- Katılım
- 26 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 19,432
- Tepkime puanı
- 185

Her an değişim içinde olan şu alemde insan olarak kalabilmek o kadar zor ki?
Ruhunu temizlemek…Sevginin, saygının, duru bir vicdanın hakkını vererek, onları en kıymetli yerinde tutabilmek gönlünün...
Ve oraya başka hiç bir düşünceyi, boş endişe ve hedefi sokmamak...
En küçük bir toz, bir kırıntı ile bozulabilen hislere sahibiz...
Bir bakış, bir ses, bazen küçük bir hatırlamayla bambaşka alemlere dalan, bir anda kendini unutan nefislerimiz nasıl bulacak doğru yolu?
Kalbimizin vicdanimizin sesini hakiki manada hangimiz dinleyebiliyoruz?
En kizgin ofke animizda bile adaletli ve sefkatli hangi birimiz davranabiliyoruz?
Başkalarını eleştirirken biraz da aynı eleştiriyi kendimiz için de yapabilsek.
Aslında hepimiz değil ama çoğumuz karanlıkta el yordamıyla yürüyen insanlar gibiyiz.
Bir ışık yaksak etrafımızı daha iyi görüp, daha düzgün ilerleyebileceğiz.
Ama bu ışık kalp vadisinde yanmalı...
Önce orayı aydınlatmalı. Eğer kalp gözüyle bakabilsek şu aleme ve olup biten her hadiseye; daha güzel yer bulabiliriz belki kendimize ..
Layık olabiliriz bize verilen şu hayata. Kendi kendini düzeltip, tamir edebilen belki de tek varlık insanoğlu. İnsanın bozulması da, iyileşmesi de çok kolay…Velhasil...