Gençlik sanal alemin tehtidinde

suskun

Başarılı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
22 Mart 2011
Mesajlar
199
Tepkime puanı
3
Gençlik, 'sanal alem'in tehdidinde
Hem yararları, hem de zararları bulunan internet, içerisinde her şeyi barındıran koca bir sanal dünya. Bu dünyada aradığınız her şeyi bulduğunuz gibi istemediğiniz şeylerle de karşılaşabilirsiniz. Özellikle müstehcen filmler ve resimlerin, gençliğin önünde en büyük tehdit olduğu kaydediliyor.

Halkın özellikle de gençlerin dilinde internetin tanımı, kolay erişim ve argo tabiriyle "beleş" iletişim. Gençlerin ödevlerini hazırlamada, daha ziyade chat ve oyun oynama da kullandığı internet son yıllarda hayatımızın büyük bir bölümünü işgal etmektedir. Hem yararları, hem de zararları bulunan internet, içerisinde her şeyi barındıran koca bir sanal dünya. Bu dünyada aradığınız her şeyi bulduğunuz gibi istemediğiniz şeylerle de karşılaşabilirsiniz. Özellikle müstehcen filmler ve resimlerin, gençliğin önünde en büyük tehdit olduğu kaydediliyor. Bu tehdit ne kadar kaale alınıyor bilinmez ama uzmanlar bu tehlikeye kulak verilmesini ve buna karşı önlem alınması gerektiğini söylüyor.

İnternet kafelerde neler yasak
Türkiye'de, henüz kişisel bilgisayar kullanımı gelişmediğinden, bilgisayar kullanıcılarının ortak adresi internet kafeler oluyor. Basık ve karanlık ortamlarda, sigara dumanları altında, insanlar internetin nimetinden (!) faydalanmaya çalışıyorlar. Daha önce kafelerde yapılmaya çalışılan düzenlemeler ne kadar etkili olmuştur tartışılır; ama hergün yeni kararlar alınıp, uygulanmak için yürürlüğe giriyor.

Sanal dünyanın, kişisel kullanıma sunulduğu internet kafelerde, bilgisayar dışındaki bütün elektronik ve mekanik eşyaların kullanıma sunulması yasak. Bilgisayarlarda oyun oynatılması, internet üzerinden zararlı yayın yapan internet sitelerine girmek yasak. Kumar, bahis ve uygunsuz siteleri kullanmak yasak. Devletin bölünmez bütünlüğünü ve anayasal düzeni yıkmaya yönelik yayın yapan sitelere erişim yasak. Lisanssız ve denetim pulu olmayan her türlü film, yazılım, bilgisayar oyununu, çoğaltmak ve satışa sunmak, sayılan yasaklar arasında.

Gençlik tehdit altında
Kafelerin açılış ve kapanış saatlerinin valilik tarafından onaylanıp belediyeler tarafından belirlenmesi gerekmektedir. Sabah saatlerinden, 24.00'a kadar açık olan kafelerde hatta bazen kapalı kapılar ardından 24 saat boyunca açık olan kafelerde, dünya ellerinizin ve klavyenizin ucunda. Bütün bu kurallar varken ve bu kurallara riayet edildiğinde internetin bir zararının olmadığı görülüyor. Evet, kurallara uyulsaydı bugün hapishaneler boş kalır, suçsuz günahsız insanlar hayatını kaybetmez, insanlarda birbirlerine karşı duyulan güvensizlik, yerini güvene ve kardeşliğe bırakırdı.

İnternet kafelerde de hayatın her alanında olduğu gibi kural ihlalleri yaşanmakta. Daha çok para kazandıran bilgisayar oyunlarını tercih eden kafe işletmecileri bunun yasak olduğunu belki de bilmiyorlardır. Son zamanlarda artan internet kullanımından dolayı haber bültenleri, yeni cinayetlerle, boşanmalarla ve kavgalarla tanışıyor. Özellikle Chat diye tabir edilen, Türkçesi sohbet olan internet odalarının kullanımından çıkan bu problemler, gençlerimizin ve aile kültürümüzün temellerini dinamitleyen öğelerden biri olmaya başladı. Bu gelişmelerin aldatmaları kolaylaştırdığı ve örttüğünü, daha gizli konuma getirdiğini söyleyen uzmanlar, bu problemin önüne geçilmesi gerektiğini söylüyor.

