Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Genel islami paylaşımlar
Peygamber efendimiz Sallallahu Aleyhi ve sellem'e şeytan'ı lainin itir
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="vertyucek" data-source="post: 82983" data-attributes="member: 3177"><p><span style="font-size: 12px">Eûzubillâhimineşşeytânirracîym - Bismillâhirrahmânirrahîym</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Rahman Rahim Allah'ın adı ile başlarım. lemlerin Rabbı Allah'a hamd olsun. Salât ve selâm, PEYGAMBER EFENDİMİZ’in ve onun pak âlinin ve ashabının tümüne..</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">وَمَا تَوْفِيقِي إِلاَّ بِاللّهِ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَإِلَيْهِ أُنِيبُ</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">ve mâ tevfîkî illâ billâh, aleyhi tevekkeltu ve ileyhi unîb</span></p><p><span style="font-size: 12px">selamun aleyküm rahmetullahi ve berakatühü </span></p><p><span style="font-size: 12px">Değerli kardeşler bu gün okudğum ilginç bir yazıyı sizinle paylaşmak istiyorum.HAZRETİ ALLAH CELLE CELALÜH ALEMLERE RAHMET PEYGAMBER EFENDİMİZ SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM’LE görüşmesi ve insanları nasıl aldattğını açıklaması için şeytan’ı (iblis) laini gönderir.ve aralarında şu ilginç konuşma geçer:</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Büyük İslam Alimi Muhîddin-i Arabî Kuddise sırruhu’nun Seceret-ül Kevn adlı eserinden</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">îbni Abbas (Radıyallahu anh) den naklen Muaz bin Cebel (Radıyallahu anh) rivayet ediyor;</span></p><p><span style="font-size: 12px">Bir gün Rasulüllah (SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM) Efendimiz Hz. Eyyüb El-Ensarî'nin (Radıyallahu anh) evinde ashabı ile sohbet ederlerken dışarıdan:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Ya Rasülullah! Görülecek halledilecek bir işim var. Halli için içeriye girmeme müsaade buyurur musunuz? diye bir ses geldi. Bu sesi işiten Rasulüllah (S.A.V.) Efendimiz ashaba dönerek:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Bu sesin sahibinin kim olduğunu biliyor musunuz?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Allah ve Rasülü en iyi bilendir. Sesin sahibinin kim olduğunu bilmiyoruz ya Rasûlullah! dediler. Efendimiz:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- O melûn îblîs'tir Allah'ın laneti O'nun üzerine olsun buyurunca</span></p><p><span style="font-size: 12px">Hz. Ömer (Radıyallahu anh) hemen yerinden fırlayarak:</span></p><p><span style="font-size: 12px">Ya Rasûlullah! izin veriniz. O'nu hemen öldüreyim dedi.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Dur ya Ömer! Bilmez misin ki</span></p><p><span style="font-size: 12px">O'na belli bir vakte kadar mühlet verilmiştir. Buna kimse muktedir değildir. Öldürmeyi aklından çıkar dedikten sonra şöyle buyurdu:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Kapıyı açın gelsin. O buraya gelmek için emir almıştır. Söyleyeceği sözleri iyice anlamaya çalışınız'.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Rasûlüllah'ın izni üzerine açılan kapıdan melun îblîs içeri girdi. Gözleri yukarı doğru açılmış kafası büyük bir fil kafası gibi. şaşı köse bir ihtiyar görünümünde. îblîs:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Selam sana ya Muhammedi Selam size ey Peygamber ashabı! diye selam verdi. İblîs'in selamını kimse almadı. Peygamber (S.A.V.) Efendimiz:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Selam Allah'ındır ey mel'un! buyurarak bize niçin geldin ya laîn? diye sordu.</span></p><p><span style="font-size: 12px">İblis:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Ben de buraya gelmekten çok rahatsız oldum. Allah-u Teala'nın bir melekle; "Habibim Muhammed'e (S.A.V.) zelilane bir şekilde gidecek ve insanları nasıl aldattığını anlatacaksın. Sana ne sorulursa doğru cevap vereceksin şeklindeki emri üzerine buraya geldim." dedi.