Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Genel islami paylaşımlar
Kur'an'ı Herkes Anlayamaz mı?
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Müslüman" data-source="post: 54092" data-attributes="member: 2632"><p>Bu soruların cevabını bize Kuran <strong>Fussilet suresi 44.ayette</strong> gayet açık bir şekilde izah ediyor, şöyle ki;</p><p></p><p>Eğer biz, bütün ilahi kitaplardaki dini-ilmi esasları içeren <strong>Kur'an'ı yabancı dilde okunan bir kitap olarak planlayıp hazırlayarak açıklasaydık:</strong></p><p>Hayata geçirilebilmesi için ayetleri, ayrıntılı bir şekilde açıklanmalı değil miydi? <strong>Arapça konuşan bir peygambere, yabancı dilde bir kitap mı gönderilir?" diyeceklerdi.</strong> Sen:</p><p>Kur'an, iman edenler için doğru, hak yolu gösteren bir kılavuzdur, bir şifadır" de. İman etmeyecek olanların da kulaklarında ağırlık vardır. Kur'an onlara kapalıdır. Sanki onlara uzak bir yerden sesleniliyor da, duymazlıktan anlamazlıktan geliyorlar. </p><p></p><p>Bir başka meal; Eğer biz onu başka dilde bir Kuran yapsaydık onlar mutlaka, Onun ayetleri genişçe açıklanmalı değil miydi? <strong>Başka dilde bir kitap ve Arap bir peygamber öyle mi?</strong> derlerdi.</p><p></p><p>Bu ayet bize herkesin her milletin Kuranı anladığı dilden okumaları gerektiğini söylüyor. Hiçbir eser kendi dili dışında bir başka dile tercüme edilmeyecekse o zaman yabancı eserleri nasıl okuyacağız? Bir başka dilden kendi diline çevrilen kitapların tahrif edildiği ve kasıtlı olarak yanlış çevrildiğini kim iddia edebilir? Hele hele Kuran gibi Allahın Kitabını çevirenlerin kasıtlı olarak Allahtan korkmadan çeviri yaptıklarını kim iddia edebilir? Bunun vebalinin büyük olduğunu elbette bilirler. </p><p></p><p>Ayrıca, bırakın Kuranı hangi yazar zor anlaşılsın ve herkes okuduğunda kendince başka manalar çıkarsın diye kitap yazar? Halbuki bütün yazarlar yazdıkları okunsun, anlaşılsın diye yazarlar. Herkes anlamayacaksa ne diye yazsın değil mi? Bunu anlaşılsın diye indirdik diyen Allah için düşünmek ise hiç mümkün mü? </p><p>Meal ; kendi düşünceni eklemeden bire bir çeviri demektir. Google de karşılaştırmalı mealleri tarayın arada çok farkların olmadığını göreceksiniz. Ha bir takım anlam kaymaları vardır ama bu genele mal edilemeyecek ufak tefek hatalardır ve her çeviri de buna rastlamak mümkündür. Bu anlamda meal hiç değişikliğe uğratılmadan sözlerin bire bir tercümesidir.</p><p></p><p>Ayrıca bazıları diyor ki; meal örjinali demek değildir. Pekala bu durumda ne yapacağız, orjinaline ulaşmak için herkesi Arapça bilmeye mecbur mu edeceğiz?</p><p></p><p>Biliyorsunuz Kuranda <strong>muhkem </strong>ve <strong>müteşabihler</strong> var. <strong>Muhkem; </strong>açık olan söz demektir. <strong>Müteşabih ise: </strong>Kelime anlamı, bir veya birkaç yönüyle bir birine benzeyen, teşbih yoluyla bir birine benzeyen ve benzetilen demektir.</p><p></p><p>Sana kitabı indiren Odur. O kitabın bazı ayetleri <strong>muhkemdir. Bunlar kitabın anasıdır/esasıdır.</strong> Diğerleri ise <strong>müteşâbihlerdir. Kalplerinde eğrilik bulunanlar fitne çıkarmak ve kendilerine göre tevil etmek için onun müteşabihine uyarlar.