Selamün Aleyküm İnşallah. Sayfayı dün gece gördüğüm bir rüya üzerine internette arştırma yaparken gördüm ve hem böyle nazik, incelikli olması hem de İslami açıdan sağlam temeller üzerine kurulu yapısı neticesiyle bilgi sahibi olmak istedim.
Ben 18 yaşındayım, öğrenciyim ve şu ara üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Sık rüya gören biriyim gecede 4-5 rüya gördüğüm oluyor ve bunların çoğunu hatırlıyorum. Bu rüya bir mekanda başlıyor, orasının okulum olduğu izlenimine kapılıyorum ama gerçek hayattaki okulum değil. Babam o okulun kütüphanesini düzenleme görevini almış. Ben de kitapları çok severim bana sürpriz yapmak istemiş. Açılışa kadar bunu benden saklamış. Kütüphaneye ilk ben giriyorum ve baktığımda tüm rafların camdan haznelere yerleştirilmiş olduğunu ve içlerinin de suyla dolu olduğunu görüyorum. Su berrak ve burnuma hafif bir deniz kokusu doluyor. Babam benim hoşuma gideceğini düşünerek böyle yaptığını söylüyor. Ben çok beğeniyorum ama kitapların suyun içinde yıpranıp yıpranmayacağını soruyorum. Babam da "Ups! Bunu düşünemedik işte." şeklinde cevap veriyor ve o anda insanlar koşuşturmaya ve binayı terk etmeye başlıyorlar. Bir fırtına çıktığını ve binayı boşaltmamız gerektiğini söylüyorlar. O kalabalıkta herkes binadan çıkıyor (Bu arada kütüphane ikinci katta). Ben kütüphaneye bazı kitap ve defterler getirdiğimi ve onları burda bırakmak istemediğimi fark ediyorum ve onları bulup yanıma almak için etrafı karıştırmaya başlıyorum. Bu arada beyaz kaplı, kalınca bir kitap dikkatimi çekiyor, bana ait değil ama onun ıslanmasını istemeyerek onu da yanıma alıyorum. Bu arada cam haznelerden biri kırılıyor ve zemin suyla kaplanıyor. Yağmurun ve rüzgarın içeri dolduğunu, üşüdüğümü hissediyorum. O ara yanıma lisemden tanıdığım bir kız arkadaşım geliyor ve hemen çıkmamız gerektiğini söylüyor, binada bir tek ikimiz kalmışız. Beraber merdivenlere yöneliyoruz. Merdivenlerin başına gelince artık etrafımızda duvar vs kalmıyor merdivenler sanki binanın dışına yapılmış ve gri mermerden. Ben bir anda donup kalıyorum ve elimdeki kitapları düşürüyorum sadece beyaz kitap kalıyor. Çünkü karşımdan bana doğru gelen bir hortum olduğunu fark ediyorum. Arkadaşıma seslenip hortumun yolundan çekilmesini istiyorum, o çekilip kurtuluyor ardından ben de çekiliyorum ve hortum arkamızdan yoluna devam ediyor. Tam merdivenlerden 1-2 basamak inmişken bir hortumun daha yaklaşmakta olduğunu fark edip arkadaşımı uyarıyorum ve aynı sahne tekrarlanıyor. Merdivenleri bitirmek üzereyken bir hortum daha geliyor, ancak bu hortumun çevresinde ışıldayan bir hale var. Bunu da diğerleri gibi yolundan çekilerek atlatmaya çalışıyoruz ama hortumdan kurtulamıyoruz. Bir an elimi cebime atıyorum ve fındıklar elime doluyor.
Daha sonra kütüphaneden beri onlarla oynadığımı hatırlıyorum. Aklıma hortumun bizi göremediği sadece adımlarımızın seslerini takip ettiği fikri geliyor ve arkadaşıma söylüyorum. O benim kaçmamı, onu orada bırakıp kurtulmamı istiyor ama ben onun uzaklaşmasını isteyip "Bir fikrim var!" diyorum. Fındıkları benden uzağa atıyorum, kendimce o sese doğru göndereceğim hortumu. Sahiden bu işe yarıyor ve elimde 3 fındık kala hortum uzaklaşıyor böylece ben de kendimi sığınakta buluyorum. Sığınak etrafı cam kaplı bir restoranmış. Orada arkadaşım babasını buluyor ve kucaklaşıyorlar. Bana teşekkür edip uzaklaşıyorlar. Ben de ailemi aramaya başlıyorum. Uzaktan annemi görüp yanına koşuyorum, annem siyah elbise giymiş, başörtüsü, montu her şeyi siyah. Ona sımsıkı sarılıp "Çok korktum anne." diyorum ama o bana cevap vermiyor ve sarılmıyor. O ara kardeşlerim de gelip annemle beraber bana sarılıyorlar ama ben içten içe annemin neden bana karşılık vermediğini sorguluyorum. Rüyam burada sona eriyor. Beni çok yoran ve üzen bir rüyaydı. Umarım sizi bunaltmamışımdır. Yorumlarsanız gerçekten çok memnun kalırım ama yorumlamazsanız da mühim değil. Canınız sağolsun
Sitede biraz gezip yorumlarınızı okudum, emeğiniz çok büyük alkss Rabbim yardımcınız olsun inşallah. Teşekkürler.