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Bunun üzerine Peygamberimiz (S.A.V.) Efendimiz.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Ya mel'un! Söyle bakalım. insanlar arasında en çok sevmediğin kimdir? diye sordu îblîs:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Sensin ya Muhammed diye cevap verdi. Rasülüllah:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Benden sonra en çok kimleri sevmezsin? diye sordu îblîs:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Adil devlet reislerini ilmiyle amel eden alimi Varlığını Allah yoluna adayan müttakî genci.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Sabırlı olan fakiri ki ihtiyacını üç gün üst üste hiç kimseye anlatmaz halinden kimseye şikayet etmez. Şükreden zengini ki kazancı helal yoldandır ve Allah rızası için harcar fakir ve yetimleri korur.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Kur'ân-ı hıfzederek onunla amel edeni ve beş vakit Allah (c.c.) rızası için ezan okuyan .müezzini Dinine bağlı daima abdestli olan zahidi ve kendini haramdan sakınan merhametli kalb sahibini; Helal yiyip cömert olan kişiyi ve Hakk için tevazu edip ahlakı güzel olanı; Herkes uyurken gece kalkıp namaz kılanı; Allah (c.c.) için sevişen iki genci Cemaatle namaz kılmaya çok istekli ve dikkatli mü'mini kalbinde bir şey olmaksızın arkadaşlarına nasihat verip Allah'ın (c.c.) tekeffül ettiğini tasdik edeni; İhlaslı ve tesettüre riayet eden kadınlara yardımcı olan kimseyi; ölüm her an gelecekmiş gibi hazırlık yapan müslümanı hiç sevmem. Bunlar benim can düşmanlarımdır diye cevap verdi.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Resülullah (SA.V.) Efendimiz ile îblis arasında şu konuşma geçti:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Ümmetim tadil-i erkan üzere namazını eda etse nasıl olursun?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Beni bir sıtma tutar tir tir titrerim. Kul Allah için secde ettikçe bir derece yükselir.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Peki oruç tuttukları zaman?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Elim ayağım bağlanır. Ta onla iftar edinceye kadar.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Kur'an okudukları zaman?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Eririm. Suda eriyen tuz 'Ateşte eriyen kurşun gibi.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Hacc etseler?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Boynuma bir zincir vurulur.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Sadaka verdikleri zaman nasıl olursun?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- İste o zaman halim çok kötü olur. Sanki sadaka veren başımdan aşağıya beni ikiye böler.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Zira sadakada şu hasletler vardır;</span></p><p><span style="font-size: 12px">Sadaka verenin malı bereketlenir. Allah-u Teala sadakalarım cehennemle arasında perde yapar her türlü belâ sıkıntı ve üzüntüleri ondan giderir duaları makbul olur Kıyamet günü hayırları mizanda ağır gelir.</span></p><p><span style="font-size: 12px">İblîs'in bu sözlerinden sonra Resülüllah (S.A.V.) Efendimiz ona sıra ile şu sorulan sordu.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Ya mel'un! Beraber oturduğun arkadaşın kimlerdir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Faiz yiyenler.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Dostların kimlerdir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Zina edenler yalan söyleyenler.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Yatak arkadaşların ve hizmetçilerin kimlerdir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- İçki içenler sarhoşlar.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Misafirlerin kimlerdir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Hırsızlar.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Elçîn ve habercilerin kimlerdir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Sihirbazlar. .