Konuya cevap cer

Mesaj

<blockquote data-quote="ömr-ü diyar" data-source="post: 7147" data-attributes="member: 376">3221 - Yahya Ibnu Vessab, Resulullah&nbsp;&nbsp; aleyhissalatu vesselam'in Ashabindan bir yaslidan naklediyor:&nbsp;&nbsp; &quot;Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: &quot;Insanlara karisip&nbsp;&nbsp; onlarin ezalarina katlanan musluman, onlara karismayip, ezalarina&nbsp;&nbsp; katlanmayandan hayirlidir.&quot;Tirmizi, Kiyamet 56, (2509); Ibnu Mace, Fiten 23, (4032).&nbsp;SIDK VE DOGRULUK&nbsp;3222 - Ibnu Mes'ud radiyallahu anh anlatiyor: &quot;Resulullah aleyhissalatu&nbsp;&nbsp; vesselam buyurdular ki: &quot;Sidk insani birr'e (Allah'i razi edecek&nbsp;&nbsp; iyilige) goturur, birr de cennete goturur. Kisi, dogru soyler ve dogruyu&nbsp;&nbsp; arar da sonunda Allah'in indinde siddik (dogru sozlu) diye kaydedilir.&nbsp;&nbsp; Yalan da kisiyi haddi asmaya goturur. Haddi asmak da atese goturur.&nbsp; Kisi&nbsp; yalan soyler ve yalani arastirir da sorunda Allah'in indinde&nbsp; yalanci&nbsp; diye kaydedilir.&quot;Buhari, Edeb 69; Muslim, Birr 102, 103, (2606, 2607); Muvatta, Kelam 16,&nbsp;&nbsp; (2, 989); Ebu Davud, Edeb 88, (4989); Tirmizi, Birr 46, (1972).&nbsp;3223 - Ebi'l-Cevzai rahimehullah anlatiyor: &quot;Hasan Ibnu Ali (radiyallahu&nbsp;&nbsp; anhuma)'ye: &quot;Resulullah aleyhissalatu vesselam'dan ne ezberledin?&quot;&nbsp; diye&nbsp; sordum. Su cevabi verdi:&quot;Aleyhissalatu vesselam'dan &quot;Sana suphe veren seyi terket, emin oldugun&nbsp;&nbsp; seye ulasincaya kadar git. Zira sidk (dogruluk) kalbin itminanidir,&nbsp;&nbsp; yalan suphedir.&quot;Tirmizi, Kiyamet 61, (2520); Nesai, Esribe 50, (8, 327, 328).&nbsp;SADAKA VE NAFAKANIN FAZILETI&nbsp;3224 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: &quot;Resulullah aleyhissalatu&nbsp;&nbsp; vesselam buyurdular ki: &quot;Temiz seylerinden kim ne tasadduk ederse -ki&nbsp;&nbsp; Allah sadece temizi kabul eder- Rahman onu sag eliyle alir -ki O'nun her&nbsp;&nbsp; iki eli de sagdir- bu sadaka bir tek hurma bile olsa, O, Rahman'in&nbsp;&nbsp; avucunda dagdan daha iri oluncaya kadar buyur, tipki sizin bir tayi veya&nbsp;&nbsp; bir bodugu buyutmeniz gibi (O da sadakanizi buyutur).&quot;Buhari, Zekat 8; Muslim, Zekat 63, (1014); Muvatta, Sadakat 1, (2, 995);&nbsp;&nbsp; Tirmizi, Zekat 28, (661); Nesai, Zekat 48, (5, 57); Ibnu Mace, 28,&nbsp;&nbsp; (1842).&nbsp;3225 - Yine Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: &quot;Resulullah&nbsp;&nbsp; aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: &quot;Bir adam bos bir arazide giderken&nbsp;&nbsp; bulut icinden gelen bir ses isitti: &quot;Falancanin bahcesini sula!&quot;&nbsp;&nbsp; diyordu. O bulut uzaklasarak suyunu bir ketire (kayaliga) bosaltti.&nbsp;&nbsp; Derken oradaki sel yollarindan biri bu sularin tamamini akitmaya&nbsp;&nbsp; basladi. Adam da suyun istikametini takiben yurudu. Bir muddet sonra,&nbsp;&nbsp; suyu bahcesine cevirmek uzere elinde bir kurek, calisan bir adam gordu.