Eskiden buram buram hasret kokan mektuplarımızın yerini, şimdilerde alan e-posta (mail) mektup kültürümüzü de yok etme tehdidi taşıyor. Henüz birkaç kuşaklık ömrü daha kalan mektup yeni yetişen neslin artık tercihleri dışında kalıyor. Askerler yavuklularına artık saf aşklarının barındığı mektupları değil, soğuk sayfalarla, ilginç karakterler barındıran e-postalar gönderiyor.
Sanal çöpçatan görevini de gören internet, karşınızdaki insanın gerçek kişiliğini örten, onu melek sıfatıyla tanıtan, maskeler ardına gizleyen bir perde. Çeşme başında tanışmalar yerini renkli sitelerde samimiyetsiz buluşmalara terk etti. Korsan yayınların yaygın olduğu bu sitelerde, emek hırsızlığı da had safhaya ulaşıyor. İstediğiniz sanatçının, istediğiniz albümünü, gösterime girmesini sabırsızlıkla beklediğiniz filmlerin, ilk önce izleme ve dinleme fırsatının sunulduğu bu teknoloji (!) sizi birkaç dakikada emek hırsızı yapabiliyor.

Öğrencilerin aklı fikri oyunda
Konu ile ilgili düşüncelerini sorduğumuz Abdulkadir Uztürk İlköğretim Okulu 8. sınıf öğrencisi Burak A. interneti bir eğlence ve iletişim aracı olarak tanımlıyor. Kitap okumaya vakit ayıramadığını söyleyen Burak A. "İnternete gitmezsem ders çalışamam ve oyunlarda aklım kalır" diyerek internetin aslında bir de farklı yönüne, bağımlılık yapma özelliğine dikkat çekti. İnternetin zararlarının ise gözleri bozması ve dersleri aksatması olduğunu söyleyen Burak A., evinde bilgisayarının olmadığını fakat olduğu takdirde daha fazla vaktini harcayabileceğini söylüyor.

İnternetin önem bakımından yüzyılın buluşu olduğunu söyleyen Sefa Saygılı ise, "İnternetin kapsadığı bilgi sonsuz denecek kadar çoktur. İnternet sayesinde dünyanın dört bir tarafına kolaylıkla ulaşabiliyorsunuz ve en önemlisi de tekel medyaya muhtaç değilsiniz. İstediğiniz bilgiyi istediğiniz ölçüde elde edebilirsiniz. Bu kadar faydalı olan internetin tabiî ki bir de zararı vardır" dedi. İnternetin zararlarını şöyle sıralayan Saygılı, "Sanal sohbet özellikle gençleri esir almaktadır. Karşılıklı, genellikle lüzumsuz tartışmalar zamanı boşa harcatmakta ve zihinleri gereksiz yere işgal etmektedir. Bilgisayarda saatler süren karşılaşma ve yarışmalar, bazen kumar oynamaya dönüşmekte, öğrenme, eğitimle beceri ve yetenekleri geliştirme çağı olan bu çağı boşa harcanmaktadır. Böylece üniversite eğitimi baltalanmakta ve bazen de yarım kalmaktadır" dedi.

Tarih kaynaklarında iletişim üzerine birçok söylenti var. Rüzgârla, dumanla, kuşla, habercilerle. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte zor şartlarda yapılan iletişim, masa başına, cebimize hatta parmaklarımıza kadar indi. Telefonla başlayan bu kolaylık, daha sonra cep telefonuna ve ardından da çağın iletişim kaynağı olan internetle son noktasına ulaştı. Günümüzde iletişimin gelişmesi ile insanların arasında muhabbetin ve sohbetin değerini yitirdiği, akşamsefası sohbetlerinin yerini kan ve gözyaşı dolu haber programları, sanal dünyalarda kurulan hayatlar aldı. Teknoloji zararlı mı dersiniz? Eskilerin anlattığı sıra geceleri, dostluklar, kardeşlikler, aile bağlarının yerini bugün ne aldı sizce?

Biz çağımızda büyük bir nimet olan; fakat yanlış kullanıldığında hayatı tamamen altüst eden internet diyoruz. Ya siz? 'www' ile başlayan, hayatınızın tamamını içine aldıktan sonra bir 'nokta' (.) koyup, com, net, org veya gov'la biten ve bir tıkla yeni bir hayat başlatan internetin, ne manaya geldiğini ve nasıl kullanıldığına bakalım. Bugüne kadar üzerinde uzlaşmaya varılmış ortak bir tanım olmamasına karşın çeşitli elektronik arşivlerdeki dokümanlara bakarak internetin dünya üzerindeki mevcut milyonlarca ağın ortak bir protokol çerçevesinde iletişim kurmasını ve birbirleri ile kaynaklarını paylaşmasını sağlayan ağlararası ağ olduğu söylenebilir. Diğer bir tanımda ise internet, 'TCP/IP protokolünü tanıyan ağların oluşturduğu büyük bir ağdır.' diye tarif ediliyor. Bu protokolü tanıyan ağlardan erişebilecek bir kaynaklar kümesidir. Kullanılan ortak protokol TCP/IP'dir.