Ben 18 yaşındayım, öğrenciyim ve şu ara üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Sık rüya gören biriyim gecede 4-5 rüya gördüğüm oluyor ve bunların çoğunu hatırlıyorum. Bu rüya bir mekanda başlıyor, orasının okulum olduğu izlenimine kapılıyorum ama gerçek hayattaki okulum değil. Babam o okulun kütüphanesini düzenleme görevini almış. Ben de kitapları çok severim bana sürpriz yapmak istemiş. Açılışa kadar bunu benden saklamış. Kütüphaneye ilk ben giriyorum ve baktığımda tüm rafların camdan haznelere yerleştirilmiş olduğunu ve içlerinin de suyla dolu olduğunu görüyorum. Su berrak ve burnuma hafif bir deniz kokusu doluyor. Babam benim hoşuma gideceğini düşünerek böyle yaptığını söylüyor. Ben çok beğeniyorum ama kitapların suyun içinde yıpranıp yıpranmayacağını soruyorum. Babam da "Ups! Bunu düşünemedik işte." şeklinde cevap veriyor ve o anda insanlar koşuşturmaya ve binayı terk etmeye başlıyorlar. Bir fırtına çıktığını ve binayı boşaltmamız gerektiğini söylüyorlar. O kalabalıkta herkes binadan çıkıyor (Bu arada kütüphane ikinci katta). Ben kütüphaneye bazı kitap ve defterler getirdiğimi ve onları burda bırakmak istemediğimi fark ediyorum ve onları bulup yanıma almak için etrafı karıştırmaya başlıyorum. Bu arada beyaz kaplı, kalınca bir kitap dikkatimi çekiyor, bana ait değil ama onun ıslanmasını istemeyerek onu da yanıma alıyorum. Bu arada cam haznelerden biri kırılıyor ve zemin suyla kaplanıyor. Yağmurun ve rüzgarın içeri dolduğunu, üşüdüğümü hissediyorum. O ara yanıma lisemden tanıdığım bir kız arkadaşım geliyor ve hemen çıkmamız gerektiğini söylüyor, binada bir tek ikimiz kalmışız. Beraber merdivenlere yöneliyoruz. Merdivenlerin başına gelince artık etrafımızda duvar vs kalmıyor merdivenler sanki binanın dışına yapılmış ve gri mermerden. Ben bir anda donup kalıyorum ve elimdeki kitapları düşürüyorum sadece beyaz kitap kalıyor. Çünkü karşımdan bana doğru gelen bir hortum olduğunu fark ediyorum. Arkadaşıma seslenip hortumun yolundan çekilmesini istiyorum, o çekilip kurtuluyor ardından ben de çekiliyorum ve hortum arkamızdan yoluna devam ediyor. Tam merdivenlerden 1-2 basamak inmişken bir hortumun daha yaklaşmakta olduğunu fark edip arkadaşımı uyarıyorum ve aynı sahne tekrarlanıyor. Merdivenleri bitirmek üzereyken bir hortum daha geliyor, ancak bu hortumun çevresinde ışıldayan bir hale var. Bunu da diğerleri gibi yolundan çekilerek atlatmaya çalışıyoruz ama hortumdan kurtulamıyoruz. Bir an elimi cebime atıyorum ve fındıklar elime doluyor.
Daha sonra kütüphaneden beri onlarla oynadığımı hatırlıyorum. Aklıma hortumun bizi göremediği sadece adımlarımızın seslerini takip ettiği fikri geliyor ve arkadaşıma söylüyorum. O benim kaçmamı, onu orada bırakıp kurtulmamı istiyor ama ben onun uzaklaşmasını isteyip "Bir fikrim var!" diyorum. Fındıkları benden uzağa atıyorum, kendimce o sese doğru göndereceğim hortumu. Sahiden bu işe yarıyor ve elimde 3 fındık kala hortum uzaklaşıyor böylece ben de kendimi sığınakta buluyorum. Sığınak etrafı cam kaplı bir restoranmış. Orada arkadaşım babasını buluyor ve kucaklaşıyorlar. Bana teşekkür edip uzaklaşıyorlar. Ben de ailemi aramaya başlıyorum. Uzaktan annemi görüp yanına koşuyorum, annem siyah elbise giymiş, başörtüsü, montu her şeyi siyah. Ona sımsıkı sarılıp "Çok korktum anne." diyorum ama o bana cevap vermiyor ve sarılmıyor. O ara kardeşlerim de gelip annemle beraber bana sarılıyorlar ama ben içten içe annemin neden bana karşılık vermediğini sorguluyorum. Rüyam burada sona eriyor. Beni çok yoran ve üzen bir rüyaydı. Umarım sizi bunaltmamışımdır. Yorumlarsanız gerçekten çok memnun kalırım ama yorumlamazsanız da mühim değil. Canınız sağolsun
Sitede biraz gezip yorumlarınızı okudum, emeğiniz çok büyük alkss Rabbim yardımcınız olsun inşallah. Teşekkürler.