&nbsp;&nbsp; Ona:&quot;Ey Allah'in kulu ismin ne?&quot; diye sordu.&quot;Falan!&quot; dedi. Bu isim, adamin buluttan isittigi isimdi. Bu sefer o sordu:&quot;Ey Allah'in kulu, peki sen benim adimi niye sordun?&quot;&quot;Ben sana su suyu getiren buluttan bir ses isitmistim, senin ismini&nbsp;&nbsp; soyleyerek &quot;Falanin bahcesini sula!&quot; diyordu. Sen bahcede ne&nbsp;&nbsp; yapiyorsun?&quot;&quot;Madem ki sordun soyleyeyim. Ben bu bahceden cikan mahsule nezaret&nbsp;&nbsp; ederim. Ondan cikan mahsulun ucte birini tasadduk ederim. Ucte birini&nbsp;&nbsp; ben ve ailem yeriz, ucte birini de bahceye iade ederim&quot; dedi.&quot;Muslim, Zuhd 45, (2984).&nbsp;3226 - Yine Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: &quot;Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:&quot;Bir dirhem, yuzbin dirhemi gecmistir.&quot;&quot;Bu nasil olur, ey Allah'in Resulu?&quot; diye sordular. Su cevabi verdi.&quot;Bir adamin iki dirhemi vardi. Bunlardan daha iyisini tasadduk etti.&nbsp;&nbsp; Digeri ise, malinin yanina varip, malindan yuzbin dirhem cikardi ve onu&nbsp;&nbsp; tasadduk etti.&quot;Nesai, Zekat 49, (5, 59).&nbsp;3227 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma'nin anlattigina gore, kendisine bir dilenci gelmis o da dilenciye sormustur:&quot;Allah'tan baska ilah olmadigina ve Muhammed aleyhissalatu vesselam'in&nbsp;&nbsp; O'nun elcisi olduguna sehadet ediyor musun?&quot; Adam, &quot;Evet!&quot; deyince&nbsp;&nbsp; tekrar sormustur: &quot;Oruc tutuyor musun?&quot; Adam tekrar &quot;Evet!&quot; demistir.&nbsp;&nbsp; Bunun uzerine Ibnu Abbas:&quot;Sen istedin. Isteyenin bir hakki vardir. Bizim de isteyene vermek,&nbsp;&nbsp; uzerimize vazifedir&quot; der ve ona bir elbise verir. Sonra ilaveten der ki:&quot;Resulullah aleyhissalatu vesselam'i isittim soyle demisti: &quot;Bir&nbsp;&nbsp; muslumana elbise giydiren her musluman mutlaka Allah'in hifzi&nbsp;&nbsp; altindadir, ta o giydirdiginden bir parca onun uzerinde bulundukca.&quot;Tirmizi, Kiyamet 42, (2485).&nbsp;3228 - Ebu Sa'id radiyallahu anh anlatiyor: &quot;Bir bedevi gelerek: &quot;Ey&nbsp;&nbsp; Allah'in Resulu! Bana hicretten haber ver!&quot; dedi. Aleyhissalatu&nbsp;&nbsp; vesselam:&quot;Vah sana! O agir bir istir. Senin develerin var mi?&quot; dedi. adam, &quot;Evet!&quot; deyince:&quot;Zekatlarini veriyor musun?&quot; diye sordu. Adam yine &quot;Evet!&quot; deyince:&quot;oyleyse sen o uzaklarda kal ve calis, zira Allah senin amelinden hicbir seyi eksiltmeyecektir&quot; buyurdu.&quot;Buhari, Zekat 36, Edeb 95; Muslim, Imaret 87, (1865); Ebu Davud, Cihad 1, (2477); Nesai, Bey'a 11, (7, 144).&nbsp;3229 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor:c &quot;Resulullah aleyhissalatu&nbsp;&nbsp; vesselam buyurdular ki: &quot;Sadaka Rabbin ofkesini sondurur ve kotu olumu&nbsp;&nbsp; bertaraf eder.&quot;Tirmizi, Zekat 28, (664).