'müminin ferasetinden korkunuz

Gönül sızım

'müminin ferasetinden korkunuz. Zira ilahi nazar ile bakar.'
ilk once Feraset Nedir?: anlayış, çabuk seziş.. Halka HAKK-in gozu ile bakabilmek...
Müslüman. başına gelen olayların kudretini,hikmetini sebeblere bağlamaz,keske bunu yapmazaydim..
oglumu o gun gondermeseydim ..vs..gibi sozler ile Rabbimin Takdirine karismaz...
müslüman Bakara suresi 216. ayetin gereğini yerine getirir...hayatı altı üstüne de gelse belki altı üsünden daha iyidir ya Hû der teslimiyet eder..
Rabbim benim icin takdir ettigin Takdire Yuregim ile RAZIYIM diyebilmektir..
yaşantılarının sırlarını sezer, yaşadiklarinin bir imtihan olduğu idrâki eder.. belki sendeler insaniz aciziz..zayifiz sinir sistemimiz kaldiramaz bazen..ama düşmez..düşse bile daha guclu bir sekilde tevbe ve istigfar ile Ya Hayy diye kiyama kalkar yine...
bu nedenle Rabbinden ona hazineden bahşedilmiş bu dirayet karşısında korkun...
Müslüman bu nedenle yılmayandır zirâ.. zübde-i alem'liğinin farkındalığı ve ona üflenen ilâhî nefesin bilinçliliği ile yaşamaya gayret edendir.

Gönül sızım · 30 Mart 2012

Tutarlı ve basiretli hareket etme, istikamet ve hakta isabet görebilme özelliğine feraset denmektedir...
Bir mü’min önceden bir işin mahiyetini ve içyüzünü görebilecek seviyeye gelmişse ona ferasetli denirönceden bir işin mahiyetini ve içyüzünü görebilecek seviyeye gelmişse ona ferasetli denir.

Ferasetin kalpte bulunan iman nuru ile alakası vardır. İnsanın feraset sahibi olabilmesi için kalbini art niyet ve peşin hükümlerden arındırması şarttır...
Bununla beraber feraset delil, tecrübe, akıl ve fıtrata uygun geleceği okuyabilme özelliğidir. Bu özelliğe sahip olan bir “Mü’min bir delikten iki defa ısırılmaz.
” (Buhari, Edeb, 83; Müslim, Zühd, 63) “Mü’min akıllı, zeki ve uyanıktır.” (Suyutî, Câmiu’s-Sağir, 2:571)

Feraset mü’minin gelecek konusunda yanılmaması ve geleceği okuması anlamına da gelmektedir...
Geleceği kesin olarak elbette Allah bilir; ama akıllı bir insan geçmişin tecrübeleri ve kişilerle olaylar konusundaki bilgileri ile geleceği de görebilir. Bu ise akıl, ilim ve kalbin müşterek faaliyetinin sonucudur.

İslam bilginleri aklın tarifini yaparlarken “Geçmişten geleceği, olmuştan olacağı bilmek” demişlerdir.
Geçmişin tecrübeleri, eşya ve olayların mahiyet ve özellikleri insan akınlın önüne geniş bir kapı açarak gelecek ile ilgili fikir verir.
İnsan ile ilgili bilgisi sayesinde şeytan meleklere “Yeryüzünde fitne çıkaracak ve kan dökecek olan insanı neden yaratıyor. Biz Allah’a ibadet için yeterli değil miyiz?” (Bakara, 2:30) diyerek vesvese vermişti...
Bu şeytanın insanın nefsini ve mahiyetini bilmesinden kaynaklanan geleceğe ait bilgisinden kaynaklanmaktaydı.

'müminin ferasetinden korkunuz

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz