- Katılım
- 30 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 1,199
- Tepkime puanı
- 16
Müslümanın En Mühim ve En Ciddi İşi!
Bir milleti, bir toplumu, bir grubu, bir ferdi yücelten ve ilerleten, onun eğitim başarısıdır. İyi bir eğitim, ilkel bir toplumu, ilkellikten, geri kalmışlıktan kurtarır; modern, ileri, aydın bir toplum haline getirir. Kaliteli bir eğitim, köylüyü vezir, fakiri zengin, sipahiyi paşa, ümmiyi alim, zalimi fazıl mertebesine yükseltir, dağdaki çobanın oğlunu beynelmilel şöhrete sahip atom alimi yapar, harap beldeleri mamur, silik ülkeleri lider kılar.
Etkili, samimi, imanlı bir eğitim ihtidalara sebep olur, gayrimüslimleri müslüman, inançsızları mümin, günahkârları tevbekâr, ümmileri evliyâ haline getirir. Bunun aksine, sapık bir eğitim de halis bir müslümanın evladını kâfir veya gafil, renksiz veya dinsiz veya anarşist, ahlâksız, vicdansız kılabilir. Hülasa, eğitimsizlik veya yanlış eğitimle, dünya ve âhiret huzur ve saadeti elden kaçar; iyi eğitimle de insanoğlu iki cihanda aziz ve şerif ve bahtiyar olur.
Fertlerin olduğu gibi, milletlerin başarısı da eğitimle ilgilidir. Çünkü aydınlar, milletvekilleri, bakanlar, başbakanlar da nihayet birer insandırlar, içinden yetiştikleri toplumun bir parçasıdırlar. Milli eğitim iyi ve doğru ise onlar da iyi ideallere sahip olurlar, ülkeye iyi hizmet ederler; kötü idareci ve liderlerin milletleri nasıl mahvettiklerini son Körfez Savaşında canlı olarak gördünüz. Milletlerin, layık ve müstehak oldukları şekilde idare olundukları mâlumdur. Kötü bir yönetici, topluma Hakkın bir cezasıdır, kötü eğitiminin, kötü tercihlerinin, kötü desteklerinin, nemelâzımcılık veya dalkavukluklarının sonucu olarak
Bu sebeple eğitime fevkalade önem vermek zorundayız, hem dinî, hem de dünyevî yönden. Her tabakadaki insanımızı en güzel, en mükemmel tarzda yetiştirmeye çok gayret etmeliyiz. Gezdiğim ve gördüğüm kadarıyla modern toplumlarda eğitime çok büyük değer ve önem veriliyor; zaferleri, zenginlikleri, başarıları da hep bu sebeptendir.
Eğitimin asla, sadece okul ve diploma işi olduğu sanılmamalıdır. Eğitim anne kucağında, aile yuvasında başlar; toplum içinde, okul sonrasında iş âleminde, sosyal hayatta devam eder; camiler, vaazlar, dersler, cemaatler, tarikatler, hayır cemiyetleri, kulüpler, dernekler, basın-yayın kursları, kültürel aktiviteler ve diğer çalışma ve temaslar son derece etkili ve önemlidir.
Eğitimi katiyen ihmal etmemeli; en büyük gayreti bu sahada göstermeli; bu yolda hiç bir masraftan kaçınmamalıyız; çoluk çocuğumuzun eğitim kusurları üzerine anında eğilmeli, gereken ikaz ve düzeltmeyi hemen yapmalı, sosyal hayattaki ahlâksızlık, rüşvet, haksızlık ve sair kusurların izalesi ve düzeltilmesi çalışmalarında aktif rol ve görev almalı; politikayı ihmal etmemeli, zalime yüz vermemeli, hakkı desteklemeli, lüzumsuz sevgi ve dalkavuklukla zorba ve diktatör üretmemeye özel dikkat sarf etmeliyiz.
Milleti eğitim, eğitimi de fazıl ve kâmil alimler kurtarabilirler. Sizlere onun için aklın, ilmin, irfanın, edebin, faziletin, alimin, fazılın, kâmilin, mürşidin, mürebbinin, hakkın ve hayrın destekçisi olmanızı şiddet ve hararetle tavsiye ederim, ta ki dünyada ve âhirette felah bulasınız.
Ramazân-ı şerîf, müslümanın çok önemli bir ibadet ve eğitim ayıdır. Bu ayda şeytanlar bağlandığı, rahmet kapıları açıldığı için müminler melekleşir, hayr ve ihsana daha çok rağbet eder; hayr faaliyetlerini destekler, zekât ve bağışlarını en uygun yerlere vermeye çalışır; nefsini yenmeyi, sabrı, şükrü öğrenir, Kuran okur, vaaz dinler, hizmete koşar, sevap kazanacak işler yapar, günahlardan, haramlardan kaçınır.
Bu ayda şahsî, ailevî ve içtimaî eğitime çok önem verin, ciddi eğitim teşebbüslerimizi destekleyin, her sahada ve her kademedeki eğitim için gücünüz yettiği kadar görev yüklenin ve olanca imkânlarınızı ortaya koyun ki Ümmet-i Muhammed (as.) bu perişan ve derbeder halden kurtulsun, birlik ve beraberliği sağlasın, dirliğe ve düzenliğe kavuşsun.
Cenâb-ı Hak bu Ramazân-ı şerîfi vesile-i fevz ü felâhınız ve sebeb-i inşirâhınız ve saadet-i dâreyniniz eylesin. Âmîn bi hürmeti Seyyidil-mürselîne Muhammedin sallâllâhu aleyhi ve âlihî ecmaîn.