&nbsp;NAFAKA&nbsp;3230 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: &quot;Resulullah aleyhissalatu&nbsp;&nbsp; vesselam buyurdular ki: &quot;Kullarin sabaha erdigi her gunde iki melek&nbsp;&nbsp; semadan iner ve bunlardan biri soyle dua eder: &quot;Ey Ilahimiz! Infak edene&nbsp;&nbsp; halef (devam) ver.&quot; Digeri de soyle dua eder:&quot;Ey Ilahimiz! Cimriye de telef ver.&quot;Buhari, Zekat 28; Muslim, Zekat 57, (1010).Bir baska rivayette: &quot;Allah Teala Hazretleri soyle der: &quot;Ey Ademoglu! Sen infak et, ben de sana infak edeyim&quot; seklinde gelmistir</blockquote>

[QUOTE="ömr-ü diyar, post: 7147, member: 376"] [B][COLOR=RoyalBlue]3221 - Yahya Ibnu Vessab, Resulullah aleyhissalatu vesselam'in Ashabindan bir yaslidan naklediyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Insanlara karisip onlarin ezalarina katlanan musluman, onlara karismayip, ezalarina katlanmayandan hayirlidir." Tirmizi, Kiyamet 56, (2509); Ibnu Mace, Fiten 23, (4032). SIDK VE DOGRULUK 3222 - Ibnu Mes'ud radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Sidk insani birr'e (Allah'i razi edecek iyilige) goturur, birr de cennete goturur. Kisi, dogru soyler ve dogruyu arar da sonunda Allah'in indinde siddik (dogru sozlu) diye kaydedilir. Yalan da kisiyi haddi asmaya goturur. Haddi asmak da atese goturur. Kisi yalan soyler ve yalani arastirir da sorunda Allah'in indinde yalanci diye kaydedilir." Buhari, Edeb 69; Muslim, Birr 102, 103, (2606, 2607); Muvatta, Kelam 16, (2, 989); Ebu Davud, Edeb 88, (4989); Tirmizi, Birr 46, (1972). 3223 - Ebi'l-Cevzai rahimehullah anlatiyor: "Hasan Ibnu Ali (radiyallahu anhuma)'ye: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'dan ne ezberledin?" diye sordum. Su cevabi verdi: "Aleyhissalatu vesselam'dan "Sana suphe veren seyi terket, emin oldugun seye ulasincaya kadar git. Zira sidk (dogruluk) kalbin itminanidir, yalan suphedir." Tirmizi, Kiyamet 61, (2520); Nesai, Esribe 50, (8, 327, 328). SADAKA VE NAFAKANIN FAZILETI 3224 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Temiz seylerinden kim ne tasadduk ederse -ki Allah sadece temizi kabul eder- Rahman onu sag eliyle alir -ki O'nun her iki eli de sagdir- bu sadaka bir tek hurma bile olsa, O, Rahman'in avucunda dagdan daha iri oluncaya kadar buyur, tipki sizin bir tayi veya bir bodugu buyutmeniz gibi (O da sadakanizi buyutur)." Buhari, Zekat 8; Muslim, Zekat 63, (1014); Muvatta, Sadakat 1, (2, 995); Tirmizi, Zekat 28, (661); Nesai, Zekat 48, (5, 57); Ibnu Mace, 28, (1842). 