</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Gözünün nuru nedir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Talak'a (Karısını boşamak için) yemin edenler.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Sevgililerin kimlerdir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Cuma namazını terkedenler.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Hazinedarın?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Zekat vermeyenler.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Peki ya lain senin kalbini ne kırar?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Allah rızası için cihada giden atların kişnemesi.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Senin cismim ne eritir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Günahlarına tövbe edenlerin tövbesi.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Ciğerini parçalayan nedir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Gece ve gündüz Allah'a çokça yapılan istiğfar.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Peki yüzünü ne kara eder?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Gizlice verilen sadaka.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Gözünü kör eden?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Teheccüd (gece) namazı.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Başım eğdiren?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Çokça cemaatle kılınan namaz ve sana devamlı getirilen salavat.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Sana göre insanların en sevimli-si kimdir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Namazlarım bilerek kasden bırakanlar.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Sana göre insanların en şakîsi kimdir?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Cömertler.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Seni işinden ne alıkoyar?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Alimlerin meclisleri.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Ebu Bekir için ne dersin?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Cahiliyyet devrinde bile bana itaat etmeyen O. İslam'a girdikten sonra mı itaat edip yalan söyleyecek?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Peki Ömer için ne dersin?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Her gördüğüm yerde ondan kaçarım.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Peki Osman için?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- O'ndan pek çok utanırım.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Peki ya Ali için ne dersin?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- O'nunla başa çıkamam! Beni kendi başıma bıraksa. Ben de O'nu bıraksam. Ama O beni bırakmaz.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Resülüllah (S.A.V.) İblîs'in bu sözlerinden sonra söyle buyurdu.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Allah'a hamdolsun. Ey şakî Ümmetimin saadete kavuşması için ahiretine hazırlanmasını sağladın.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Bunun üzerine İblîs de şöyle dedi:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Ya Muhammedi Ümmetinin saadeti için nasıl ferah durursun? Ben o belli vakte kadar sağ kald?kça onların kan damarlarında dolaşır vesvese veririm. Beni yaratan Allah'a yemin ederim ki onların alim ve cahillerim abid ve tacirlerini velhasıl hepsini azdırırım. Yalnız Allah'ın salih kulları müstesna. İşte onları azdıramam.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Rasülüllah (S.A.V.) Efendimiz:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Sana göre bu salih kullar kimlerdir. Ya Lain? diye sorunca İblîs;</span></p><p><span style="font-size: 12px">- O salih kul ki mal ve parayı sevmez medhedilmekten hoşlanmaz hemen onu bırakır kaçarım. Bir kimse ki malıparayı ve övülmeyi sever kalbi dünya arzularına bağlıdır. İşte o benim en itaatkar dostumdur.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Sonra benim yetmişbin tane çocuğum vardır. Onların her birini bir yere tayin etmişimdir. Her çocuğumun da yetmişbin tane şeytanı vardır.