Evlilik mi, Evcilik mi?

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185

Evlilik, Allah’ın ayetlerinden bir ayettir… Bu ayeti düzgün okumak, doğru anlamak, güzel yaşamak durumundayız…
Evlilik bir ülkeye, bir ırka, bir dine, bir medeniyete, bir kültüre, bir çağa ait özel bir kurum değildir…
Hatta sadece bu dünyaya has bir uygulama da değildir. Kökleri cennete kadar uzanan, Adem ve Havva’ya dayanan bir gerçekliktir…
Ancak bilmek gerekir ki; hayatın en zor işi, en çetin virajı, en ciddi tercihidir…
Evlilik, sığınacağımız sakin bir liman mı, derin bir zindan mı bu süreç içinde kendini gösterir…

Evlilikte sükûtu hayale de uğrayabilir, huzur ve sükûna da erebilirsiniz…
Ama çoğunlukla hayallerle hayatın örtüşmediğini görürsünüz… Bildiğim bir şey var; hayat toz-pembe bir şey değil, geleceğin güllük-gülistanlık olacağı da garanti değil…
O halde gerçekçi olmak gerekiyor, evlilikten aşırı beklentiye girmemek en doğru olandır…

Ama önce evlilik bizim için nedir?
Bir alışkanlık mı? Arzu mu? Adet mi? Amaç mı? Araç mı? Amel mi? Yoksa bir macera mı? Manevra mı? Murad almak mı?
Evet, evlilik yük müdür, yücelik midir?
Ayak bağı mıdır? Bağımsızlık yolunda atılmış bir adım mıdır?
Bir üstünlük sağlama kavgası mıdır? Diz çöktürme, burnunu sürtme, gününü gösterme operasyonu mudur? Ya da gününü gün etme sevdası mıdır?

Evet, gerçekten evlenmekle ne yaptık? Zoru mu başardık? Belaya mı çattık?
Battık mı? Bahtiyarlığı mı tattık?
İnsanlar neden bu kadar şikâyetçi? Niçin şükretmiyoruz?
“Ah”, “eyvah”, bol evlilikler çoğaldı… “Hamd” ve “sabra” sarılı evlilikler azaldı…
Görünen o ki, evlilikler yoruyor, eşler birbirini yıpratıyor, sonuç hazin bir tükeniş…
Kim ne derse desin gerçekten evlilik zor bir zanaat…
Ciddi bir zahmet… Ağır bir külfet…
Gün geliyor, insanlar ya kendilerini veyahut da evliliklerini bitiriyorlar…

Olan-biten nedir? Evlilik midir, evcilik oyunu mudur? Bilemiyorum…
Unutmayalım ki; evlilik bir kumar değil, kendini ve hayatı yeniden kurma eylemidir…

Evlilik, açık bir sözleşmedir… Ve bilelim ki; sadece insan olan evlenir, diğerleri çiftleşir…

İnancımız o ki; evlilikte, evlatta, emvalda, emtiada hepsi birer imtihan konusu, hepsi bize emanet…

Eminliğimizle, adil emirliğimizle, erdemimizle, edebimizle, samimi emeklerimizle biz bu sınavı sürdürebilir ve bu emaneti yüz akı ile taşıyabiliriz…

Çünkü iman ettiğimiz Kur’an diyor ki, mümin erkek ve kadınlar birbirlerinin velileridir… Velayet kanatlarını gerdiğimiz zaman ailenin nasıl bir sığınak, korunak, barınak olduğu anlaşılacaktır… O sıra vahyin şekillendirdiği Rahmani bir okul, rabbani bir disiplin devreye girmiş olacaktır…

Birbirine adanmış ömürler… En büyük nimet ve muhteşem bir devlettir.
Evlilik, eş olmanın çok ötesinde anlamlar taşıyor… Bunu farketmek durumundayız…
“Onlar sizin için bir örtü, siz de onlar için bir örtüsünüz.” (2/187)

Evlilik, kendini sınırlamak, sınamak ve sorumluluk almaktır…
Evlilik, birbirini paylamak değil, hayatı paylaşmaktır…
Birbirini değişime zorlamak değil, anlamak, tamamlamak ve alışmaktır…
Pazarlığı bırakalım herkes kendi payına düşen sorumluluğunu kuşansın…

Evliliği ne her şeymiş gibi ne de hiçbir şeymiş gibi göremeyiz…
Peki, biz evliliğe ne yükledik, ne bekliyoruz?
Öncelikle evliliğe “evet” demekle neyi yüklendiğimizin bilincinde miyiz?
Önce alem-i berzahta verdiğimiz ahdü misakta Rabbimize “Kalu bela=evet” demiştik… Bu bizi ilahi teklife muhatap kılmış, kul olmuştuk…
Şimdi nikâhta “evet” demekle eş olduk yeni bir sorumluluk aldık.
Hayatımızın anlam ve akışını belirleyen bu “evet”lerdir… Aslında bu “evet”ler zorlu ve zorunlu birer tercihtir… Neler içerdiğine bakmak mecburiyetindeyiz…

Bunu idrak ve inşa ettiğimiz zaman sadece eşimizle beraberliği gerçekleştirmiş olmayacağız, Allah ile beraber olmaya da hak kazanmış olacağız…
Sabır ve namazla yardım isteyelim ki, yuvamıza fesat girmesin…
Gerçekten evlilik hayatımız nasıl gidiyor?
Cevabımız; “Elhamdülillah” mı, yoksa “Eyvah” mı?

Yarınlarda “eyvah” dememek için yönelişimiz “yasak ağaçlar”a değil, “tuba”lara olmalıdır… Yoksa sonrası “hubut” olur…

Evet, yüreklerde yeşeren zakkumları sökmeli, tuba tohumları ekmeliyiz… Üstümüze kıyametler kopsa da fidanlar dikmeye davam etmeliyiz…

Bize besmeleli evlilikler, kıbleli evler, amentülü hayatlar lazım… Ne evsizleşelim, ne de evcilleşelim, sadece evli kalalım…
Kendimize dönelim… Birbirimize dönelim…
Evimize dönelim…
Bunun için evlilik terapisine gerek yok… Tedavi için ithal reçetelere de ihtiyaç yok… Sanıyorum evlilikte şu beş kelime ile işi çözeriz…
Sabır…
Sorumluluk…
Sadakat…
Samimiyet…
Sevgi…

Gerçek evlilikler, kalıcı konutlar cennette bizi bekliyor…
Evlilikten amaç bunu cennete taşıyabilmektir…
Evlilikte marifet ve keramet, işte budur…
Ramazan Kayan
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Ama önce evlilik bizim için nedir?
Bir alışkanlık mı? Arzu mu? Adet mi? Amaç mı? Araç mı? Amel mi? Yoksa bir macera mı? Manevra mı? Murad almak mı?
Evet, evlilik yük müdür, yücelik midir?
Ayak bağı mıdır? Bağımsızlık yolunda atılmış bir adım mıdır?
Bir üstünlük sağlama kavgası mıdır? Diz çöktürme, burnunu sürtme, gününü gösterme operasyonu mudur? Ya da gününü gün etme sevdası mıdır?
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Bize besmeleli evlilikler, kıbleli evler, amentülü hayatlar lazım… Ne evsizleşelim, ne de evcilleşelim, sadece evli kalalım…
Kendimize dönelim… Birbirimize dönelim…
Evimize dönelim…
Bunun için evlilik terapisine gerek yok… Tedavi için ithal reçetelere de ihtiyaç yok… Sanıyorum evlilikte şu beş kelime ile işi çözeriz…
Sabır…
Sorumluluk…
Sadakat…
Samimiyet…
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
sükûtu hayale de uğrayabilir, huzur ve sükûna da erebilirsiniz…
Ama çoğunlukla hayallerle hayatın örtüşmediğini görürsünüz… Bildiğim bir şey var; hayat toz-pembe bir şey değil, geleceğin güllük-gülistanlık olacağı da garanti değil…
O halde gerçekçi olmak gerekiyor, evlilikten aşırı beklentiye girmemek en doğru olandır…
 
Üst Alt