3225 - Yine Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bir adam bos bir arazide giderken bulut icinden gelen bir ses isitti: "Falancanin bahcesini sula!" diyordu. O bulut uzaklasarak suyunu bir ketire (kayaliga) bosaltti. Derken oradaki sel yollarindan biri bu sularin tamamini akitmaya basladi. Adam da suyun istikametini takiben yurudu. Bir muddet sonra, suyu bahcesine cevirmek uzere elinde bir kurek, calisan bir adam gordu. Ona: "Ey Allah'in kulu ismin ne?" diye sordu. "Falan!" dedi. Bu isim, adamin buluttan isittigi isimdi. Bu sefer o sordu: "Ey Allah'in kulu, peki sen benim adimi niye sordun?" "Ben sana su suyu getiren buluttan bir ses isitmistim, senin ismini soyleyerek "Falanin bahcesini sula!" diyordu. Sen bahcede ne yapiyorsun?" "Madem ki sordun soyleyeyim. Ben bu bahceden cikan mahsule nezaret ederim. Ondan cikan mahsulun ucte birini tasadduk ederim. Ucte birini ben ve ailem yeriz, ucte birini de bahceye iade ederim" dedi." Muslim, Zuhd 45, (2984). 3226 - Yine Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bir dirhem, yuzbin dirhemi gecmistir." "Bu nasil olur, ey Allah'in Resulu?" diye sordular. Su cevabi verdi. "Bir adamin iki dirhemi vardi. Bunlardan daha iyisini tasadduk etti. Digeri ise, malinin yanina varip, malindan yuzbin dirhem cikardi ve onu tasadduk etti." Nesai, Zekat 49, (5, 59). 3227 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma'nin anlattigina gore, kendisine bir dilenci gelmis o da dilenciye sormustur: "Allah'tan baska ilah olmadigina ve Muhammed aleyhissalatu vesselam'in O'nun elcisi olduguna sehadet ediyor musun?" Adam, "Evet!" deyince tekrar sormustur: "Oruc tutuyor musun?" Adam tekrar "Evet!" demistir. Bunun uzerine Ibnu Abbas: "Sen istedin. Isteyenin bir hakki vardir. Bizim de isteyene vermek, uzerimize vazifedir" der ve ona bir elbise verir. Sonra ilaveten der ki: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'i isittim soyle demisti: "Bir muslumana elbise giydiren her musluman mutlaka Allah'in hifzi altindadir, ta o giydirdiginden bir parca onun uzerinde bulundukca." Tirmizi, Kiyamet 42, (2485). 3228 - Ebu Sa'id radiyallahu anh anlatiyor: "Bir bedevi gelerek: "Ey Allah'in Resulu! Bana hicretten haber ver!" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Vah sana! O agir bir istir. Senin develerin var mi?" dedi. adam, "Evet!" deyince: "Zekatlarini veriyor musun?" diye sordu. Adam yine "Evet!" deyince: "oyleyse sen o uzaklarda kal ve calis, zira Allah senin amelinden hicbir seyi eksiltmeyecektir" buyurdu." Buhari, Zekat 36, Edeb 95; Muslim, Imaret 87, (1865); Ebu Davud, Cihad 1, (2477); Nesai, Bey'a 11, (7, 144). 3229 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor:c "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Sadaka Rabbin ofkesini sondurur ve kotu olumu bertaraf eder." Tirmizi, Zekat 28, (664). NAFAKA 3230 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kullarin sabaha erdigi her gunde iki melek semadan iner ve bunlardan biri soyle dua eder: "Ey Ilahimiz! Infak edene halef (devam) ver." Digeri de soyle dua eder: "Ey Ilahimiz! Cimriye de telef ver." Buhari, Zekat 28; Muslim, Zekat 57, (1010). Bir baska rivayette: "Allah Teala Hazretleri soyle der: "Ey Ademoglu! Sen infak et, ben de sana infak edeyim" seklinde gelmistir[/COLOR][/B] [/QUOTE]

Adı

İnsan doğrulaması

Günün ilk namazı hangi namazdır