Bu akademik ve bilimsel tanımdan sonra internetin halk arasından dolaşan tarifi ise, "haber takibi, mesajlaşma, ucuz olduğu için sesli ve görüntülü görüşme, dosya aktarımı, kolay bilgiye ulaşma yolu, bir konu hakkında bilgi toplamak için tarama yapma" diye tarif ediliyor. Bu tarif meslek dallarına göre de değişim gösteriyor. Örneğin; site tasarımcıları interneti; "hayatım, elim ayağım, haber kaynağım, dünyaya açılan kapım, ekmek teknem" diye tarif ediyor. İlköğretim çağındaki öğrenciler ise interneti eğlence aracı olarak tarif etmektedirler. Son on beş yılda bu kadar gelişme kaydeden çağın teknoloji harikası internet, acaba ne kadar zararlı, ne kadar faydalı?

Yalnızlık ve depresyona sürüklüyor
Yapılan araştırmalar sonucu, "chat"ın ilk dönemlerde insanlarda geçici bir hoşluk meydana getirdiği, sonrasında ise yalnızlık ve depresyonla karşı karşıya bıraktığı tesbit edilmiş.
Bilgisayar kullanımı, özellikle de internetin hayatımızdaki yeri sizce nedir?
Cansız olan her nesne fayda ve zarar açısından nötr bir işleve sahiptir. Bilgisayar da, donanım dediğimiz birçok elektronik aygıtın bir araya gelmesiyle belli birtakım işlevleri yerine getiren bir nesneler bütünlüğüdür. Bu açıklama bilgisayarı kullanmak yararlı, mı zararlı mı sorusunun cevabı olarak düşünülebilir. Günümüz internet kullanımında istatistikler bireysel ve geçici doyumun internet kullanımında büyük bir orana sahip olduğunu göstermektedir. İnternet kafelerin kullanım amacıyla ilgili internet üzerinden yapılan bir ankette; kullanıcıların yüzde 81,16'sı oyun, sörf ve chat yapmak amacıyla interneti kullanmaktadır. Bu oran eğitim içerikli siteleri ziyaret edenlerin arasında yüzde 38 civarındadır. İnternet hayatımızın her yerinde ve gençliği kendisine mecbur kılmaktadır.

Birçok insanın hayatında bir yaşam tarzıdır. Zihinsel kirlenmenin yanında zaman israfı, aile ilişkilerinde yalnızlaşma, duygusal ilişkilerde eşiyle yetinememe, var olan eş yerine daha farklı alternatifler arama ve bulma gibi olumsuzluklara sebep olmaktadır.

Yapay ilişkiler bağları zayıflatıyor
Bir psikolojik danışman olarak sizce internetin zararları var mıdır?
İnternetin zararları ve yararları çok tartışılan konulardan biridir. İnternetin etkileri hakkında bir görüş; teknolojinin sunduklarından mahrum kalmamak, sonsuz seçeneklerden yararlanmak biçiminde düşüncesini ifade ederken; diğer bir görüş ise, insanların zaten izole edildiğini, internetin bu izolasyonu arttırdığını ileri sürmektedir. Buna da cevap: "Zaten izole hayatlar yaşıyoruz, internet bu izolasyonu kırıyor. İnternet aracılığıyla bile olsa, yeni insanlar tanıyoruz" şeklindedir. Ancak, sanal sohbetin bir yaşam tarzı haline gelmesi gerçek hayatta adaptasyonu oldukça olumsuz etkiler. Suni gündem oluşturur, yapay ilişkiler ve gerçekle bağların zayıflamasına sebep olur. Amerika'da yapılan bir araştırma, Chat'ın geçici bir hoşluk meydana getirdiğini ama uzun vadede yalnızlık hissini ve depresyonu arttırdığını ortaya çıkarmıştır.

Ruh sağlığını olumsuz etkiliyor
İnsanlar sanal sohbete neden ihtiyaç duyar ve neden kendini kontrol edemez?
Bu sorunun cevabını yukarıda çeşitli satır aralarına serpiştirdik. Genel eğilimle ilgili analitik bir değerlendirme yapacak olursak şunlar söylenebilir. İlkel arzular her insanda vardır. Bu arzular sürekli doyum sağlama eğilimindedirler. Karşı cinsi arzulamak ilkel benliğin bir arzusudur. Alt benlikte, kişi karşı cinsi arzular. Onun yanında olmak, onunla iletişime geçmek kişiyi hoşnut eder. Sorumsuzluk ve kuralsızlık alt benliğin hoşlandığı bir başka durumdur. Kişi saldırgan olmak ister. Bu saldırgan içgüdüsünü bazen dijital oyunlarla bazen sanal odalarda küfrederek deşarj etmeye çalışır. Sanal âlemde sanal sohbetler; bu duygulara (cinsellik, saldırganlık ve sorumsuzluk) doyum sağlar. Üst benliğin bu noktada güçsüz olması kişide oto kontrol kaybına sebep olur.