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Onların bir kısmım ülemaya bir kısmım meşayiha bir kısmım ihtiyar kadınlara musallat etdim. Bir kısmım gençlere ve çocuklara gönderdim. Gençlerle aramız gayet iyidir. Çocuklarla da bizimkilerin istedikleri gibi oynarlar. Bir kısmını da âbid ve zahidlere yolladım. Her taraflarından hücum ederler. Öyle bir hale gelirler ki başlarlar çeşitli sebeplerden herhangi birine sövmeye. İşte böylece ihlasları gider. Yaptıkları ibadetleri ihlassız olur. Fakat bu durumlarının farkında olamazlar.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Rasûlallah (S.A.V.) ile iblis arasındaki konuşma şöyle devam etti:</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Rabbinden neler taleb ettin?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- On şey taleb ettim.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Nedir o taleb ettiklerin ey mel' ün?</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Şunlardır: Birincisi Allah'tan beni Adem oğullarının malına ve evladına ortak etmesin! diledim. Bu ortaklık talebimi yerine getirdi. Ki bu (Onların mallarına ve çocuklarına ortak ol. Onlara vaad et. Halbuki şeytan onlara aldatıştan başka ne vaad eder "îsra: 64") ayet-i celîlesi ile sabittir.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Besmelesiz kesilen her hayvanın etinden faiz ve haram karışan her yemekten yerim. Şeytandan Allah'a sığınılmayan malın da ortağıyım. Öyle ki cinsî münasebet anında besmele çekmeyip şeytandan Allah'a sığınmayan kimse ile birlikte hanımı ile birleşirim. Ve o birleşmeden hâsıl olan çocuk bize itaat eder sözümüzü dinler!!!.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Her kim hayvana (veya vasıtaya) binerken haram yola gitmeyi isteyerek binerse ben de onunla beraber binerim. Ona yol arkadaşı olurum. Bu da ayet ile sabittir. Allah-u Teala bana şu emri verdi: "Onlar üzerine suvalilerinlepiyadelerinle yaygara çıkart. -îsra: 64-"</span></p><p><span style="font-size: 12px">Kendime kardeşler istedim. Bana mallarım israf edenlerle ma'siyet yoluna para harcayanları verdi.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Bu da şu ayet-i celîle ile sabittir. "Çünkü (mallarını) saçıp savuranlar şeytanların kardeşleri olmuşlardır. Şeytan ise Rabbine (karşı) çok nankördür.")</span></p><p><span style="font-size: 12px">Ben Adem oğullarını görebileyim fakat onlar beni görmesinler diye diledim. Allah kabul etti.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Bunun üzerine Resülülah (S.A.V.) şöyle buyurdu.</span></p><p><span style="font-size: 12px">- Eğer bu söylediklerin! Allah'ın (c.c.) Kitabındaki ayetlerle isbat etmeseydin seni tasdiklemezdim.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Ya Muhammed Ben hiç kimseyi azdırmaya delalete düşürmeye kadir değilim. Ancak vesvese vererek kötü bir şeyi güzel gösterebilirim. Eğer delalete düşürmeye imkanım olsaydı dünyada Allah'a ve Peygamberlerine inanan hiç bir insan bırakmaz hepsin! delalete ve küfre sürüklerdim.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Nasıl ki sen de hidayete kadir değilsin. Zira Sen ancak Allah'ın Rasülüsün ve tebliğe memursun. Şayet hidayet elinde olsaydı yeryüzünde tek kafir bırakmazdın.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Sen Allah'ın mü'min kulları için bir hüccetsin... Ben de kendisi için ezelde şekavet yazılan kimselere bir sebebim.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Hidayet de dalalet de ancak Allah' tandır.</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Şeytan onlara vaad eder olmayacak kuruntulara ve ümidlere düşürür. Fakat şeytan onlara kuru bir aldatmadan başka ne vaad eder?</span></p><p><span style="font-size: 12px">İşte onların (aldananların) varacakları yer cehennemdir. Oradan kaçacak bir yer de bulamayacaklardır.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Nisa Süresi Ayet: 120-121</span></p><p><span style="font-size: 12px">Kur'an okuduğun vakit o kovulmuş şeytandan. Allah'a sığın.