Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Kuran-ı Kerim
Kuran-ı Kerim'de sabretmek ile ilgili ayetler
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ahmet5" data-source="post: 109253" data-attributes="member: 14604"><p>2/BAKARA-153:</p><p> Yâ eyyuhâllezîne âmenustainû bis sabri ves salât(salâti), innallâhe meas sâbirîn(sâbirîne).</p><p>Ey îmân edenler! Sabır ve namazla istiane (özel yardım) isteyin. Muhakkak ki Allah, sabredenlerle beraberdir.</p><p></p><p></p><p><strong><em>16/NAHL-127</em></strong></p><p><em>Vasbır ve mâ sabruke illâ billâhi ve lâ tahzen aleyhim ve lâ teku fî daykın mimmâ yemkurûn(yemkurûne).</em></p><p></p><p>Sabret! Senin sabrın sadece Allah iledir (Allah’ın tasarrufu iledir). Onların yüzünden mahzun olma ve onların kurdukları tuzaklar sebebiyle sıkılma (sıkıntı içinde olma).</p><p></p><p><strong><em>30/RÛM-60</em></strong></p><p><em>Fâsbir inne va’dallâhi hakkun ve lâ yestahıffennekellezîne lâ yûkınûn(yûkınûne).</em></p><p></p><p>Öyleyse <strong>sabret</strong>, muhakkak ki Allah’ın vaadi haktır. Ve yakîn hasıl etmemiş olanlar (kesin bilgi sahibi olmayanlar), sakın seni hafifliğe sürüklemesinler.</p><p></p><p></p><p><strong><em>31/LOKMÂN-17</em></strong></p><p><em>Yâ buneyye ekımıs salâte ve’mur bil ma’rûfi venhe anil munkeri vasbir alâ mâ esâbeke, inne zâlike min azmil umûr(umûri).</em></p><p></p><p>Ey yavrum, namazı ikame et (namaz kıl)! Ma’ruf ile (irfanla, iyilikle) emret ve münkerden (kötülükten) nehyet (münkeri yasakla, mani ol). Ve sana isabet eden şeylere (musîbetlere) <strong>sabret</strong>. Muhakkak ki bu, azmedilen (mutlaka yapılması gereken) işlerdendir.</p><p></p><p></p><p><strong><em>38/SÂD-17</em></strong></p><p><em>Isbır alâ mâ yekûlûne vezkur abdenâ dâvûde zel eydi, innehû evvâb(evvâbun).</em></p><p></p><p>Onların söylediklerine <strong>sabret</strong>, güç kuvvet sahibi kulumuz Dâvud (a.s)’ı zikret (hatırla). Muhakkak ki o, evvab idi (Allah’a ulaşmıştı).</p><p></p><p></p><p><strong><em>40/MU'MİN-55</em></strong></p><p><em>Fasbir inne va’dallâhi hakkun vestagfir li zenbike ve sebbih bi hamdi rabbike bil aşiyyi vel ibkâr(ibkâri).</em></p><p></p><p>Öyleyse <strong>sabret</strong>. Muhakkak ki Allah’ın vaadi haktır. Ve günahların için mağfiret dile. Akşam ve sabah Rabbini hamd ile tesbih et.</p><p></p><p></p><p><strong><em>68/KALEM-48</em></strong></p><p><em>Fasbir li hukmi rabbike ve lâ tekun ke sâhıbil hût(hûti), iz nâdâ ve huve mekzûm(mekzûmun).</em></p><p></p><p>Artık Rabbinin hükmüne <strong>sabret</strong>. Ve balık sahibi (Yunus A.S) gibi olma. O, çok hüzünlü, gamlı olarak (Rabbine) nida etmişti.</p><p></p><p></p><p><strong><em>70/MEÂRİC-5</em></strong></p><p><em>Fasbir sabran cemîlâ(cemîlen).</em></p><p></p><p>Artık güzel bir sabırla <strong>sabret</strong>.</p><p></p><p></p><p><strong><em>73/MUZZEMMİL-10</em></strong></p><p><em>Vasbir alâ mâ yekûlûne vehcurhum hecran cemîlâ(cemîlen).</em></p><p></p><p>Ve onların söyledikleri şeylere <strong>sabret</strong>. Ve güzel bir ayrılış ile onlardan ayrıl.</p><p></p><p></p><p><strong><em>74/MUDDESSİR-7</em></strong></p><p><em>Ve li rabbike fasbir.</em></p><p></p><p>Ve Rabbin için artık <strong>sabret</strong>.</p><p></p><p></p><p><strong><em>76/İNSÂN (DEHR)-24</em></strong></p><p><em>Fasbir li hukmi rabbike ve lâ tutı’ minhum âsimen ev kefûrâ(kefûran).</em></p><p></p><p>Artık Rabbinin hükmüne <strong>sabret</strong>. Onlardan kâfir veya günahkâr olanlara itaat etme.</p><p></p><p>Başımıza gelenlere karşı sabretmemiz gerektiği geçiyor. Sabretmenin zor işlerden olduğu söyleniyor. Sabrederek ALLAH'ın hükmüne razı olmamız gerektiği ifade ediliyor. </p><p></p><p>Cennete girenlere meleklerin söyledikleri söz:</p><p></p><p><strong><em>13/RA'D-24</em></strong></p><p><em>Selâmun aleykum bi mâ sabertum fe ni’me ukbed dâr(dâri).</em></p><p></p><p>Sabretmenizden dolayı size selâm olsun. Dar-ı dünyanın (dünya yurdunun) akıbeti (sonucu) ne güzel.</p><p></p><p> Buda gösteriyor ki cennete girebilmek için sabır şart.</p><p></p><p><strong><em>103/ASR-1: Vel asri.</em></strong></p><p>Asra yemin olsun.</p><p></p><p><strong><em>103/ASR-2: İnnel insâne le fî husr(husrin). </em></strong></p><p>Muhakkak ki insan, gerçekten hüsrandadır.</p><p></p><p><strong><em>103/ASR-3: İllâllezîne âmenû ve amilûs sâlihâti ve tevâsav bil hakkı ve tevâsav bis sabrı.</em></strong></p><p>Ama âmenû olanlar (ilk 7 basamağı aşanlar), nefs tezkiyesi yapanlar (ikinci 7 basamağı aşanlar), Allah’a ruhu ulaşıp Hakk’ı tavsiye edenler (üçüncü 7 basamağı aşanlar) ve <strong>sabrı tavsiye edenler</strong> (dördüncü 7 basamağı aşanlar) hariç.</p><p></p><p></p><p>Sabretmek zor. Kuran-ı Kerim'e göre Önce ALLAH'a kul olmak gerekiyormuş. Herşeyden kesilip ALLAH'a yönelebilmek zor bir iş gibi.</p><p></p><p><strong><em>22/HACC-10</em></strong></p><p><em>Zâlike bimâ kaddemet yedâke ve ennallâhe leyse bi zallâmin lil abîd(abîdi).</em></p><p></p><p>İşte bu, senin ellerinle takdim edilen şeyler (yaptığın zulümler) sebebiyledir. Ve muhakkak ki Allah, abidler (Allah’a kul olanlar) için zulmedici değildir.</p><p></p><p><strong><em>39/ZUMER-2</em></strong></p><p><em>İnnâ enzelnâ ileykel kitâbe bil hakkı fa’budillâhe muhlisan lehud dîn(dine).</em></p><p></p><p>Muhakkak ki Biz, bu Kitab’ı sana hak ile indirdik. Öyleyse dîni O’na halis kılarak (muhlis olarak) Allah’a kul ol!</p><p></p><p></p><p><strong><em>39/ZUMER-66</em></strong></p><p><em>Belillâhe fa’bud ve kun mineş şâkirîn(şâkirîne).</em></p><p></p><p>Öyleyse artık Allah’a kul ol! Ve şükredenlerden ol!</p><p></p><p></p><p><strong><em>71/NÛH-3</em></strong></p><p><em>Eni’budûllâhe vettekûhu ve etîûni.</em></p><p></p><p>Allah’a kul olmanız, O’na karşı takva sahibi olmanız için. Ve bana itaat edin (tâbî olun).</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ahmet5, post: 109253, member: 14604"] 2/BAKARA-153: Yâ eyyuhâllezîne âmenustainû bis sabri ves salât(salâti), innallâhe meas sâbirîn(sâbirîne). Ey îmân edenler! Sabır ve namazla istiane (özel yardım) isteyin. Muhakkak ki Allah, sabredenlerle beraberdir. [B][I]16/NAHL-127[/I][/B] [I]Vasbır ve mâ sabruke illâ billâhi ve lâ tahzen aleyhim ve lâ teku fî daykın mimmâ yemkurûn(yemkurûne).[/I] Sabret! Senin sabrın sadece Allah iledir (Allah’ın tasarrufu iledir). Onların yüzünden mahzun olma ve onların kurdukları tuzaklar sebebiyle sıkılma (sıkıntı içinde olma). [B][I]30/RÛM-60[/I][/B] [I]Fâsbir inne va’dallâhi hakkun ve lâ yestahıffennekellezîne lâ yûkınûn(yûkınûne).[/I] Öyleyse [B]sabret[/B], muhakkak ki Allah’ın vaadi haktır. Ve yakîn hasıl etmemiş olanlar (kesin bilgi sahibi olmayanlar), sakın seni hafifliğe sürüklemesinler. [B][I]31/LOKMÂN-17[/I][/B] [I]Yâ buneyye ekımıs salâte ve’mur bil ma’rûfi venhe anil munkeri vasbir alâ mâ esâbeke, inne zâlike min azmil umûr(umûri).[/I] Ey yavrum, namazı ikame et (namaz kıl)! Ma’ruf ile (irfanla, iyilikle) emret ve münkerden (kötülükten) nehyet (münkeri yasakla, mani ol). Ve sana isabet eden şeylere (musîbetlere) [B]sabret[/B]. Muhakkak ki bu, azmedilen (mutlaka yapılması gereken) işlerdendir. [B][I]38/SÂD-17[/I][/B] [I]Isbır alâ mâ yekûlûne vezkur abdenâ dâvûde zel eydi, innehû evvâb(evvâbun).[/I] Onların söylediklerine [B]sabret[/B], güç kuvvet sahibi kulumuz Dâvud (a.s)’ı zikret (hatırla). Muhakkak ki o, evvab idi (Allah’a ulaşmıştı). [B][I]40/MU'MİN-55[/I][/B] [I]Fasbir inne va’dallâhi hakkun vestagfir li zenbike ve sebbih bi hamdi rabbike bil aşiyyi vel ibkâr(ibkâri).[/I] Öyleyse [B]sabret[/B]. Muhakkak ki Allah’ın vaadi haktır. Ve günahların için mağfiret dile. Akşam ve sabah Rabbini hamd ile tesbih et. [B][I]68/KALEM-48[/I][/B] [I]Fasbir li hukmi rabbike ve lâ tekun ke sâhıbil hût(hûti), iz nâdâ ve huve mekzûm(mekzûmun).[/I] Artık Rabbinin hükmüne [B]sabret[/B]. Ve balık sahibi (Yunus A.S) gibi olma. O, çok hüzünlü, gamlı olarak (Rabbine) nida etmişti. [B][I]70/MEÂRİC-5[/I][/B] [I]Fasbir sabran cemîlâ(cemîlen).[/I] Artık güzel bir sabırla [B]sabret[/B]. [B][I]73/MUZZEMMİL-10[/I][/B] [I]Vasbir alâ mâ yekûlûne vehcurhum hecran cemîlâ(cemîlen).[/I] Ve onların söyledikleri şeylere [B]sabret[/B]. Ve güzel bir ayrılış ile onlardan ayrıl. [B][I]74/MUDDESSİR-7[/I][/B] [I]Ve li rabbike fasbir.[/I] Ve Rabbin için artık [B]sabret[/B]. [B][I]76/İNSÂN (DEHR)-24[/I][/B] [I]Fasbir li hukmi rabbike ve lâ tutı’ minhum âsimen ev kefûrâ(kefûran).[/I] Artık Rabbinin hükmüne [B]sabret[/B]. Onlardan kâfir veya günahkâr olanlara itaat etme. Başımıza gelenlere karşı sabretmemiz gerektiği geçiyor. Sabretmenin zor işlerden olduğu söyleniyor. Sabrederek ALLAH'ın hükmüne razı olmamız gerektiği ifade ediliyor. Cennete girenlere meleklerin söyledikleri söz: [B][I]13/RA'D-24[/I][/B] [I]Selâmun aleykum bi mâ sabertum fe ni’me ukbed dâr(dâri).[/I] Sabretmenizden dolayı size selâm olsun. Dar-ı dünyanın (dünya yurdunun) akıbeti (sonucu) ne güzel. Buda gösteriyor ki cennete girebilmek için sabır şart. [B][I]103/ASR-1: Vel asri.[/I][/B] Asra yemin olsun. [B][I]103/ASR-2: İnnel insâne le fî husr(husrin). [/I][/B] Muhakkak ki insan, gerçekten hüsrandadır. [B][I]103/ASR-3: İllâllezîne âmenû ve amilûs sâlihâti ve tevâsav bil hakkı ve tevâsav bis sabrı.[/I][/B] Ama âmenû olanlar (ilk 7 basamağı aşanlar), nefs tezkiyesi yapanlar (ikinci 7 basamağı aşanlar), Allah’a ruhu ulaşıp Hakk’ı tavsiye edenler (üçüncü 7 basamağı aşanlar) ve [B]sabrı tavsiye edenler[/B] (dördüncü 7 basamağı aşanlar) hariç. Sabretmek zor. Kuran-ı Kerim'e göre Önce ALLAH'a kul olmak gerekiyormuş. Herşeyden kesilip ALLAH'a yönelebilmek zor bir iş gibi. [B][I]22/HACC-10[/I][/B] [I]Zâlike bimâ kaddemet yedâke ve ennallâhe leyse bi zallâmin lil abîd(abîdi).[/I] İşte bu, senin ellerinle takdim edilen şeyler (yaptığın zulümler) sebebiyledir. Ve muhakkak ki Allah, abidler (Allah’a kul olanlar) için zulmedici değildir. [B][I]39/ZUMER-2[/I][/B] [I]İnnâ enzelnâ ileykel kitâbe bil hakkı fa’budillâhe muhlisan lehud dîn(dine).[/I] Muhakkak ki Biz, bu Kitab’ı sana hak ile indirdik. Öyleyse dîni O’na halis kılarak (muhlis olarak) Allah’a kul ol! [B][I]39/ZUMER-66[/I][/B] [I]Belillâhe fa’bud ve kun mineş şâkirîn(şâkirîne).[/I] Öyleyse artık Allah’a kul ol! Ve şükredenlerden ol! [B][I]71/NÛH-3[/I][/B] [I]Eni’budûllâhe vettekûhu ve etîûni.[/I] Allah’a kul olmanız, O’na karşı takva sahibi olmanız için. Ve bana itaat edin (tâbî olun). [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Kuran-ı Kerim
Kuran-ı Kerim'de sabretmek ile ilgili ayetler
Üst
Alt