</strong> Oysa onların Tevilini Allah'tan başkası bilmez. İlimde derinleşmiş olanlar ise Ona inandık, hepsi Rabbimizin katındandır derler. Bunu ancak akıl sahipleri düşünebilir.</p><p></p><p>Demek ki Kitabın anası/esası yani çoğu ayetler muhkemdir. Herkesin anlayabileceği şekilde açıktır. Bu konuda meallerde abartılacak kadar farklar yoktur. Geriye müteşabihler kalıyor. Müteşabihin teviline yeltenenlerin vasıflarını da yine yukarıdaki ayet veriyor; <strong>Kalbinde eğrilik bulunanlar, fitne çıkarmak için bu yola tevessül ederler.</strong></p><p>Müteşabihler konusunda tavrımızı da yine ayet söylüyor; Yoruma girmeden hepsi Rabbimizin katındandır diyerek teslim olmaktır. Yani mahiyetini ancak Allah bilir biz bilemeyiz.</p><p></p><p>İşte bu, onunla uyarılsınlar, Allah'ın tek ilah olduğunu bilsinler, aklı ve gönlü işleyenler de ibret alsınlar diye, insanlara yöneltilmiş bir tebliğdir. İbrahim 52</p><p></p><p>Bu ayet bize aklı ve gönlü işleyenler ibret alsınlar diye diyor yoksa siz anlamazsınız alimler anlar demiyor.</p><p></p><p>Bir de şöyle düşünelim, madem Kuranı herkes anlayamaz sadece alimler anlar o halde neden Allahın Rasulü ayetleri olduğu gibi aktarmış da bizim anlayacağımız şekilde yazmamış? Öyle ya madem açık ve anlaşılır değil o halde neden olduğu gibi yazdırmış? Elbette anlaşılamayan müteşabih/ birkaç manaya gelebilen ayetleri sahabeler anlamamış ve Peygamberimize sormuşlar ve oda açıklamıştır zaten biz de demiyoruz ki alimlerden istifade etmeyelim, elbette edelim bilmiyorsanız bir bilene sorun ayetinin de esprisi zaten budur.</p><p></p><p>Biraz uzun oldu hakkınızı helal edin. Rabbimiz bizlere Kuranın ışığından hakiki manada istifa etmeyi nasip etsin.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Müslüman, post: 54092, member: 2632"] Bu soruların cevabını bize Kuran [B]Fussilet suresi 44.ayette[/B] gayet açık bir şekilde izah ediyor, şöyle ki; Eğer biz, bütün ilahi kitaplardaki dini-ilmi esasları içeren [B]Kur'an'ı yabancı dilde okunan bir kitap olarak planlayıp hazırlayarak açıklasaydık:[/B] Hayata geçirilebilmesi için ayetleri, ayrıntılı bir şekilde açıklanmalı değil miydi? [B]Arapça konuşan bir peygambere, yabancı dilde bir kitap mı gönderilir?" diyeceklerdi.[/B] Sen: Kur'an, iman edenler için doğru, hak yolu gösteren bir kılavuzdur, bir şifadır" de. İman etmeyecek olanların da kulaklarında ağırlık vardır. Kur'an onlara kapalıdır. Sanki onlara uzak bir yerden sesleniliyor da, duymazlıktan anlamazlıktan geliyorlar. Bir başka meal; Eğer biz onu başka dilde bir Kuran yapsaydık onlar mutlaka, Onun ayetleri genişçe açıklanmalı değil miydi? [B]Başka dilde bir kitap ve Arap bir peygamber öyle mi?