Allahım konuş benimle

Gönül sızım

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
ALLAH 'IN (C.C.) KONUŞMASI
Imam Gazalının bir eserinde Allah 'ın , konuştuğunu okumustum..
Allah 'ın (c.c.} sıfatlarından biri de "Kelâm" yani, konuşmadır. Zaten O kendisi Kur'ân-ı Kerimde'de peygamberlerle konuştugunu bildirmektedir.
Ancak O, yaratıklara ve bu arada insanlara hiçbir konuda benzemediği gibi, konuşmada da benzemez.
O cc.konuşur, ancak konuşmasının niteliğini biz anlayamayız, konuşma özelliğinin (sıfatını) olduğuna inanırız, o kadar.
Nitekim indirdiği kitaplar ve bu arada Kur'ân-ı Kerîm onun kelamı, yani konuşmasıdır. Zaten onun bir adı da "Kelâmullah"dır.
 
Gönül sızım

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Bir gün, bir adam ellerini açıp yalvardı:

"Allahım! Konuş benimle!"
Tam o sırada bir çayırkuşu adamın bahçesinde en son şarkısını söylüyordu. Ama adam çayırkuşuna hiç kulak vermedi ve yakarmaya devam etti:

"Allahım! Konuş benimle!"
Az sonra hava aniden kapandı, gökgürültüsü ve şimşekle birlikte kuvvetli bir yağmur başladı.
Fakat adam bunlara hiç aldırış etmedi, yakarmaya devam etti:

"Allahım! Seni görmeme izin ver!"
O böyle yalvarırken, sağanak yağmur sona ermiş ve güneş bütün ihtişamıyla ışıklarını adamın evine kadar taşımaya başlamıştı.
Fakat adam bu manzaraya aldırış bile etmedi. Her gün gördüğü birşey değilmiydi bu? Yalvarmaya devam etti adam:

"Bana bir mucize göster Allahım!"
Böyle yalvarırken, yakınlardaki evlerden birinden yeni doğmuş bir bebeğin ağlayışları geliyordu kulağına ama o bunu da farketmedi. Üzüntüsünden ağladı, ağladı...

"Cevap ver bana Allahım! Burada olduğunu bilmemi sağla!"
Tam o an, bir kelebek gelip adamın koluna konmuştu. Ama görmemekte, duymamakta ve bilmemekte ısrar eden adam öbür eliyle kelebeği iteleyip kovdu.
Sonra da: "Allahım!" Neden, neden bana bir cevap vermiyorsun?"
diye ağlayıp, yakınmaya devam etti...

Gecen hafta bir arkadasim gelmis cani biraz SIKKIN idi ve soyle dedi.."Allahım! Konuş benimle!bu konuda ne yapacagim bilemiyorum cok kararsizim"
diye soylenince benim ufaklik da siritarak;
"ama teyze sen Allah ile Konuşuyon mu ki O senin ile Konuşsun!!" sırıtık.:,:bilmemm:.
deyince ne cok gulmustum...
Arkadasim da "cokk bilmis efendi Allah ile nasil konuşulur ki?"dfrt..diye kizinca oglusum da
"Kim Kur'an okursa ALLAH (c.c) ile konuşmuş olur..." dedi...:tamam:.

 
Gönül sızım

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Hayatta her şeyin bir zamanı ve kendisine ozel bicilmis bir ömrü vardir..
Hiç ölmeyecek gibi yapıştık dünya denen aleme, hep ölenlere üzülüyoruz... Sanki biz hic ölmeyecekmisiz gibi...
Kör müyüz gerçekleri görmüyoruz da, vurdum duymaz halde tüketiyoruz ömür defterinin sayfalarını...
Etrafimizda çiçekler, agaclar ölüyor, tekrar diriliyor, ama ibret almiyoruz!!!
Ya ibret alirsiniz ya da ibret olursunuz... diyordu bir Hak Dostu..
Saydık mı kaç günümüz var... Elimizde senet mi var ölümsüzdür diye... Kendim de dahilim bu yazıya..
Düştüm nefsin kuyusuna çıkarmaya iman ister...
Allahın cc. bizim ile konuşmasini istiyoruz..
Oysa etrafımızda olup biten,
bizim fark edemediğimiz her sey bize Allah cc. in sifatlari ile konuşuyor..
ama biz halen anliyamiyoruz...
sonbahar + hüzün = her sey her an aslinda insana ölümü hatirlatiyor..
etrafimizda insanlar, hayvanlar, cocuklar çiçekleri, agaclar ölüyor, tekrar diriliyor...
ve bize ölüp tekrar dirilecegimizi hatirlatiyor..

Sonbaharda sararan yapraklar "Çok Daha Güçlü Döneceğiz Dalların Kucağına" der gibidir.
Fani ömür biter..Yaprak, çiçek ve kuş dağılır, tarumar olur,
Mevsim boyunca kendini hissettirir veda...ve bir gun biz de ölüp, tekrar dirilecegiz..
ama butun mesele HAZIRMIYIZ...?


 
Üst Alt