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Hakikat şu ki iman edipte Rableri-ne tevekkül edenler üzerinde o şeytanın herhangibir hakimiyeti yoktur.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Onun hakimiyeti ancak kendisini dost edinenlere ve Allah'a ortak koşanlaradır.</span></p><p><span style="font-size: 12px">Nahl Süresi: Ayet 98-99-100</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">ALLAH’U ALEM (CENAB’I ALLAH CELLE CELALÜH en doğrusunu bilir.)ALLAH’U ZÜLCELALE sonsuz sınırsız hamd şükür ve istiğfarı tevbe, PEYGAMBER EFENDİMİZ SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM’E, EHLİBEYT ve ASHABINA sonsuz sınırsız salatu selam olsun.CENAB’I MEVLA bizi affetsin,bağışlasın mağfiret ve hidayete erdirip orada daim etsin azabından korusun,sonsuz rahmetine ve Cennetine dahil etsin.her türlü şerden daima korusun amin.hakkınızı helal edin selam ve dua ile</span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="vertyucek, post: 82983, member: 3177"] [SIZE="3"]Eûzubillâhimineşşeytânirracîym - Bismillâhirrahmânirrahîym Rahman Rahim Allah'ın adı ile başlarım. lemlerin Rabbı Allah'a hamd olsun. Salât ve selâm, PEYGAMBER EFENDİMİZ’in ve onun pak âlinin ve ashabının tümüne.. وَمَا تَوْفِيقِي إِلاَّ بِاللّهِ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَإِلَيْهِ أُنِيبُ ve mâ tevfîkî illâ billâh, aleyhi tevekkeltu ve ileyhi unîb selamun aleyküm rahmetullahi ve berakatühü Değerli kardeşler bu gün okudğum ilginç bir yazıyı sizinle paylaşmak istiyorum.HAZRETİ ALLAH CELLE CELALÜH ALEMLERE RAHMET PEYGAMBER EFENDİMİZ SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM’LE görüşmesi ve insanları nasıl aldattğını açıklaması için şeytan’ı (iblis) laini gönderir.ve aralarında şu ilginç konuşma geçer: Büyük İslam Alimi Muhîddin-i Arabî Kuddise sırruhu’nun Seceret-ül Kevn adlı eserinden îbni Abbas (Radıyallahu anh) den naklen Muaz bin Cebel (Radıyallahu anh) rivayet ediyor; Bir gün Rasulüllah (SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM) Efendimiz Hz. Eyyüb El-Ensarî'nin (Radıyallahu anh) evinde ashabı ile sohbet ederlerken dışarıdan: - Ya Rasülullah! Görülecek halledilecek bir işim var. Halli için içeriye girmeme müsaade buyurur musunuz? diye bir ses geldi. Bu sesi işiten Rasulüllah (S.A.V.) Efendimiz ashaba dönerek: - Bu sesin sahibinin kim olduğunu biliyor musunuz? - Allah ve Rasülü en iyi bilendir. Sesin sahibinin kim olduğunu bilmiyoruz ya Rasûlullah! dediler. Efendimiz: - O melûn îblîs'tir Allah'ın laneti O'nun üzerine olsun buyurunca Hz. Ömer (Radıyallahu anh) hemen yerinden fırlayarak: Ya Rasûlullah! izin veriniz. O'nu hemen öldüreyim dedi. - Dur ya Ömer! Bilmez misin ki O'na belli bir vakte kadar mühlet verilmiştir. Buna kimse muktedir değildir. Öldürmeyi aklından çıkar dedikten sonra şöyle buyurdu: - Kapıyı açın gelsin. O buraya gelmek için emir almıştır. Söyleyeceği sözleri iyice anlamaya çalışınız'. Rasûlüllah'ın izni üzerine açılan kapıdan melun îblîs içeri girdi. Gözleri yukarı doğru açılmış kafası büyük bir fil kafası gibi. şaşı köse bir ihtiyar görünümünde. îblîs: - Selam sana ya Muhammedi Selam size ey Peygamber ashabı! diye selam verdi. İblîs'in selamını kimse almadı. Peygamber (S.A.V.) Efendimiz: - Selam Allah'ındır ey mel'un! buyurarak bize niçin geldin ya laîn? diye sordu. İblis: - Ben de buraya gelmekten çok rahatsız oldum. Allah-u Teala'nın bir melekle; "Habibim Muhammed'e (S.A.V.) zelilane bir şekilde gidecek ve insanları nasıl aldattığını anlatacaksın. Sana ne sorulursa doğru cevap vereceksin şeklindeki emri üzerine buraya geldim." dedi. Bunun üzerine Peygamberimiz (S.A.V.) Efendimiz. - Ya mel'un! Söyle bakalım. insanlar arasında en çok sevmediğin kimdir? diye sordu îblîs: - Sensin ya Muhammed diye cevap verdi. Rasülüllah: - Benden sonra en çok kimleri sevmezsin? diye sordu îblîs: - Adil devlet reislerini ilmiyle amel eden alimi Varlığını Allah yoluna adayan müttakî