu unutur, ahireti üç kuruş para ve çıkar uğruna heber edersiniz. Kamunun ve başkasının hakkını yediğinizi bile bile size sağlanan haksız ayrıcalıklara ses etmez, liyakatsiz ve ehliyetsiz olduğunuz halde size peşkeş çekilen ihaleleri kabul eder, rüşvetler alır, rüşvetler verirsiniz. İnsanları karalar, kirletir, haksız yere zulmeder, hapislere atarsınız.
6. Kıyamete daha çok var ve nasıl olsa daha ölmem diye düşünüp, ibadeti, tövbeyi, iyilikleri erteler, yaşlanana kadar ve özellikle gençken her şey mübah diye düşünürsünüz. Geceleriniz karanlık odalarda, şehvet kokularıyla, günleriniz uyuşturucu, kavga, rüşvet, faiz, israf ve cimrilikle geçer. İleride namaz kılarım, yaşlanınca tevbe ederim, hacca sonra giderim diye avunurken bir bakarsınız bir sabah selanız okunuverir.
7. Geliri, işi, sosyal statüsü sizden aşağı olanlarla konuşmaz, aşağılar, onlardan iğrenir, onlara pislik muamelesi yaparsınız. Çöp toplayıcıları, dilenciler, amele ve hamallar sizin için değersizdir. Öte yandan kendinizi güçlü, zengin, makam sahibi, değiştirilemez, alternatifi olmayan sayar, kibirlenir, büyüklenir, bu zenginlik ve gücü kendi bileğinizin hakkıyla kazandınız sanırsınız. Cumalara gittiğinizde (!) cemaatle aranıza kırmızı kurdeleler koyar pisliğin bulaşmasını engellersiniz.
8. Ahireti yok sayıp bu dünyanın nimetlerine dalar, dedikodu, fal, büyü, gıybet, iftira, haset, yalancı şahitlik yapar, yetim hakkına göz koyar, mirası çarçur eder, kadınlara eziyet eder, mahlûkata acı verirsiniz. Fuhuş, zina, taciz, cinayet, şarap gibi illetlere yelken açar, garibanın hakkını vermez onu dilenci durumuna düşürür, kamu malını, kul hakkını zimmete geçirir, Kuranı bile kullanarak pislik üretmeye çalışırsınız. Haksızlık, yalan, zulüm, usulsüzlük gördüğünüzde Allah adına şahitlik edeceğinize, kullardan çekinir ve susarsınız. Parayı o kadar seversiniz ki kaybetmemek için herşeyi yaparsınız. Allahın yarattığı şeyi beğenmeyip estetik ameliyatlara servetler harcar, yetimler yerine kedi köpeğe milyonlar savurursunuz.
9. İbadet, ahlak ve imanınıza riya ve gösteriş bulaştırır, camiye görsünler diye gider, kâfir ve münafıklarla dostluk eder, has niyet ve huşudan uzaklaşıp, birilerine yaranmak veya hava atmak veya görsünler diye ibadet ve kulluk edersiniz. Dindar değil dinci olur, Allah ile aldatanlardan olursunuz. Tövbe etmez, dua etmez, Allahtan başkasına yalvarır, ümidi başkalarına bağlarsınız. Kardeşleriniz de müminler değil soytarı kafirler olur. İman kardeşliği yerine, parti, para, şirket, menfaat kardeşliklerine üye olursunuz. Haram olsun olmasın size para kazandıran kişi, kurum, topluluk için her türlü soytarılığı yaparsınız.
10. Kuranı anlamadan okur, Arapçayı kutsal sayar, Kuranı hayata yansıtamaz, Kurandan nasiplenemezsiniz. Böylece hem Kuran şefaatinden mahrum olur hem okumadığınız için dinlediklerinize mahkûm olursunuz. Bu durumda dininizde dinlediklerinizden ve size anlatılanlardan ibaret olur. Kuranı ölüler kitabı veya dua kitabı haline çevirir, duvara asar, bezlere sarar, yukarıda yazılı tüm ikazları anlama ve cehennemden kurtulma şansını hepten kaybedersiniz.
Ne diyelim? Allah kurtarsın!