- Katılım
- 26 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 19,432
- Tepkime puanı
- 185

Alışılması güç,anlaşılması zor bi yalnızlık benimkisi..
Kalabalıklar içinde bile yalnız kalır ya insan,ya da içinde o kadar büyük bi acı vardır ki.. Ruhun üşür ! Anlatamazsın ki kimselere..
Anlatsan da anlayabilirler mi? Yarana kim,nasıl ilaç olur? Çok öncelerde,biri geldi ansızın,kapımı çaldı... Açmadım,açılan bütün kapıLarı yüzüne kapadım !
Nasıl bilecektim ki denemeden beni mutluluğa götüreceğini?
Evet,denemeyi göze aldım ve açtım tüm kapıLarı daha sonra,yüreğimi,tüm sırlarımı...
GözyaşLarımı sildi önce.Kanayan yaralarımı iyileştirdi...
Hani kuşlara anneleri önce uçmayı öğretir,herşeyi öğrendiğine inandığı zamnda içgüdüsel olarak bırakır gider ya...
O da gitti herkes gibi...Yarım kaldım...
Aslında,
Ben hep yarım yalnız dim ama bunu kabulenmek istemedim bir turlu...
Yalnızlık bu kadar koymazdı insana..
Her gün biraz daha azalıyorum sanki..Geceleri uyku denen şey bana çok uzak !
Ve yalnızlık en çok başını yastığa koyduğun zaman kendini gösteriyo..
Huzursuzluk... Boşluk hissi...
Sevdiklerimi üzmemek için gülümsüyorum..
İnsanlara gülüyorum,resimlerde gülüyorum ..
cocuklar ile deli dolu oynasiyorum...
Bu nasıl bi mantıktır ya ?
Gülüyorum,çünkü kendimi bir an önce toparlamam lazım..
gülüyorum çünkü sevdikLerimi daha fazla üzmemem lazım..
Sevdiklerim ya ! Benimde sevdikLerim var elbet ! AğLadığımda üzülen,derdimi paylaşan..
ÖYLEYSE BU YALNIZLIK HISSI NEDEN?...
Alinti...