Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Genel islami paylaşımlar
Malayani işler harama açılan kapılardır...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 39852" data-attributes="member: 3"><p><span style="font-size: 9px">malayani nedemek, malayani işler, malayani ile uğraşmak, malayani anlamı</span></p><p></p><p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">Bugünün en büyük meselelerinden biri, insanı fazlasıyla meşgul eden faydasız işlerin çokluğudur. İnternet başında ne aradığımızı bilmeden saatlerimiz geçiyor.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> Akıllarımızı</span></span><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">, kalblerimizi esir alan değişik adlarda sosyal paylaşım ağları var. Bazen bir maçın ya da dizinin değerlendirmesi için saatlerce konuşuyoruz. Gündelik siyasi tartışmalara sarf ettiğimiz zaman da cabası... Peki din bütün bunlara ne diyor? Haram olmayan fakat bize dünyevi ve uhrevi faydası da dokunmayan ve hadiste "mâlâyâni" olarak ifade edilen bu tür meşgalelere karşı nasıl bir tavır geliştirmemiz gerekiyor? Bunların cevabını bize Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) veriyor.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> İki Cihan Serveri buyuruyor ki: "Müslüman'ın İslâmiyetine (dînî hayatına) ait güzelliklerindendir mâlâyanî işleri terk etmesi..." Elbette ki</span></span><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">, sadece böyle bir tercüme ile Efendimiz'e ait bir sözün derinliğini anlamak, bu kısa ifadenin şümulünü kavramak mümkün değildir.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> Hadis-i Şerifte; mü'minin dini hayatının</span></span><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">, İslâmî hassasiyetinin ihsan şuuruna ulaşmasının sırrından bahsediliyor. Yani kişi, pratikte ve dış yönü itibarıyla, sağlam, arızasız ve kusursuz bir seviye yakalamalı; iç yönü itibarıyla da ihsan sırrını temsile ulaşmış olmalıdır. Böyle bir mü'min, mutlak surette, mâlâyani işleri terk etmelidir. Daha net bir ifade ile mâlâyâni ve boş işlerle vakit geçiren bir kişinin dini hayatının sağlıklı olduğunu söylemek mümkün değildir. Böyle boş ve faydasız işlerle arasına mesafe koyan, onlara karşı tavır alan biri, Müslümanca bir tavır ortaya koymaktadır.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> Vakar ve ciddiyet</span></span><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">, bir Müslüman'a en çok yakışan tavırlardır. Ciddiyetsizlik, erkek olsun kadın olsun bir mü'min için itibar törpüsüdür. Ciddiyetsiz ve laubali insanların ibadetlerinde de ciddiyet yoktur. Böyle bir insan, belki namaza durduğu zaman ciddî gibi görünebilir; fakat eğer iç dünyasında, kalb ve vicdanında ciddîliğe ulaşamamışsa, o sadece yıldız görünme sevdasında bir ateş böceğidir. Uzun zaman da böyle görünebilmesi mümkün değildir.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> Fıtrat ve karakterler gizlenemez. Her insan, karakterinin gereğini ortaya koyar. İnsan, kendi tabiatında bulunan boş işlere meyil hissini yenip, hayra yönlendirebilir. Meğer ki ciddiyet onda değişmeyen bir karakter hâline gelmiş olsun! Temrin ve sıkı kontrolle bu seviyeyi yakalamak mümkündür. Samimi bir ısrar ve kalbi bir teveccühle Cenab-ı Hak, insana böyle bir mücadelesinde inayetini lütfedecektir. Eğer böyle bir temrin ve kontrol varsa zaman içinde "olma", "görünme"nin önüne geçer.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> Meseleyi Muhterem Hocaefendi'nin bir ifadesiyle şöyle toparlayabiliriz: "İçte ihsan olmalı ki</span></span><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">, dışta itkan olsun! İnsanın iç dünyasında sürekli Allah tarafından görülüyor olma hissi canlı olmalı ki, davranışlarında da bu temkin ve ciddiyet görülsün. Dış, daima içten destek almalıdır. İnsanın iç dünyası ciddî olmalı ki, bu onun dış dünyasına da sirayet etsin."