Peki, bu sorunları sıraladıktan sonra neler yapılabilir?
Kontrollü bir şekilde interneti kullanmak zarar vermez. Otokontrol olmalı. İnternette geçecek zaman ve sohbetler belirli saatlerle sınırlandırılmalıdır. Araştırmalar için daha çok kütüphaneleri kullanmalısınız. İnternet kütüphane öncesi çalışmalarınızda size ön hazırlık imkânı sunmalıdır. İletişim için chat kanallarını kullanmak yerine, sadece tanıdıklarınız MSN Messenger adreslerini listelerinize ekleyip, geçici ve kısıtlı bir süre sohbet edebilirsiniz. Tanımadığınız mail adreslerinin listeleme talebini olumlu onaylamayınız. İnternette tanışılan kişilere resimlerinizi yollamayınız. Çünkü bir internet kullanıcısı şunu ifade ediyor: " Kız rumuzları ile Chat odalarına girip bize fotoğraflarını yollayan erkeklerin 12 dakikada kafalarını kesip, yine internetteki uygunsuz sitelerden indirdiğimiz fotoğraflara monte edip onlara geri yolluyorduk." Bu durum bayanlar için de aynı -hatta daha fazla- riski taşımaktadır. Photoshop çıktıktan sonra birçok yorumcu resmin delil olma özelliğini kaybettiğini söylüyor. Yani Photoshop'la dileyen dilediğini dilediği kılığa sokabilir.

İnternet; asosyalleşmeyi tetikliyor
İnternet sosyal hayatımızda da birçok olumsuzluklara yol açabilir. Bu konuyu psikolojik danışman sitesi editörü Maruf Beçen'e sorduk. Beçen, verdiği cevaplarla "sanal alem"in çarpıcı fotoğraflarını koydu önümüze.

Chat veya Sohbet'in bu kadar problem olması ve yaygın olmasını neye bağlıyorsunuz?
Genelde Sanal Sohbeti hayatında bir tarz olarak kalıcı hale getiren kişilerde gerçeğe karşı bir özgüven probleminin varlığı dikkati çekmektedir. Genelde sosyal hayata açık kişilerin internette çok zaman geçirmedikleri gözlemlenmiştir... Daha çok içe dönük insanlar sanal sohbetle daha ilgililer. Chat bu yapıyı daha çok besliyor. Gerçek hayatta konuşamayan, beğenilmeyen, dışlandığını düşünen bir kişi zamanının çoğunu internette, chat yaparak geçirmektedir. Beğenilme ve kabul görme problemi olmayan kişiler de chat yapmakta ancak; bir yaşam tarzı halinde değil. Bunlarla beraber chat yapmanın zararları konusunda dikkate değer bir başka konu ise aile hayatına olan negatif etkileri.

Geleneksel algıda evlilik kutsal bir kurum olarak kabul edilir. Bu bütün toplumlarda böyledir. Evliliği sonlandıracak gerekçeler çok güçlü sebeplere dayanmak durumundadır. Ancak internetteki sohbet ve çöpçatan siteleri vasıtasıyla artık birçok alternatif söz konusudur. Evliliğin sıkıcı olması durumunda sıkıcılığı oluşturan problemi çözme noktasındaki girişimler ya çok az ya da az kararlı bir anlayışla ele alınmaktadır. Çözüm noktasındaki isteksiz girişimler, farklı alternatifler vardır mantığıyla sonlandırılmaktadır. Eşiyle çok yüzeysel tartışmalar yapıp problem yaşayan birçok kadın ve erkek internet üzerinden tanıştıkları kişilerle bu problemleri paylaşmaktadır. Bu paylaşım farklı cinsleri birbirlerine yakınlaştırarak yeni bir ilişkiye kapı aralamakta ve var olan bir kurumu yıkmaktadır. Bazen bu durum aile kurumunu dağıtmasa da aldatma diye ifade edilen bir başka soruna sebep olmaktadır.
 

ruyamruya

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
22 Mart 2014
Mesajlar
64
Tepkime puanı
0
Yaş
23
Dünyanın hali nereye gidiyor..İnşallah insanların aklını başına alır..Zaman kaybı hem manevi kayıp,Dolayısıyla insana deprosyana sürüklüyor..
 
Üst Alt