• Forumda Rüya yorumu YAPILMIYOR! Mesaj göndermeyiniz! Mesajınız silinir!

Rüyada bir kızın elini tutUğunu görmek

erti

Yeni Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
6 Kasım 2013
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
Selamünaleyküm,adım ertan,23 yasındayım,İstanbulda yasıyorum.bir sevgilim var 18 yasında yaklasık 4 senedir konusuyoruz kendisiyle.Evlenmeyi düşünüyoruz diyebilirim.
Dün bir rüya gördüm,bir kızla oturuyoruz basta kim olduğunu bilmiyorum sonra kafamı kaldırıyorum amcamın kızı olduğunu anlıyorum.Loş bir ortamdayız sanki böyle sabah güneş doğmak üzereyken, kerahat vakti gibi görüntü.Yüzlerimiz parlak gibiydi sanki bir yerden hafif ışık vuruyomus gibi tam cıkaramıyorum orasını.Ellerimiz yan yana duruyor ve o yaklastırıp elimi tutuyor.Bu olay benim basta hosuma gidiyor sonra sevgilim aklıma geliyor ve yüzüm düşüyor elini bırakmak istiyorum bir an,ama bırakamıyorum durumu kabulleniyorum gibi birşey oluyor.sonrada uyandım dünden beri aklıma takıldı ne ola ki acaba? şimdiden teşekkürler.
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Aleyküm selam ertan hayirdir insallah..

"benim basta hosuma gidiyor sonra sevgilim aklıma geliyor ve yüzüm düşüyor elini bırakmak istiyorum bir an,ama bırakamıyorum durumu kabulleniyorum gibi "
evliliğe,fiziksel,ruhsal ve zihinsel ,duygusal, psikolojik olğunluğa hazır olmadiğiniza yorumlanir..

18 yaşinda bir Kişinin yaşamında bir tutarlık, sabir bir denge yoktur...
bir gün asabi, bir gün sakin bir gün duygusal ve hüzünlü olacak şekilde bir tutarsızlık gösterir bu kendisine ve karşısındaki kişiye güvensizlik verecektir.

"Bazen, evlenmek üzere olan kızlarımıza, oğullarımıza soruyorum:
–Nasıl, evliliğe hazır mısın?
Birçoğunun cevabı, aşağı yukarı hep şöyle oluyor:
–Hocam, hazırlıklar tamam…
Ev tuttuk, döşedik, beyaz eşya filan her şey tamam…
Sizce bu cevapta tamam olmayan bir taraf yok mu?
Bana göre, en önemli bir taraf eksik kalmış oluyor.

Bu sebeple o gençlere şu soruyu sormaktan kendimi alamam:
–Peki, gönlünüz hazır mı evliliğe?
Sorum, birçok genci şaşırtır, durup düşünürler, genellikle de bir soruyla karşılık verirler:
–O nasıl oluyor? İşte onun nasıl olduğunu bilmeyenler,
Üsküdar vapurunda tanışıp evleniyor, üç gün sonra da,
Kadıköy vapurunda da boşanıveriyorlar.

Evliliği, böylesine gönül dışı bir gövde işi zannedenler,
Nasreddin Hoca’mızdan almışlar cevabı…
–Bu sizinki, demiş, evlilik değildir.
–Peki, evlilik değilse nedir bu yaptığımız? diye sormuşlar.
–Gündüz çifte hırlama, gece çifte horlamadır… demiş.

Evlilik, sağlam bir iletişim temeline oturmalı…
Bu olmazsa olmaz mutluluk kuralını da tersinden ve hoş bir nükte ile anlatır Hocamız.

Eşiyle sağlıklı bir iletişim kuramayanları bakın nasıl uyarır:
–Evliliğiniz nasıl geçiyor? demişler. Hocamız da anlatmış:
–Evliliğimizin ilk senesi çok güzel geçti…
Ben söyledim, hanım dinledi, ben söyledim hanım dinledi…
İkinci sene, bizim hanım işi anladı… O söylemeye başladı…
O söyledi ben dinledim, o söyledi ben dinledim…”
–Peki, hocam, sonra nasıl oldu, diyenlere de,
Hiç sormayın, demiş, sonraki yıllarda da, ikimiz birlikte söyledik, komşular dinledi…

Şimdi eşlerin birlikte söylediklerini, sadece komşuları değil, bütün dünya,facebook ve twiter da okuyor ve dinliyor.
Aile mahremiyeti içinde kalması gereken her şey, ekran pazarlarına dökülüyor.

mutluluk, ancak iki gönlün bir olmasından doğar.
Çocuklarımız, gençlerimiz gönül ehli mi? Daha doğrusu gönülden haberdar mı?
Gönülsüz mutluluk olmaz… Ne tek başımıza, ne de evlilik hayatımızda…
Zira aile, iki gönlün tekleşmesiyle kurulur..
Vehbi Vakkasoğlu
 
Üst Alt