genci. Sabırlı olan fakiri ki ihtiyacını üç gün üst üste hiç kimseye anlatmaz halinden kimseye şikayet etmez. Şükreden zengini ki kazancı helal yoldandır ve Allah rızası için harcar fakir ve yetimleri korur. Kur'ân-ı hıfzederek onunla amel edeni ve beş vakit Allah (c.c.) rızası için ezan okuyan .müezzini Dinine bağlı daima abdestli olan zahidi ve kendini haramdan sakınan merhametli kalb sahibini; Helal yiyip cömert olan kişiyi ve Hakk için tevazu edip ahlakı güzel olanı; Herkes uyurken gece kalkıp namaz kılanı; Allah (c.c.) için sevişen iki genci Cemaatle namaz kılmaya çok istekli ve dikkatli mü'mini kalbinde bir şey olmaksızın arkadaşlarına nasihat verip Allah'ın (c.c.) tekeffül ettiğini tasdik edeni; İhlaslı ve tesettüre riayet eden kadınlara yardımcı olan kimseyi; ölüm her an gelecekmiş gibi hazırlık yapan müslümanı hiç sevmem. Bunlar benim can düşmanlarımdır diye cevap verdi. Resülullah (SA.V.) Efendimiz ile îblis arasında şu konuşma geçti: - Ümmetim tadil-i erkan üzere namazını eda etse nasıl olursun? - Beni bir sıtma tutar tir tir titrerim. Kul Allah için secde ettikçe bir derece yükselir. - Peki oruç tuttukları zaman? - Elim ayağım bağlanır. Ta onla iftar edinceye kadar. - Kur'an okudukları zaman? - Eririm. Suda eriyen tuz 'Ateşte eriyen kurşun gibi. - Hacc etseler? - Boynuma bir zincir vurulur. - Sadaka verdikleri zaman nasıl olursun? - İste o zaman halim çok kötü olur. Sanki sadaka veren başımdan aşağıya beni ikiye böler. Zira sadakada şu hasletler vardır; Sadaka verenin malı bereketlenir. Allah-u Teala sadakalarım cehennemle arasında perde yapar her türlü belâ sıkıntı ve üzüntüleri ondan giderir duaları makbul olur Kıyamet günü hayırları mizanda ağır gelir. İblîs'in bu sözlerinden sonra Resülüllah (S.A.V.) Efendimiz ona sıra ile şu sorulan sordu. - Ya mel'un! Beraber oturduğun arkadaşın kimlerdir? - Faiz yiyenler. - Dostların kimlerdir? - Zina edenler yalan söyleyenler. - Yatak arkadaşların ve hizmetçilerin kimlerdir? - İçki içenler sarhoşlar. - Misafirlerin kimlerdir? - Hırsızlar. - Elçîn ve habercilerin kimlerdir? - Sihirbazlar. . - Gözünün nuru nedir? - Talak'a (Karısını boşamak için) yemin edenler. - Sevgililerin kimlerdir? - Cuma namazını terkedenler. - Hazinedarın? - Zekat vermeyenler. - Peki ya lain senin kalbini ne kırar? - Allah rızası için cihada giden atların kişnemesi. - Senin cismim ne eritir? - Günahlarına tövbe edenlerin tövbesi. - Ciğerini parçalayan nedir? - Gece ve gündüz Allah'a çokça yapılan istiğfar. - Peki yüzünü ne kara eder? - Gizlice verilen sadaka. - Gözünü kör eden? - Teheccüd (gece) namazı. - Başım eğdiren? - Çokça cemaatle kılınan namaz ve sana devamlı getirilen salavat. - Sana göre insanların en sevimli-si kimdir? - Namazlarım bilerek kasden bırakanlar. - Sana göre insanların en şakîsi kimdir? - Cömertler. - Seni işinden ne alıkoyar? - Alimlerin meclisleri. - Ebu Bekir için ne dersin? - Cahiliyyet devrinde bile bana itaat etmeyen O. İslam'a girdikten sonra mı itaat edip yalan söyleyecek? - Peki Ömer için ne dersin? - Her gördüğüm yerde ondan kaçarım. - Peki Osman için? - O'ndan pek çok utanırım. - Peki ya Ali için ne dersin? - O'nunla başa çıkamam! Beni kendi başıma bıraksa. Ben de O'nu bıraksam. Ama O beni bırakmaz. Resülüllah (S.A.V.) İblîs'in bu sözlerinden sonra söyle buyurdu. - Allah'a hamdolsun. Ey şakî Ümmetimin saadete kavuşması için ahiretine hazırlanmasını sağladın. Bunun üzerine İblîs de şöyle dedi: - Ya Muhammedi Ümmetinin saadeti için nasıl ferah durursun? Ben o belli vakte kadar sağ kald?kça onların kan damarlarında dolaşır vesvese veririm. Beni yaratan Allah'a yemin ederim ki onların alim ve cahillerim abid ve tacirlerini velhasıl hepsini azdırırım. Yalnız Allah'ın salih kulları müstesna. İşte onları azdıramam. Rasülüllah (S.A.V.) Efendimiz: - Sana göre bu salih kullar kimlerdir. Ya Lain? diye sorunca İblîs; - O salih kul ki mal ve parayı sevmez medhedilmekten hoşlanmaz hemen onu bırakır kaçarım. Bir kimse ki malıparayı ve övülmeyi sever kalbi