Ve aleyküm Selam Rüyaniz Hayr olsun..
"Biz Senin göğsünü açıp genişletmedik mi?(1) Senin belini çatırdatan o ağır yükünü indirmedik mi?
(2, 3) Hem Senin şanını yüceltmedik mi?(4)
Demek ki güçlükle beraber kolaylık vardır.(5)
Evet, güçlükle beraber kolaylık vardır!(6)
O halde bir işi bitirince, hemen başka işe giriş, onunla uğraş.(7) Hep Rabbine yönel, Ona yaklaş!(8)
Rüyada göğüs görmek: el açıklığına, üzüntüye, sıkıntıya, bazen de hastanın iyileşmesine ,sıkıntılardan kurtulmasina tabir edilmektedir.
kadının süpürge ile bir yeri süpürmesi, çok mutlu olacağına ve rahat bir yaşam süreceğine işaret eder.
Rüyada süpürge, işleri kolaylaştıran biri olarak yorumlanır... yeter ki :Siz korku,endişe,vesvese, Evham diyebileceğimiz düşüncelerden kendinizi ARITIN!!,
temizleyin ve Allah-in izni ile huzura ermenize yorumlanir...
İnsan hayatına baktığımızda düz bir çizgi değildir olmamalıdır da. Nasıl mevsimler aylar günler farklı farklıdır aynen öyle insan da
bazen neşeli ve mutlu bazen kederli ve elemli; kasvetli hüzünlü ve bir boslukta hisseder kendini....
kimi zaman özgüveni yüksek kimi zaman acziyet ve yetersizlik içerisinde olabilmektedir.
Siz şu An Çok duygusal ve hassas olduğunuz
bir dönemdesiniz!!Allahu alem.. Mümkün olduğu kadar Sizi huzursuz eden ortam ve insanlardan uzak durmaya çalışın.
hiçbir şeye çok fazla şaşırmayın. hayatta herşey olabilir..Unutmayin !!hepimiz insaniz .
Olumsuz düşünce size sadece daha fazla olumsuzluk getirir...
Çoğu zaman dargın durmanın çok problemi çözeceği sanılır. Oysa dargınlık hiçbir problemi çözmez; aksine kör düğüm yapar.
Çünkü dargın ortam, hasım tarafın düşmanlığı sürdürmesi için daha uygun bir zemindir. Öyle ki, hazır siz kendisiyle konuşmazken;
o belki verdiği zararı artırmak da isteyebilir. Siz ise onunla konuşmadığınızdan tedbir almanız mümkün olmaz.
Öte yandan, Kurân; suç, kabahat ve kusurlar ile barış ve affı kesin çizgilerle ayırmakta ve çok net biçimde barışın ve affın sağlanmasından yana tavır koymaktadır.
İnsanları affedenleri, lütuf sahibi ve âlicenap olarak takdim eden Kurân, kabahatlileri affedenlerin doğru bir davranış içinde olduğunu bildirmek için de,
Affetsinler, aldırmasınlar, Allahın sizi bağışlamasını istemez misiniz? Allah, Ğafurdur, Rahîmdir2 buyurmaktadır.
Hiç şüphesiz, çoğu zaman insanları affetmek dünyanın en zor işi olur çıkar. Ama bilinmelidir ki, bu zoru başaranlar, yani kendine ve duygularına hâkim olarak
affı tercih edenler, Kurân nazarında en makbul adımı atmış olurlar.
Bu makbûliyeti muhafaza etmek için, karşı taraf suçlu da olsa,zaten karşı taraf suçlu olmadığında affı gerektiren bir husus da söz konusu olmaz
afta ve barışta ilk adımı atan taraf olmak olgunluk ve faziletten başka bir şey değildir.
Diğer yandan, barışta ve afta ilk adımı atan taraf olmak, takvaya ulaşmak için önemli bir çabadır.
Nitekim Kurân, takva sahiplerini şöyle tanımlar: Onlar, bollukta ve darlıkta sarf ederler. Öfkelerini yutarlar, insanların kusurlarını affederler.
Allah, ihsan sahibi ve âlicenap olanları sever.3
Hayirli gunler..