</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> Hz. Ömer</span></span><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">, hilafet makamına tavsiye edilen büyük bir sahabi için şöyle demiştir: "Denilen kişi her yönüyle hilâfete lâyıktır. Ancak şakası biraz fazladır. Hâlbuki hilafet, bütünüyle ciddiyet isteyen bir meseledir."</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> İnsanları idare durumunda hilafet ciddiyet ister de</span></span><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">, yeryüzünde Cenâb-ı Hakk'ın temsilcisi olma mânâsına hilafet ciddiyet iktiza etmez mi?</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> Allah huzurunda, O'nun boynu tasmalı bir kulu olma mevzuunda gerekli ciddiyeti elde edememiş bir insan, diğer hususlarda nasıl ciddî olabilir ki?</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> Hadiste Müslüman'ın ihsan sırrına ermesi</span></span><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">, dinini güzel yaşaması için gerekli olan bir yoldan bahsedilmektedir. O da laubaliliği terk etmektir. Ciddiyet kazanılıp laubalilik terk edilmedikçe, bir insanın ihsan şuuruna sıçraması mümkün değildir.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px"> Mâlâyâni işler</span></span><span style="font-family: 'Georgia'"><span style="font-size: 12px">, bizi Allah'tan gafil kılan, O'nu bize unutturan, harama yakın, helalden uzak işlerdir. İçi boş bir muhabbetin her an gıybete, dedikoduya ve haram mevzulara kayması mümkündür. Faydasız internet gezintilerinde karşımıza nasıl olumsuz sürprizlerin çıkacağını ve bize manevi anlamda neler kaybettireceğini bilemeyiz. Günde yarım saatini Kur'an okumaya ayıramayan, her biri üç beş dakika süren namaz tesbihatını bile doğru dürüst yapamayan insanların, internet, televizyon ve çay kahve başlarında saatlerini tüketmeleri ancak ve ancak dindeki ciddiyetsizlikle izah edilebilir.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 39852, member: 3"] [SIZE="1"]malayani nedemek, malayani işler, malayani ile uğraşmak, malayani anlamı[/SIZE] [INDENT][FONT=Georgia][SIZE=3]Bugünün en büyük meselelerinden biri, insanı fazlasıyla meşgul eden faydasız işlerin çokluğudur. İnternet başında ne aradığımızı bilmeden saatlerimiz geçiyor.[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] Akıllarımızı[/SIZE][/FONT][FONT=Georgia][SIZE=3], kalblerimizi esir alan değişik adlarda sosyal paylaşım ağları var. Bazen bir maçın ya da dizinin değerlendirmesi için saatlerce konuşuyoruz. Gündelik siyasi tartışmalara sarf ettiğimiz zaman da cabası... Peki din bütün bunlara ne diyor? Haram olmayan fakat bize dünyevi ve uhrevi faydası da dokunmayan ve hadiste "mâlâyâni" olarak ifade edilen bu tür meşgalelere karşı nasıl bir tavır geliştirmemiz gerekiyor? Bunların cevabını bize Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) veriyor.[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] İki Cihan Serveri buyuruyor ki: "Müslüman'ın İslâmiyetine (dînî hayatına) ait güzelliklerindendir mâlâyanî işleri terk etmesi..." Elbette ki[/SIZE][/FONT][FONT=Georgia][SIZE=3], sadece böyle bir tercüme ile Efendimiz'e ait bir sözün derinliğini anlamak, bu kısa ifadenin şümulünü kavramak mümkün değildir.[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] Hadis-i Şerifte; mü'minin dini hayatının[/SIZE][/FONT][FONT=Georgia][SIZE=3], İslâmî hassasiyetinin ihsan şuuruna ulaşmasının sırrından bahsediliyor. Yani kişi, pratikte ve dış yönü itibarıyla, sağlam, arızasız ve kusursuz bir seviye yakalamalı; iç yönü itibarıyla da ihsan sırrını temsile ulaşmış olmalıdır. Böyle bir mü'min, mutlak surette, mâlâyani işleri terk etmelidir. Daha net bir ifade ile mâlâyâni ve boş işlerle vakit geçiren bir kişinin dini hayatının sağlıklı olduğunu söylemek mümkün değildir. Böyle boş ve faydasız işlerle arasına mesafe koyan, onlara karşı tavır alan biri, Müslümanca bir tavır ortaya koymaktadır.[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] Vakar ve ciddiyet[/SIZE][/FONT][FONT=Georgia][SIZE=3], bir Müslüman'a en çok yakışan tavırlardır. Ciddiyetsizlik, erkek olsun kadın olsun bir mü'min için itibar törpüsüdür. Ciddiyetsiz ve laubali insanların ibadetlerinde de ciddiyet yoktur. Böyle bir insan, belki namaza durduğu zaman ciddî gibi görünebilir; fakat eğer iç dünyasında, kalb ve vicdanında ciddîliğe ulaşamamışsa, o sadece yıldız görünme sevdasında bir ateş böceğidir. Uzun zaman da böyle görünebilmesi mümkün değildir.[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] Fıtrat ve karakterler gizlenemez. Her insan, karakterinin gereğini ortaya koyar. İnsan, kendi tabiatında bulunan boş işlere meyil hissini yenip, hayra yönlendirebilir. Meğer ki ciddiyet onda değişmeyen bir karakter hâline gelmiş olsun! Temrin ve sıkı kontrolle bu seviyeyi yakalamak mümkündür. Samimi bir ısrar ve kalbi bir teveccühle Cenab-ı Hak, insana böyle bir mücadelesinde inayetini lütfedecektir. Eğer böyle bir temrin ve kontrol varsa zaman içinde "olma", "görünme"nin önüne geçer.[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] Meseleyi Muhterem Hocaefendi'nin bir ifadesiyle şöyle toparlayabiliriz: "İçte ihsan olmalı ki[/SIZE][/FONT][FONT=Georgia][SIZE=3], dışta itkan olsun! İnsanın iç dünyasında sürekli Allah tarafından görülüyor olma hissi canlı olmalı ki, davranışlarında da bu temkin ve ciddiyet görülsün. Dış, daima içten destek almalıdır. İnsanın iç dünyası ciddî olmalı ki, bu onun dış dünyasına da sirayet etsin."[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] Hz. Ömer[/SIZE][/FONT][FONT=Georgia][SIZE=3], hilafet makamına tavsiye edilen büyük bir sahabi için şöyle demiştir: "Denilen kişi her yönüyle hilâfete lâyıktır. Ancak şakası biraz fazladır. Hâlbuki hilafet, bütünüyle ciddiyet isteyen bir meseledir."[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] İnsanları idare durumunda hilafet ciddiyet ister de[/SIZE][/FONT][FONT=Georgia][SIZE=3], yeryüzünde Cenâb-ı Hakk'ın temsilcisi olma mânâsına hilafet ciddiyet iktiza etmez mi?[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] Allah huzurunda, O'nun boynu tasmalı bir kulu olma mevzuunda gerekli ciddiyeti elde edememiş bir insan, diğer hususlarda nasıl ciddî olabilir ki?[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] Hadiste Müslüman'ın ihsan sırrına ermesi[/SIZE][/FONT][FONT=Georgia][SIZE=3], dinini güzel yaşaması için gerekli olan bir yoldan bahsedilmektedir. O da laubaliliği terk etmektir. Ciddiyet kazanılıp laubalilik terk edilmedikçe, bir insanın ihsan şuuruna sıçraması mümkün değildir.[/SIZE][/FONT] [FONT=Georgia][SIZE=3] Mâlâyâni işler[/SIZE][/FONT][FONT=Georgia][SIZE=3], bizi Allah'tan gafil kılan, O'nu bize unutturan, harama yakın, helalden uzak işlerdir. İçi boş bir muhabbetin her an gıybete, dedikoduya ve haram mevzulara kayması mümkündür. Faydasız internet gezintilerinde karşımıza nasıl olumsuz sürprizlerin çıkacağını ve bize manevi anlamda neler kaybettireceğini bilemeyiz. Günde yarım saatini Kur'an okumaya ayıramayan, her biri üç beş dakika süren namaz tesbihatını bile doğru dürüst yapamayan insanların, internet, televizyon ve çay kahve başlarında saatlerini tüketmeleri ancak ve ancak dindeki ciddiyetsizlikle izah edilebilir.[/SIZE][/FONT] [/INDENT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Genel islami paylaşımlar
Malayani işler harama açılan kapılardır...
Üst
Alt