dünya arzularına bağlıdır. İşte o benim en itaatkar dostumdur. Sonra benim yetmişbin tane çocuğum vardır. Onların her birini bir yere tayin etmişimdir. Her çocuğumun da yetmişbin tane şeytanı vardır. Onların bir kısmım ülemaya bir kısmım meşayiha bir kısmım ihtiyar kadınlara musallat etdim. Bir kısmım gençlere ve çocuklara gönderdim. Gençlerle aramız gayet iyidir. Çocuklarla da bizimkilerin istedikleri gibi oynarlar. Bir kısmını da âbid ve zahidlere yolladım. Her taraflarından hücum ederler. Öyle bir hale gelirler ki başlarlar çeşitli sebeplerden herhangi birine sövmeye. İşte böylece ihlasları gider. Yaptıkları ibadetleri ihlassız olur. Fakat bu durumlarının farkında olamazlar. Rasûlallah (S.A.V.) ile iblis arasındaki konuşma şöyle devam etti: - Rabbinden neler taleb ettin? - On şey taleb ettim. - Nedir o taleb ettiklerin ey mel' ün? - Şunlardır: Birincisi Allah'tan beni Adem oğullarının malına ve evladına ortak etmesin! diledim. Bu ortaklık talebimi yerine getirdi. Ki bu (Onların mallarına ve çocuklarına ortak ol. Onlara vaad et. Halbuki şeytan onlara aldatıştan başka ne vaad eder "îsra: 64") ayet-i celîlesi ile sabittir. Besmelesiz kesilen her hayvanın etinden faiz ve haram karışan her yemekten yerim. Şeytandan Allah'a sığınılmayan malın da ortağıyım. Öyle ki cinsî münasebet anında besmele çekmeyip şeytandan Allah'a sığınmayan kimse ile birlikte hanımı ile birleşirim. Ve o birleşmeden hâsıl olan çocuk bize itaat eder sözümüzü dinler!!!. Her kim hayvana (veya vasıtaya) binerken haram yola gitmeyi isteyerek binerse ben de onunla beraber binerim. Ona yol arkadaşı olurum. Bu da ayet ile sabittir. Allah-u Teala bana şu emri verdi: "Onlar üzerine suvalilerinlepiyadelerinle yaygara çıkart. -îsra: 64-" Kendime kardeşler istedim. Bana mallarım israf edenlerle ma'siyet yoluna para harcayanları verdi. Bu da şu ayet-i celîle ile sabittir. "Çünkü (mallarını) saçıp savuranlar şeytanların kardeşleri olmuşlardır. Şeytan ise Rabbine (karşı) çok nankördür.") Ben Adem oğullarını görebileyim fakat onlar beni görmesinler diye diledim. Allah kabul etti. Bunun üzerine Resülülah (S.A.V.) şöyle buyurdu. - Eğer bu söylediklerin! Allah'ın (c.c.) Kitabındaki ayetlerle isbat etmeseydin seni tasdiklemezdim. Ya Muhammed Ben hiç kimseyi azdırmaya delalete düşürmeye kadir değilim. Ancak vesvese vererek kötü bir şeyi güzel gösterebilirim. Eğer delalete düşürmeye imkanım olsaydı dünyada Allah'a ve Peygamberlerine inanan hiç bir insan bırakmaz hepsin! delalete ve küfre sürüklerdim. Nasıl ki sen de hidayete kadir değilsin. Zira Sen ancak Allah'ın Rasülüsün ve tebliğe memursun. Şayet hidayet elinde olsaydı yeryüzünde tek kafir bırakmazdın. Sen Allah'ın mü'min kulları için bir hüccetsin... Ben de kendisi için ezelde şekavet yazılan kimselere bir sebebim. Hidayet de dalalet de ancak Allah' tandır. Şeytan onlara vaad eder olmayacak kuruntulara ve ümidlere düşürür. Fakat şeytan onlara kuru bir aldatmadan başka ne vaad eder? İşte onların (aldananların) varacakları yer cehennemdir. Oradan kaçacak bir yer de bulamayacaklardır. Nisa Süresi Ayet: 120-121 Kur'an okuduğun vakit o kovulmuş şeytandan. Allah'a sığın. Hakikat şu ki iman edipte Rableri-ne tevekkül edenler üzerinde o şeytanın herhangibir hakimiyeti yoktur. Onun hakimiyeti ancak kendisini dost edinenlere ve Allah'a ortak koşanlaradır. Nahl Süresi: Ayet 98-99-100 ALLAH’U ALEM (CENAB’I ALLAH CELLE CELALÜH en doğrusunu bilir.)ALLAH’U ZÜLCELALE sonsuz sınırsız hamd şükür ve istiğfarı tevbe, PEYGAMBER EFENDİMİZ SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM’E, EHLİBEYT ve ASHABINA sonsuz sınırsız salatu selam olsun.CENAB’I MEVLA bizi affetsin,bağışlasın mağfiret ve hidayete erdirip orada daim etsin azabından korusun,sonsuz rahmetine ve Cennetine dahil etsin.her türlü şerden daima korusun amin.hakkınızı helal edin selam ve dua ile[/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Genel islami paylaşımlar
Peygamber efendimiz Sallallahu Aleyhi ve sellem'e şeytan'ı lainin itir
Üst
Alt