[/B] derlerdi. Bu ayet bize herkesin her milletin Kuranı anladığı dilden okumaları gerektiğini söylüyor. Hiçbir eser kendi dili dışında bir başka dile tercüme edilmeyecekse o zaman yabancı eserleri nasıl okuyacağız? Bir başka dilden kendi diline çevrilen kitapların tahrif edildiği ve kasıtlı olarak yanlış çevrildiğini kim iddia edebilir? Hele hele Kuran gibi Allahın Kitabını çevirenlerin kasıtlı olarak Allahtan korkmadan çeviri yaptıklarını kim iddia edebilir? Bunun vebalinin büyük olduğunu elbette bilirler. Ayrıca, bırakın Kuranı hangi yazar zor anlaşılsın ve herkes okuduğunda kendince başka manalar çıkarsın diye kitap yazar? Halbuki bütün yazarlar yazdıkları okunsun, anlaşılsın diye yazarlar. Herkes anlamayacaksa ne diye yazsın değil mi? Bunu anlaşılsın diye indirdik diyen Allah için düşünmek ise hiç mümkün mü? Meal ; kendi düşünceni eklemeden bire bir çeviri demektir. Google de karşılaştırmalı mealleri tarayın arada çok farkların olmadığını göreceksiniz. Ha bir takım anlam kaymaları vardır ama bu genele mal edilemeyecek ufak tefek hatalardır ve her çeviri de buna rastlamak mümkündür. Bu anlamda meal hiç değişikliğe uğratılmadan sözlerin bire bir tercümesidir. Ayrıca bazıları diyor ki; meal örjinali demek değildir. Pekala bu durumda ne yapacağız, orjinaline ulaşmak için herkesi Arapça bilmeye mecbur mu edeceğiz? Biliyorsunuz Kuranda [B]muhkem [/B]ve [B]müteşabihler[/B] var. [B]Muhkem; [/B]açık olan söz demektir. [B]Müteşabih ise: [/B]Kelime anlamı, bir veya birkaç yönüyle bir birine benzeyen, teşbih yoluyla bir birine benzeyen ve benzetilen demektir. Sana kitabı indiren Odur. O kitabın bazı ayetleri [B]muhkemdir. Bunlar kitabın anasıdır/esasıdır.[/B] Diğerleri ise [B]müteşâbihlerdir. Kalplerinde eğrilik bulunanlar fitne çıkarmak ve kendilerine göre tevil etmek için onun müteşabihine uyarlar.[/B] Oysa onların Tevilini Allah'tan başkası bilmez. İlimde derinleşmiş olanlar ise Ona inandık, hepsi Rabbimizin katındandır derler. Bunu ancak akıl sahipleri düşünebilir. Demek ki Kitabın anası/esası yani çoğu ayetler muhkemdir. Herkesin anlayabileceği şekilde açıktır. Bu konuda meallerde abartılacak kadar farklar yoktur. Geriye müteşabihler kalıyor. Müteşabihin teviline yeltenenlerin vasıflarını da yine yukarıdaki ayet veriyor; [B]Kalbinde eğrilik bulunanlar, fitne çıkarmak için bu yola tevessül ederler.[/B] Müteşabihler konusunda tavrımızı da yine ayet söylüyor; Yoruma girmeden hepsi Rabbimizin katındandır diyerek teslim olmaktır. Yani mahiyetini ancak Allah bilir biz bilemeyiz. İşte bu, onunla uyarılsınlar, Allah'ın tek ilah olduğunu bilsinler, aklı ve gönlü işleyenler de ibret alsınlar diye, insanlara yöneltilmiş bir tebliğdir. İbrahim 52 Bu ayet bize aklı ve gönlü işleyenler ibret alsınlar diye diyor yoksa siz anlamazsınız alimler anlar demiyor. Bir de şöyle düşünelim, madem Kuranı herkes anlayamaz sadece alimler anlar o halde neden Allahın Rasulü ayetleri olduğu gibi aktarmış da bizim anlayacağımız şekilde yazmamış? Öyle ya madem açık ve anlaşılır değil o halde neden olduğu gibi yazdırmış? Elbette anlaşılamayan müteşabih/ birkaç manaya gelebilen ayetleri sahabeler anlamamış ve Peygamberimize sormuşlar ve oda açıklamıştır zaten biz de demiyoruz ki alimlerden istifade etmeyelim, elbette edelim bilmiyorsanız bir bilene sorun ayetinin de esprisi zaten budur. Biraz uzun oldu hakkınızı helal edin. Rabbimiz bizlere Kuranın ışığından hakiki manada istifa etmeyi nasip etsin. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Genel islami paylaşımlar
Kur'an'ı Herkes Anlayamaz mı?
Üst
Alt