Eleştirmek geliştirmek içindir. Bizde ise eleştiri muhalefet olarak görülür ve asla iyi niyetle bağdaştırılamaz.
Bunun için muhalefete asla tahammül edemeyiz, eleştiriyi kabul edemeyiz ve hemen -sanki yaptığımız kesin doğru gibi- kendimizi müdafaa etmeye başlar
en küçük bir tenkidi kendimize hakaret kabul ederiz.
Gerçekte ise tenkit düşmanlığın değil, dostluğun; nefretin değil, sevginin; yanlışa teşvikin değil, yanlıştan kurtarmanın; ilginin ve yardımın ifadesidir...
iste ben buraya gelmeden once o diger forumdan ayrilmamin sebebi ,kivilcimi baslangici bu olmustur!!
O forumda Merkez ezanlar hakkinda bir konu vardi.. gercekten bilmiyordum.. cunku yillardir BATI da yasamaktayim.. Merkez den ezan okunma hakkinda soru sordugumda bir guzel azar isitmistim..
oysa ne olurdu yonetici beni suclamadan, yargilamadan, asagilamadan.. bana yardim etseydi...
Eleştiriler ve karşı fikirler yıkıcı değil, yapıcı; yoldan çıkarıcı değil, yol gösterici; çaresizliği değil çıkış yolunu gösterici nitelikte olmalı, içerisinde bilgi ve fikir kırıntıları taşımalıdır.
Bilginin, çarenin göstergesi olmalıdır. Bir şeyi eleştirenin eleştirisine değer katan şey bilgidir ve çare göstermesidir.
Bu iki unsurdan yoksun olan bir tenkidin elbette bir değeri de yoktur.
yöneticiyi adalete sevk eden halkın idarecileri eleştirme hürriyeti ve yanlışı söyleyebilme cesaretidir.
Hz. Ömer’in (ra) de muhalefete ve eleştiriye açık olması adaletine yardımcı olmuştur.