Prof Dr Mahmud Esad Coşan
Bir milleti, bir toplumu, bir grubu, bir ferdi yücelten ve ilerleten, onun eğitim başarısıdır. İyi bir eğitim, ilkel bir toplumu, ilkellikten, geri kalmışlıktan kurtarır; modern, ileri, aydın bir toplum haline getirir. Kaliteli bir eğitim, köylüyü vezir, fakiri zengin, sipahiyi paşa, ümmiyi alim, zalimi fazıl mertebesine yükseltir, dağdaki çobanın oğlunu beynelmilel şöhrete sahip atom alimi yapar, harap beldeleri mamur, silik ülkeleri lider kılar.
Etkili, samimi, imanlı bir eğitim ihtidalara sebep olur, gayrimüslimleri müslüman, inançsızları mümin, günahkârları tevbekâr, ümmileri evliyâ haline getirir. Bunun aksine, sapık bir eğitim de halis bir müslümanın evladını kâfir veya gafil, renksiz veya dinsiz veya anarşist, ahlâksız, vicdansız kılabilir. Hülasa, eğitimsizlik veya yanlış eğitimle, dünya ve âhiret huzur ve saadeti elden kaçar; iyi eğitimle de insanoğlu iki cihanda aziz ve şerif ve bahtiyar olur.
Fertlerin olduğu gibi, milletlerin başarısı da eğitimle ilgilidir. Çünkü aydınlar, milletvekilleri, bakanlar, başbakanlar da nihayet birer insandırlar, içinden yetiştikleri toplumun bir parçasıdırlar. Milli eğitim iyi ve doğru ise onlar da iyi ideallere sahip olurlar, ülkeye iyi hizmet ederler; kötü idareci ve liderlerin milletleri nasıl mahvettiklerini son Körfez Savaşında canlı olarak gördünüz. Milletlerin, layık ve müstehak oldukları şekilde idare olundukları mâlumdur. Kötü bir yönetici, topluma Hakkın bir cezasıdır, kötü eğitiminin, kötü tercihlerinin, kötü desteklerinin, nemelâzımcılık veya dalkavukluklarının sonucu olarak
Bu sebeple eğitime fevkalade önem vermek zorundayız, hem dinî, hem de dünyevî yönden. Her tabakadaki insanımızı en güzel, en mükemmel tarzda yetiştirmeye çok gayret etmeliyiz. Gezdiğim ve gördüğüm kadarıyla modern toplumlarda eğitime çok büyük değer ve önem veriliyor; zaferleri, zenginlikleri, başarıları da hep bu sebeptendir.
Eğitimin asla, sadece okul ve diploma işi olduğu sanılmamalıdır. Eğitim anne kucağında, aile yuvasında başlar; toplum içinde, okul sonrasında iş âleminde, sosyal hayatta devam eder; camiler, vaazlar, dersler, cemaatler, tarikatler, hayır cemiyetleri, kulüpler, dernekler, basın-yayın kursları, kültürel aktiviteler ve diğer çalışma ve temaslar son derece etkili ve önemlidir.
Eğitimi katiyen ihmal etmemeli; en büyük gayreti bu sahada göstermeli; bu yolda hiç bir masraftan kaçınmamalıyız; çoluk çocuğumuzun eğitim kusurları üzerine anında eğilmeli, gereken ikaz ve düzeltmeyi hemen yapmalı, sosyal hayattaki ahlâksızlık, rüşvet, haksızlık ve sair kusurların izalesi ve düzeltilmesi çalışmalarında aktif rol ve görev almalı; politikayı ihmal etmemeli, zalime yüz vermemeli, hakkı desteklemeli, lüzumsuz sevgi ve dalkavuklukla zorba ve diktatör üretmemeye özel dikkat sarf etmeliyiz.
Milleti eğitim, eğitimi de fazıl ve kâmil alimler kurtarabilirler. Sizlere onun için aklın, ilmin, irfanın, edebin, faziletin, alimin, fazılın, kâmilin, mürşidin, mürebbinin, hakkın ve hayrın destekçisi olmanızı şiddet ve hararetle tavsiye ederim, ta ki dünyada ve âhirette felah bulasınız.
Ramazân-ı şerîf, müslümanın çok önemli bir ibadet ve eğitim ayıdır. Bu ayda şeytanlar bağlandığı, rahmet kapıları açıldığı için müminler melekleşir, hayr ve ihsana daha çok rağbet eder; hayr faaliyetlerini destekler, zekât ve bağışlarını en uygun yerlere vermeye çalışır; nefsini yenmeyi, sabrı, şükrü öğrenir, Kuran okur, vaaz dinler, hizmete koşar, sevap kazanacak işler yapar, günahlardan, haramlardan kaçınır.
Bu ayda şahsî, ailevî ve içtimaî eğitime çok önem verin, ciddi eğitim teşebbüslerimizi destekleyin, her sahada ve her kademedeki eğitim için gücünüz yettiği kadar görev yüklenin ve olanca imkânlarınızı ortaya koyun ki Ümmet-i Muhammed (as.) bu perişan ve derbeder halden kurtulsun, birlik ve beraberliği sağlasın, dirliğe ve düzenliğe kavuşsun.
Cenâb-ı Hak bu Ramazân-ı şerîfi vesile-i fevz ü felâhınız ve sebeb-i inşirâhınız ve saadet-i dâreyniniz eylesin. Âmîn bi hürmeti Seyyidil-mürselîne Muhammedin sallâllâhu aleyhi ve âlihî ecmaîn.
Prof Dr Mahmud Esad Coşan